19 aralık katliamı – Meydan Gazetesi https://meydan1.org Anarşist Gazete Fri, 18 Dec 2020 17:31:07 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=5.3.13 19 Aralık Eyleminde Gözaltına Alınanlar Serbest https://meydan1.org/2020/12/18/19-aralik-eyleminde-gozaltina-alinanlar-serbest/ https://meydan1.org/2020/12/18/19-aralik-eyleminde-gozaltina-alinanlar-serbest/#respond Fri, 18 Dec 2020 17:15:26 +0000 https://meydan1.org/?p=67719 Bugün 19 Aralık 2000’de devletin açlık eylemi yapan tutsaklara yönelik hapishanelerde gerçekleştirdiği katliamın 20’nci yılında Kadıköy Süreyya Operası önünde gerçekleştirilen eyleme polis saldırmış ve aralarında 10 Devrimci Anarşist Faaliyet’li (DAF) devrimcinin de bulunduğu 17 devrimci gözaltına alınmıştı. Gözaltına alınan devrimciler hastane kontrollerinin ardından serbest bırakıldı.

The post 19 Aralık Eyleminde Gözaltına Alınanlar Serbest appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
Bugün 19 Aralık 2000’de devletin açlık eylemi yapan tutsaklara yönelik hapishanelerde gerçekleştirdiği katliamın 20’nci yılında Kadıköy Süreyya Operası önünde gerçekleştirilen eyleme polis saldırmış ve aralarında 10 Devrimci Anarşist Faaliyet’li (DAF) devrimcinin de bulunduğu 17 devrimci gözaltına alınmıştı. Gözaltına alınan devrimciler hastane kontrollerinin ardından serbest bırakıldı.

The post 19 Aralık Eyleminde Gözaltına Alınanlar Serbest appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2020/12/18/19-aralik-eyleminde-gozaltina-alinanlar-serbest/feed/ 0
20 Yıl Önce Bugün: 19 Aralık Katliamı https://meydan1.org/2020/12/18/20-yil-once-bugun-19-aralik-katliami/ https://meydan1.org/2020/12/18/20-yil-once-bugun-19-aralik-katliami/#respond Fri, 18 Dec 2020 10:42:41 +0000 https://meydan1.org/?p=67693 “Hayata Dönüş Operasyonu” adı altında gerçekleştirilen hapishane katliamının üzerinden 20 yıl geçti. Ama bıraktığı izler, yarattığı tahribatlar hala dün yaşanmış gibi duruyor. 2000 yılı sonbaharında hapishanelerde koğuş sisteminin yerine getirilmek istenen F tipi hapishane uygulamasına karşı çıkan tutsaklar, 19 talep öne sürerek süresiz açlık eylemine başladılar. 20 Ekim’de başlayan açlık eylemi, 45. günde ölüm orucuna […]

The post 20 Yıl Önce Bugün: 19 Aralık Katliamı appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>

“Hayata Dönüş Operasyonu” adı altında gerçekleştirilen hapishane katliamının üzerinden 20 yıl geçti. Ama bıraktığı izler, yarattığı tahribatlar hala dün yaşanmış gibi duruyor.

2000 yılı sonbaharında hapishanelerde koğuş sisteminin yerine getirilmek istenen F tipi hapishane uygulamasına karşı çıkan tutsaklar, 19 talep öne sürerek süresiz açlık eylemine başladılar. 20 Ekim’de başlayan açlık eylemi, 45. günde ölüm orucuna dönüştürüldü. Devlet bunun üzerine 19 Aralık 2000’de 20 hapishanede aynı anda “Hayata Dönüş Operasyonu” adı altında, 3 gün süren bir katliama başladı. Devletin, hapishanelerdeki siyasi tutsakların iradesini kırmaya yönelik gerçekleştirdiği katliamda 30 tutsak yaşamını yitirmiş, yüzlerce tutsak yaralanmış, fiziki ve psikolojik tahribatlar yaşanmıştı.

