Anarşist Kadınlar, “devletle, patronla, iktidarla, yasalarla, şiddetle ve erkek egemenliğiyle olan kavgamızı sürdürüyor, 8 Mart’ta tüm kadınları el ele vermeye, dayanışmayı, kavgayı büyütmeye sokaklara çağırıyoruz!” diyerek 8 Mart’ta Kadıköy’e çağırdı.
Yarın (Pazar) saat 12:00’de,
Kadıköy Haydarpaşa Numune Hastanesi önü
Anarşist Kadınlar, Mersin’de katledilen Özgecan Aslan için bugün öğle saatlerinde Taksim Meydanındaki Burger King binasından “Katledilen Kadınlar, Özgecan Aslan İsyanımızdır” yazılı bir pankart sallandırdı. Meydanda toplanan kalabalığın da sloganlarla desteklediği Anarşist Kadınlar’a yönelik gerçekleştirilen polis saldırısının ardından 5 kadın yoldaşımız darp edilerek gözaltına alındı. Bu sırada çevredekiler de yaşananlara tepki gösterdi ve polisi engellemeye çalıştı.
Gözaltına alınan kadınları zorla araca bindirmeye çalışan polis, destek veren onlarca kişinin önüne de kalkanlarıyla barikat kurdu. Anarşist Kadınlar, “Katledilen Kadınlar İsyanımızdır” sloganlarıyla gözaltına alınarak Karaköy Polis Karakolu’na götürüldü. Kadınlar, bir süre burada gözaltında tutulduktan sonra, aldıkları darp raporunun ardından akşam saatlerinde serbest bırakıldı.
Rojava Halkla İlişkiler Komisyonu Sözcüsü Hemide Ferman, Rojava Yardımlaşma Koordinasyonu üyeleri Hesen Remedan, Hember Hezen’in ve HDP İstanbul İl Yöneticilerinin de aralarında yer aldığı Rojava heyeti ile Kadıköy’de bulunan Paylaşma ve Dayanışma Derneği’nde buluştuk.
Heyet, özellikle Kobané Direnişi sürecinde yaşanan devrimci dayanışmanın, devrime giden yolda mücadeleyi daha da büyüttüğünü vurgularken Kobané’nin yeniden inşa sürecinde de bu dayanışmanın büyütülmesi gerektiğinden bahsetti.
İHD Cezaevi Komisyonunun 150. F oturmasının, “247 Ağır Hasta Tutsak İçin Yürüyoruz” çağrısıyla gerçekleşen yürüyüşe Devrimci Anarşist Faaliyet olarak “Devrimci Yürekler Yıkılacak Hücreler”, “Zindanlar Yıkılsın Tutsaklara Özgürlük” yazılı dövizlerle katıldık. Tünel’de başlayan yürüyüşümüz, polisin engelleme çabalarına rağmen, Galatasaray Meydanı sürdü. Meydana gelindikten sonra Kürtçe, Türkçe şiirler okunarak “Devrimci Yürekler Yıkılacak Hücreler”, “Tecrit Öldürür Dayanışma Yaşatır”, “Zindanlar Yıkılsın Tutsaklara Özgürlük” sloganları atıldı. Burada İHD adına bir basın açıklaması okundu. Eylemi açıklamanın ardından sonlandırdık. Başta hasta mahpuslar olmak üzere tüm tutsakların özgürleşeceği güne kadar mücadele edecek, tutsak her bir devrimci yürek ile beraber tüm hücreleri yıkacağız!
Fibrobeton’a bağlı Mdprekast adlı taşeron şirkette çalışan taşeron inşaat işçileri, gasp edilen ücretleri için bugün İnşaat İş Sendikası ile birlikte direnişe başladı. Taşeron inşaat işçileri ve İnşaat İş Sendikası ile beraber bugün başladığımız direniş daha ilk gününden patronlara geri adım attırdı.
Taşeron şirket tarafından ücretleri gasp edilen taşeron inşaat işçileri, İnşaat İş Sendikası ve dayanışmaya gelen HDP Ümraniye İlçe Örgütü, Alınteri, Mücadele Birliği ve Devrimci Anarşist Faaliyet olarak asıl işveren Fibrobeton’un Kavacık’ta bulunan ofisi önüne bir yürüyüş gerçekleştirdik.
