Alan Kurdi – Meydan Gazetesi https://meydan1.org Anarşist Gazete Fri, 24 Feb 2017 10:20:03 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=5.3.13 “Galaksiler Arasında Kaybolmuş Karıncalar” – Merve Arkun https://meydan1.org/2017/02/24/galaksiler-arasinda-kaybolmus-karincalar-merve-arkun/ https://meydan1.org/2017/02/24/galaksiler-arasinda-kaybolmus-karincalar-merve-arkun/#respond Fri, 24 Feb 2017 10:20:03 +0000 https://test.meydan.org/2017/02/24/galaksiler-arasinda-kaybolmus-karincalar-merve-arkun/ Göçmenler ya da mülteciler… Onları sürekli bir grup olarak adlandırıyoruz. Sınırı geçenler, “yakalananlar”, geri gönderilenler ya da boğulanlar; kara kuru olanlar ve fakir coğrafyaların insanları… Onların kendi varlıklarını düşünmeden hepsini aynılaştırsak da yaşadıkları yeri, ailelerini, kültürlerini, geçmişlerini bırakıp daha iyi bir yaşam hayalinin peşinden yollara düşenler için yaşam çoğu zaman sözcüklerle ifade edebileceğimiz cinsten değil. […]

The post “Galaksiler Arasında Kaybolmuş Karıncalar” – Merve Arkun appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>

Göçmenler ya da mülteciler… Onları sürekli bir grup olarak adlandırıyoruz. Sınırı geçenler, “yakalananlar”, geri gönderilenler ya da boğulanlar; kara kuru olanlar ve fakir coğrafyaların insanları…

Onların kendi varlıklarını düşünmeden hepsini aynılaştırsak da yaşadıkları yeri, ailelerini, kültürlerini, geçmişlerini bırakıp daha iyi bir yaşam hayalinin peşinden yollara düşenler için yaşam çoğu zaman sözcüklerle ifade edebileceğimiz cinsten değil. Bilmedikleri ve tanımadıkları insanlar arasında, kimi zaman hiç konuşamadıkları bir dilin konuşulduğu yerlere mecbur bırakılanlar için anlatılanlar nafile.

Peki onları “göçmen” ya da “mülteci” kitleselliğinden ya da bir “tanım”a sıkıştırılmaktan çıkaran ne diye düşündünüz mü hiç? Aşmaya çalıştıkları sınırların “güvenlikleri” tarafından alıkonulmaları ve sonrasında “geri gönderilmeleri”, bindikleri botun devrilmesi, kaçakçıların ağzına kadar doldurduğu teknelerinin denizin ortasında batması, trajik ölümleri ya da maruz kaldıkları toplu katliamlar mı?

Alan Kurdi’yi unuttunuz mu?

Pateh Sabally, son iki sene içerisinde Afrika’dan İtalya’ya göçen 200 binin üzerindeki göçmenden yalnızca biriydi. Sabally’nin ismini eğer böyle okuyorsak, onun ölümünün trajikliğinden duyduğumuz bir kaygımız elbette yok demektir.

Pateh Sabally, geçtiğimiz ay Venedik’te bulunan Büyük Kanal’a atladıktan sonra görüntülendi ve onun henüz canlıyken kaydedilen görüntüleri birçok yerde yayınlandı. Yani söz konusu görüntünün kaydedildiği süre içerisinde Pateh aslında hayattaydı. Peki sonra ne oldu?

Pateh nehre atladıktan sonra kaydedilen görüntülerde boğulmakta olan Gambiyalı bir gencin dışında dikkat çeken başka şeyler de vardı. O boğulurken çekilen görüntülerde Pateh’e seslenenlerin konuştukları da açıkça duyuluyordu; “aptal ölmek istiyor”, “devam et, ülkene geri dön”…

Kaydedilen bu görüntü, Pateh’in gözden kaybolmasıyla son buldu. Ama hemen ardından, onun ölümüyle ilgili tartışmalar başladı.