Katliamın ardından “Hayata döndürdük”, “Devletin şefkatli elleri”, “Sahte oruç kanlı iftar” dendi. “Devlet teröristle pazarlık etmez” dendi. “Kendilerini yaktılar” dendi… “Az kaldı, kökünü kazır bitiririz elbet” dendi. Dönemin Başbakanı Bülent Ecevit’in, “Zayiat beklediğimizden az oldu” dediği katliamın parçası olanlar terfi ettirildi, dönemin Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Ali Suat Ertosun’a “Devlet üstün hizmet madalyası” verildi. Katliam, “Hapishanelere girilemediği, içeriden ateş açıldığı” gibi iddialarla gerekçelendirilerek meşrulaştırılmaya çalışıldı, tüm deliller karartıldı. Aradan 20 yıl geçmesine rağmen hala yaşamını yitiren tutsaklara ait eşyaların ve kamera kayıtları kayıp; kadın tutsakların yanarak kömürleşmelerine, sağ kalanların vücutlarının erimesine neden olan kimyasalların niteliği konusunda da bir inceleme yapılmadı.

“19 Aralık nedir?

19 Aralık bir gündür; 18 Aralık’tan sonra gelir, 20’dense önce… Bir yıldönümü… Takvimde bir yaprak… Muktedirlerin kan bayramı…

19 Aralık bir başlangıçtır, belki de bir son… Acıyı çağrıştıran bir kelime oyunu ya da öfkeyi. Hepsi ya da hiçbiri…

19 Aralık 2000 tarihinden bu güne F tiplerine karşı sürdürülen direnişte hayatını kaybeden 122 direnişçi, 600 sakat, intiharlar, ağır fiziki ve ruhsal tahribatlar da aynı sorunun cevabı olabilir. 19 Aralık, sistem içi hayatlarımıza dönmemiz ve cellâdımızı hayranlıkla takip etmemiz için sallanan sopadır.

Yirmi zindana yirmi bin asker, yirmi bin gaz bombası, yirmi bin dipçik, binlerce mermi çekirdeği, kırk bin postal, onlarca iş makinesi ve otuz iki ceset torbasıyla girişilen bir seferdir 19 Aralık. “Sahte Oruç Kanlı İftar” manşetiyle şakşaklanan bir dezenformasyon kampanyasıdır.

Bütün güler yüzlü ve şuh bakışlı liberal maskelerin çıkarılıp keskin dişlerin gösterildiği bir tören alayıdır. “Hayata Dönüş” yaftasıyla piyasaya sürülen bir gözdağıdır. 19 Aralık devlettir. 19 Aralık katliamdır.”

(www.anarsistfaaliyet.org)

The post 20 Yıl Önce Bugün: 19 Aralık Katliamı appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2020/12/18/20-yil-once-bugun-19-aralik-katliami/feed/ 0
19 Yıl Önce Bugün: 19 Aralık Katliamı https://meydan1.org/2019/12/19/19-yil-once-bugun-19-aralik-katliami/ https://meydan1.org/2019/12/19/19-yil-once-bugun-19-aralik-katliami/#respond Thu, 19 Dec 2019 13:50:00 +0000 https://seninmedyan.org/?p=23944 “Hayata Dönüş Operasyonu” adı altında gerçekleştirilen hapishane katliamının üzerinden 19 yıl geçti. Ama bıraktığı izler, yarattığı tahribatlar hala dün yaşanmış gibi duruyor. 2000 yılı sonbaharında hapishanelerde koğuş sisteminin yerine getirilmek istenen F tipi hapishane uygulamasına karşı çıkan tutsaklar, 19 talep öne sürerek süresiz açlık eylemine başladılar. 20 Ekim’de başlayan açlık eylemi, 45. günde ölüm orucuna […]

The post 19 Yıl Önce Bugün: 19 Aralık Katliamı appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>

“Hayata Dönüş Operasyonu” adı altında gerçekleştirilen hapishane katliamının üzerinden 19 yıl geçti. Ama bıraktığı izler, yarattığı tahribatlar hala dün yaşanmış gibi duruyor.