Nor Zartonk’un “1915’ten Hrant’a Soykırım Sürüyor” çağrısıyla saat 19:00’da Taksim‘de yapılan yürüyüşe Devrimci Anarşist Faaliyet olarak katıldık. “Devlet Yaparsa Katliam Yapar” yazılı dövizlerlerimizle katıldığımız yürüyüş, Fransız Konsolosluğu’nun önünden başladı. Ermenice, Kürtçe ve Türkçe sloganlar atılarak Hrant Dink ve devlet tarafından katledilen diğer isimler anıldı. Yürüyüş sonrasında Galatasaray Meydanı’nda yapılan basın açıklamasında “100 yıl öncesinin Ermenileri, Rumları, Süryanileri ve Pontusları bugünün Kobanê Kürtleri, Şengal Ezidileri, Ninova Asuri Süryanileri olarak geliyoruz…” denildi. Kurumların ortak imzasıyla hazırlanan basın açıklamasının ardından; “Katil Devlet Hesap Verecek”,”Faşizme İnat,Kardeşimsin Hrant”,”Bijî berxwedana Kobanê” ”Devlet Yaparsa Katliam Yapar” sloganlarıyla sonlandırıldı.
Sendikalı oldukları için işten çıkarılan 25 Eylül’den bu yana direnen ve her pazar otel önüne yürüyen direnişteki Dora Otel işçilerinin mücadelesi kararlılıkla sürüyor.
Bizler de Dora Otel İşçileriyle Dayanışma Platformu olarak her pazar olduğu gibi bu pazar da işten atılan Dora Otel işçileri ve Tüm Emek Sen’le beraber Dora Otel önüne yürüdük.
Kobanê Direnişi 110’uncu günündeyken sınır köylerindeki canlı kalkan nöbetleri de dayanışmayla sürüyor. Sınır nöbetindeki yoldaşlarımızın DİHA muhabirlerine verdiği Röportajı yayınlıyoruz.
‘Buradaki savaş yaşam ile yaşama karşı çıkanlar arasında’
URFA (DİHA) – Kobanê direnişinin başladığı günden bu yana sınır hattında devam eden nöbet eylemini dönüşümlü olarak devralan Devrimci Anarşist Faaliyet üyesi Gürşat Özdamar, Kobanê direnişinin dünya tarihine girebilecek önemde olduğunu söyledi ve “Buradaki savaş yaşam ile yaşama karşı çıkanlar arasında” dedi.
DAİŞ çetelerinin 15 Eylül’de Kobanê’ye yönelik başlattığı saldırılara karşı YPG ve YPJ’lilerin tarihi direnişi, 110’uncu gününe girerken, sınır hattında nöbet eylemini sürdüren yurttaşların direnişi de tüm coşkusuyla devam ediyor. Kobanê savaşının çıplak gözle izlendiği Suruç’un Mehser ve Miseynter köylerindeki direniş nöbeti için dünya ve Türkiye’nin birçok yerinden gelen yurttaşlar da sınır hattında kurdukları mevzileri terk etmiyor. Sınır hattında Devrimci Anarşist Faaliyet olarak nöbette bulunanlardan Gürşat Özdamar, Kobanê direnişinin dünya açısından ortak bir sinerjisinin olduğuna dikkat çekerek, Kobanê’deki savaşın yaşam ile yaşama karşı çıkanlar arasında olduğunu kaydetti.
‘Saldırılar yeni yaşam modelini yok etmeye dönüktür’
Bugün (28 Aralık 204 günü), coğrafyanın dört bir yanında, Roboski Katliamı’nın üçüncü yıldönümü dolayısıyla birçok yürüyüş ve açıklama gerçekleştirildi. Bizler de, Devrimci Anarşist Faaliyet ve Lİse Anarşist Faaliyet olarak, Vicdani REt Derneği’nin İstanbul’da-Galatasaray Meydanı’nda düzenlediği “Roboski için bir kez daha reddediyoruz!” yürüyüşüne katıldık.
Anarşist Kadınlar’dan yoldaşlarımız Urfa Amara’da düzenlenen Genç Kadın Konferansına katılarak, Kadın özgürlük mücadelesi ve Anarşizm başlıklarında konuşmalar yaptı.