2000 yılı sonbaharında hapishanelerde koğuş sisteminin yerine getirilmek istenen F tipi hapishane uygulamasına karşı çıkan tutsaklar, 19 talep öne sürerek süresiz açlık eylemine başladılar. 20 Ekim’de başlayan açlık eylemi, 45. günde ölüm orucuna dönüştürüldü. Devlet bunun üzerine 19 Aralık 2000’de 20 hapishanede aynı anda “Hayata Dönüş Operasyonu” adı altında, 3 gün süren bir katliama başladı. Devletin, hapishanelerdeki siyasi tutsakların iradesini kırmaya yönelik gerçekleştirdiği katliamda 30 tutsak yaşamını yitirmiş, yüzlerce tutsak yaralanmış, fiziki ve psikolojik tahribatlar yaşanmıştı.

Katliamın ardından “Hayata döndürdük”, “Devletin şevkatli elleri”, “Sahte oruç kanlı iftar” dendi. “Devlet teröristle pazarlık etmez” dendi. “Kendilerini yaktılar” dendi… “Az kaldı, kökünü kazır bitiririz elbet” dendi. Dönemin Başbakanı Bülent Ecevit’in, “Zayiat beklediğimizden az oldu” dediği katliamın parçası olanlar terfi ettirildi, dönemin Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Ali Suat Ertosun’a “Devlet üstün hizmet madalyası” verildi. Katliam, “Hapishanelere girilemediği, içeriden ateş açıldığı” gibi iddialarla gerekçelendirilerek meşrulaştırılmaya çalışıldı, tüm deliller karartıldı. Aradan 19 yıl geçmesine rağmen hala yaşamını yitiren tutsaklara ait eşyaların ve kamera kayıtları kayıp; kadın tutsakların yanarak kömürleşmelerine, sağ kalanların vücutlarının erimesine neden olan kimyasalların niteliği konusunda da bir inceleme yapılmadı.

“19 Aralık nedir?

19 Aralık bir gündür; 18 Aralık’tan sonra gelir, 20’dense önce… Bir yıldönümü… Takvimde bir yaprak… Muktedirlerin kan bayramı…

19 Aralık bir başlangıçtır, belki de bir son… Acıyı çağrıştıran bir kelime oyunu ya da öfkeyi. Hepsi ya da hiçbiri…

19 Aralık 2000 tarihinden bu güne F tiplerine karşı sürdürülen direnişte hayatını kaybeden 122 direnişçi, 600 sakat, intiharlar, ağır fiziki ve ruhsal tahribatlar da aynı sorunun cevabı olabilir. 19 Aralık, sistem içi hayatlarımıza dönmemiz ve cellâdımızı hayranlıkla takip etmemiz için sallanan sopadır.

Yirmi zindana yirmi bin asker, yirmi bin gaz bombası, yirmi bin dipçik, binlerce mermi çekirdeği, kırk bin postal, onlarca iş makinesi ve otuz iki ceset torbasıyla girişilen bir seferdir 19 Aralık. “Sahte Oruç Kanlı İftar” manşetiyle şakşaklanan bir dezenformasyon kampanyasıdır.

Bütün güler yüzlü ve şuh bakışlı liberal maskelerin çıkarılıp keskin dişlerin gösterildiği bir tören alayıdır. “Hayata Dönüş” yaftasıyla piyasaya sürülen bir gözdağıdır. 19 Aralık devlettir. 19 Aralık katliamdır.”

(www.anarsistfaaliyet.org)

The post 19 Yıl Önce Bugün: 19 Aralık Katliamı appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2019/12/19/19-yil-once-bugun-19-aralik-katliami/feed/ 0
Katliamın 17. Yılında Tutsaklarla Dayanışma İnisiyatifi Eylem Gerçekleştirdi https://meydan1.org/2017/12/18/katliamin-17-yilinda-tutsaklarla-dayanisma-inisiyatifi-eylem-gerceklestirdi/ https://meydan1.org/2017/12/18/katliamin-17-yilinda-tutsaklarla-dayanisma-inisiyatifi-eylem-gerceklestirdi/#respond Mon, 18 Dec 2017 14:14:58 +0000 https://seninmedyan.org/?p=23892 Tutsaklarla Dayanışma İnisiyatifi (TDİ) 17 yıl önce  gerçekleştirilen F Tipi Hapishanelerine karşı açlık eylemiyle direnen 28 devrimcinin katledildiği, yüzlercesinin yaralandığı 19 Aralık katliamının yıl dönümünde Bakırköy Kadın Hapishanesi önünde bir eylem ve basın açıklaması gerçekleştirdi BASINA VE KAMUOYUNA Hapishaneler, devrimci mücadelenin en kararlı bir şekilde verildiği, bu mücadelenin en sert şekilde yaşandığı yerlerdir. Toplumsal mücadele […]

The post Katliamın 17. Yılında Tutsaklarla Dayanışma İnisiyatifi Eylem Gerçekleştirdi appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
Tutsaklarla Dayanışma İnisiyatifi (TDİ) 17 yıl önce  gerçekleştirilen F Tipi Hapishanelerine karşı açlık eylemiyle direnen 28 devrimcinin katledildiği, yüzlercesinin yaralandığı 19 Aralık katliamının yıl dönümünde Bakırköy Kadın Hapishanesi önünde bir eylem ve basın açıklaması gerçekleştirdi

BASINA VE KAMUOYUNA

Hapishaneler, devrimci mücadelenin en kararlı bir şekilde verildiği, bu mücadelenin en sert şekilde yaşandığı yerlerdir. Toplumsal mücadele büyüdükçe, bu mücadele sokaklara yansıdıkça hapishaneler, mücadelenin önemli alanlarından biri haline gelir. Devletin dışarıda kontrolü sağlama politikaları içeriye de yansır.

Denetimi sağlamak için önce devrimci tutsakları teslim almak gerektiğinin bilinciyle saldırır.

Tıpkı bundan tam 17 yıl önce 19 Aralık 2000’de olduğu gibi…

19 Aralık 2000, bu toprakların tarihinde bir milattır. Devletin şiddet ve zorbalığının en açık göstergesidir.  Devletin 20 zindanda birden eş zamanlı olarak gerçekleştirdiği katliamın tarihi. Adına “Hayata Dönüş” dedikleri 28 devrimci tutsağın katledildiği, yüzlercesinin de yaralandığı tarih. Hitler’in gaz odalarını aratmayan, çeşitli kimyasallarla, ağır silahlarla devrimci tutsakların diri diri yakıldığı, katledildiği, yaralandığı tarih…

Ama bu tarih aynı zamanda, devrimci tutsakların “ölürüz ama asla teslim olmayız” dedikleri ve dört gün boyunca sürdürdükleri mücadelenin tarihidir. Devletin zindanlarında özgürlük mücadelesi verenlerin tarihidir. Devrimci iradenin, iktidarlar karşısındaki zaferidir, teslim alınamayacağının göstergesidir.

Bundan 17 yıl önce, yaptıkları katliamla 28 devrimci katledildi, yüzlerce tutsak sakat kaldı. Ardından F-tipi hapishanelerde başlayan ölüm orucu eylemlerinde ise 122 devrimci ölümsüzleşti, yüzlercesi sakat kaldı.

Bundan 17 yıl önce devrimcileri zindanlarda yakanlar, katledenler, bugün tutsakları ring araçlarında diri diri yakmaya, işkencelerde katletmeye, tecritle ve “tek tip elbise”yle yıldırmaya çalışıyor. Devrimci tutsaklar zindanlardan “tek tip elbise” giymeyeceklerini ve mücadeleye hazır olduklarını haykırıyor. Onların beton duvarlar, dikenli teller ve demir parmaklıklar ardındaki mücadelesinde; bizler, devrimci tutsakların yoldaşları, aileleri ve yakınları olarak onları yalnız bırakmayacağız, tek tip dayatmasına izin vermeyeceğiz. 

19 Aralık Katliamını Unutmadık! Unutturmayacağız!

Devrimci Tutsaklar Teslim Alınamaz

Devrimci Tutsaklar Onurumuzdur!

Devrimci Yürekler, Yıkılacak Hücreler!

 

The post Katliamın 17. Yılında Tutsaklarla Dayanışma İnisiyatifi Eylem Gerçekleştirdi appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2017/12/18/katliamin-17-yilinda-tutsaklarla-dayanisma-inisiyatifi-eylem-gerceklestirdi/feed/ 0
“Devletin Tutsak ve Tecrit Politikalarına Karşı Tutsaklarla Dayanışma İnisiyatifi” – Röportaj https://meydan1.org/2017/01/03/devletin-tutsak-ve-tecrit-politikalarina-karsi-tutsaklarla-dayanisma-inisiyatifi-roportaj/ https://meydan1.org/2017/01/03/devletin-tutsak-ve-tecrit-politikalarina-karsi-tutsaklarla-dayanisma-inisiyatifi-roportaj/#respond Tue, 03 Jan 2017 08:57:06 +0000 https://test.meydan.org/2017/01/03/devletin-tutsak-ve-tecrit-politikalarina-karsi-tutsaklarla-dayanisma-inisiyatifi-roportaj/   Meydan: Tutsaklarla Dayanışma İnisiyatifi, kurulduğu günden bu yana, toplumsal muhalefet içinde önemli bir boşluğu dolduruyor ve hapishanelerde yaşananların bilgisini dışarıya taşıyor. Böyle bir inisiyatife niçin ihtiyaç duyulduğundan ve TDİ’nin kuruluşundan kısaca bahsedebilir misiniz? Zarife Çalaman: TDİ, özellikle 15 Temmuz’dan sonra oluşturduğumuz bir inisiyatif. Hapishanelerde artan baskı, FETÖ bahane edilerek daha da meşrulaştırıldı. Hapishaneler hedef […]

The post “Devletin Tutsak ve Tecrit Politikalarına Karşı Tutsaklarla Dayanışma İnisiyatifi” – Röportaj appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
 

15857118_10211509776275611_1978150417_o

Hapishanelerde giderek artan baskı, şiddet ve işkenceye karşı tutsaklarla dayanışmak için geçtiğimiz Ağustos ayında kurulan Tutsaklarla Dayanışma İnisiyatifi’nden Nihat Göktaş, Abdülmelik Yalçın, Sevgi Gülmez ve Zarife Çamalan ile inisiyatifin kurulma amaçlarını konuştuk. İnisiyatifin de düzenleyicileri arasında bulunduğu “19 Aralık’tan OHAL’e Direniş Sürüyor” etkinliği öncesinde, TDİ gönüllüleriyle yaptığımız röportajı sizlerle paylaşıyoruz.

Meydan: Tutsaklarla Dayanışma İnisiyatifi, kurulduğu günden bu yana, toplumsal muhalefet içinde önemli bir boşluğu dolduruyor ve hapishanelerde yaşananların bilgisini dışarıya taşıyor. Böyle bir inisiyatife niçin ihtiyaç duyulduğundan ve TDİ’nin kuruluşundan kısaca bahsedebilir misiniz?

Zarife Çalaman: TDİ, özellikle 15 Temmuz’dan sonra oluşturduğumuz bir inisiyatif. Hapishanelerde artan baskı, FETÖ bahane edilerek daha da meşrulaştırıldı. Hapishaneler hedef haline getirilmeye çalışılıyor. Devrimcilerin üzerindeki baskıyı arttırmak, dışarıyla ilişkilerini kesip tecrit uygulamak istiyorlar. Bu süreçte, içerdeki tutsakların her zamankinden daha fazla sesi olmamız gerekiyor.

OHAL’den sonra devrimci tutsaklara yönelik uygulamalarda değişiklikler oldu mu?

Nihat Göktaş: Evet, tecridin ağırlaştırılması; açık görüşlerin ayda birken, iki ayda bire çıkarılması; telefon görüşlerinin bir haftadan iki haftaya çıkarılması; arkadaş görüşlerinin iptal edilmesi ve avukatlarla yapılan görüşmelerin kameraya alınması gibi birçok uygulama değişikliği oldu. Bütün bunlar, OHAL ile beraber geldi. Hapishanelerdeki şartlar, OHAL bahane edilerek gittikçe zorlaşıyor.

Yakın zamanda düzenlediğiniz 19 Aralık etkinlikleri kapsamında, Sarıgazi Mezarlığı’nda anma ve basın açıklaması gerçekleştirmek isterken polis tarafından gözaltına alındığınızı biliyoruz. Yaşanan polis saldırısından ve gözaltından bahsedebilir misiniz?

Abdülmelik Yalçın: 19 Aralık Katliamı’nda yaşamını yitiren yoldaşlarımızı anmak ve devletin tutsaklara yönelik baskı ve işkencelerini protesto etmek için, inisiyatif olarak, 13 Aralık tarihinde Sarıgazi Mezarlığı’nda bir anma programı gerçekleştirecektik. Ancak mezarlık çevresini ablukaya alan polis, akrep olarak bilinen zırhlı araçlarla önümüzü kesti. Araçlardan inen maskeli özel harekat polisleri tarafından, ters kelepçe takılarak gözaltına alındık. Karakola götürüldüğümüzde, oradaki polislerden biri, tutulduğumuz bölüme iki defa kurşun sıktı. Gözaltı süresince avukatlarımızla görüşmemiz engellendi; çeşitli hakaretlere ve tehditlere maruz kaldık.

Devlet, bu saldırısıyla, 19 Aralık Katliamı’nda yitirdiğimiz yoldaşlarımızı anmamızı engellemek istedi; ama başaramadı. Bugün burada, bu etkinliği yapıyor oluşumuz, bizi engellemek isteyen devlete bir cevaptır.

19 Aralık’ın yıldönümünde düzenlediğiniz etkinliklerden haberdarız. İlerleyen süreçte buna benzer eylemlikler olacak mı?

Abdülmelik Yalçın: Mezar anmalarımız, tutsakların çizdiği resimlerin sergisi, bugün burada gerçekleştirdiğimiz 19 Aralık Katliamı’nı anma etkinliğimiz ve yapacağımız basın açıklamamızla bu haftanın etkinliklerini sonlandırmış olacağız. Ama elbette etkinliklerimiz, çalışmalarımız sürecek. Tutsaklara kart yollama, kitap gönderme gibi dayanışma eylemlerimiz sürecek.

19 Aralık Katliamı bu coğrafyada verilen devrimci mücadelede önemli bir yerde durmakta. Peki, 19 Aralık’ın sizin için önemi nedir?

Nihat Göktaş: 16 sene önce hapishanelerde yapılan saldırılar sonucunda, F tipi dediğimiz hücreleri hayata geçirdiler. Kendi politikalarını hayata geçirmek için hapishaneleri de kendi istedikleri düzene sokmak istediler. Devrimciler hapishanelerde çoğunluktaydı. Bu yüzden tecrit ve izolasyon politikalarını uyguladılar. Aynı zamanda devrimcileri düşüncelerinden de vazgeçirmek istediler. Ancak büyük bir direnişle karşılaştılar ve devrimci tutsakların iradesini kıramadılar.

19 Aralık sürecinde Adli Tıp, Wernicke Korsakoff hastaları için “yalan söylüyorlar, hasta değiller” demişti. Şimdi de hapishanelerde birçok hasta tutsak var ve tedavileri sağlanamıyor; Adli Tıp’ın hasta tutsaklara yönelik tavrı hala aynı mı?

Nihat Göktaş: Bizleri 6 ayda bir Adli Tıp’a gidip kontrol olma şartıyla serbest bırakmışlardı. Arkadaşlarımız daha iyileşmeden, Adli Tıp tarafından “sağlıklı” raporu verildi. Hemen arkasından da tutuklama kararı… Bugün de hasta tutsaklar için aynı uygulamalar söz konusu. Örneğin Güler Zere, ölüm sınırına geldiğinde serbest bırakıldı.

Adli Tıp, kendi mesleki etik kurallarına uymuyor. Sağlıklı ya da hapishanede kalabilir raporu verdiği birçok insan, şu anda ölüm sınırında ve hala serbest bırakılmıyor. Çünkü ölüm sınırında olan bir tutsak bile devlet için tehlikeli, sakıncalı…

Sevgi Gülmez: Benim kızım 130 gün yemek yemedi, 25 gün de su içmedi. Ölüm orucunda yaşamını yitirdi. Onlar yalan söylüyorlar. Yiyorlar dediler, hasta değil dediler. Ellerinden gelse herkesi tek seferde öldürürler. Ama insanlar direnmesini de bilir, yaşamasını da.

Nihat Göktaş, biliyoruz ki siz de 19 Aralık Katliamı’nı yaşayanlardansınız. Kaldığınız hapishanede neler oldu, bahsedebilir misiniz?

Nihat Göktaş: Ben Bursa Hapishanesi’ndeydim. 19 Aralık Gecesi ben nöbetçiydim. “Devrimci Tutsaklar Teslim Alınamazlar” sloganı, saldırının habercisiydi. Bütün nöbetçiler biliyordu. Saat 4 civarı geldiler. Ben de bu sloganı attım. Açlık grevimin 50’li günlerindeydim. Bursa’da 2 devrimci tutsak, yakılarak katledildi. Hastaneye kaldırıldık, bilincimiz kapalıydı.

Sonradan öğrendik ki ellerimizden ayaklarımızdan ranzalara kelepçelenmişiz, serumlar öyle takılmış. Çünkü bilincimiz yerine geldiği anda serumları koparıp atıyorduk; ellerimizi o yüzden kelepçelemişler ranzanın demirlerine… Bütün doktorlar biliyordu serumla müdahale edilirse sakat kalınacağını. Öldüremediklerini sakat bırakmak için bilerek yaptılar o müdahalelerin hepsini.

Eklemek istediğiniz bir şey var mı?

Nihat Göktaş: Her türlü saldırıda hapishanelerdeki devrimci tutsaklar direnmeyi biliyorlar. Biz kamuoyuna buradan çağrı yapıyoruz. Tutsakların daha fazla katledilmemesi, devletin saldırılarına maruz kalmaması için Tutsaklarla Dayanışma İnisiyatifi ile birlikte hareket ederek bu saldırılar yaşanmadan önüne geçmeliyiz. Tutsaklar nasıl hapishanelerde üzerlerine düşeni yapıyorsa biz de dışarıda, tutsak yakınları, duyarlı insanlar olarak üzerimize düşeni yapmalıyız.

 

Gizem Şahin

[email protected]

Bu Röportaj Meydan Gazetesi’nin 35. sayısında yayınlanmıştır.

The post “Devletin Tutsak ve Tecrit Politikalarına Karşı Tutsaklarla Dayanışma İnisiyatifi” – Röportaj appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2017/01/03/devletin-tutsak-ve-tecrit-politikalarina-karsi-tutsaklarla-dayanisma-inisiyatifi-roportaj/feed/ 0