Pateh boğulurken yanından geçen bir turist vapurundan kendisine atılan can simitlerini yakalayamadığından, ölümünün pek tabii “intihar” olabileceği belirtildi. Yani o da bugüne değin yaşamını yitiren sayısız göçmen gibi, içinde bulunduğu “büyük trajedi”nin kurbanı oldu. O boğulurken, birçok kişinin gözleri önünde yaşamını yitirirken, ölümü elbette yine kendi suçu oldu; Pateh’in yaşadığı bu “mağduriyet”i izleyenler ise tabi ki masumdu.

Daha iyi yaşamın peşinde bilmedikleri bir yola çıkan ve bu yolda çoğu kez yaşamını yitiren sayısız göçmen için yaşananları anlatabilecek sözcükler ya da yazılacak yazılar yok. 1995 yılında çekilen La Haine filminin o meşhur sahnesinde, gettolarda yaşayan göçmenler Vinz ve Hubert arasında geçen bir diyalog dışında; “Kendimi galaksiler arasında kaybolmuş bir karınca gibi hissediyorum”…

Merve Arkun

[email protected]

Bu yazı Meydan Gazetesi’nin 36. sayısında yayınlanmıştır.

The post “Galaksiler Arasında Kaybolmuş Karıncalar” – Merve Arkun appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2017/02/24/galaksiler-arasinda-kaybolmus-karincalar-merve-arkun/feed/ 0
Sahil Güvenlik: Ege Geçilmez https://meydan1.org/2015/11/03/sahil-guvenlik-ege-gecilmez/ https://meydan1.org/2015/11/03/sahil-guvenlik-ege-gecilmez/#respond Tue, 03 Nov 2015 18:15:41 +0000 https://test.meydan.org/2015/11/03/sahil-guvenlik-ege-gecilmez/ Yüzlerce göçmenin, geçerken yaşamını yitirdiği Ege Denizi’nde, TC ve Yunanistan devletlerinin silahlı kuvvetleri, sürekli devriye geziyorlar. TC sahil güvenliğinin raporlarına göre son bir ayda 5048 kaçak göçmen “kurtarıldı”, 25’inin ise cansız bedenine ulaşıldı. 15 Ekim günü, Ege’de devriye gezen Yunan Sahil Güvenlik Komutanlığı’na ait bir teknenin, içinde mültecilerin bulunduğu bota çarpması sonucu 8 kişi kayboldu. […]

The post Sahil Güvenlik: Ege Geçilmez appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>

Meydan Gazetesi- Sahil Güvenlik Ege Denizi geçilmez

Yüzlerce göçmenin, geçerken yaşamını yitirdiği Ege Denizi’nde, TC ve Yunanistan devletlerinin silahlı kuvvetleri, sürekli devriye geziyorlar. TC sahil güvenliğinin raporlarına göre son bir ayda 5048 kaçak göçmen “kurtarıldı”, 25’inin ise cansız bedenine ulaşıldı. 15 Ekim günü, Ege’de devriye gezen Yunan Sahil Güvenlik Komutanlığı’na ait bir teknenin, içinde mültecilerin bulunduğu bota çarpması sonucu 8 kişi kayboldu. 20 Eylül’de ise, Yunanistan’ın Midilli adasına gitmeye çalışan göçmenleri taşıyan şişme bota, Türkiye bandıralı ticari bir geminin çarpması sonucu 13 göçmen hayatını kaybetti, 13 göçmen de kayboldu.

Alan Kurdi’nin Türkiye ve Avrupa gündeminde geniş yankı bulmasından sonra, Ege’de değişen bir şey yok.

Bu haber Meydan Gazetesi’nin 29. sayısında yayımlanmıştır.

The post Sahil Güvenlik: Ege Geçilmez appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2015/11/03/sahil-guvenlik-ege-gecilmez/feed/ 0
Avrupa Sınırları Göçmenlere Kapalı https://meydan1.org/2015/11/03/avrupa-sinirlari-gocmenlere-kapali/ https://meydan1.org/2015/11/03/avrupa-sinirlari-gocmenlere-kapali/#respond Tue, 03 Nov 2015 17:54:33 +0000 https://test.meydan.org/2015/11/03/avrupa-sinirlari-gocmenlere-kapali/ Kameralar karşısında, 14 yaşında Filistinli bir kıza ailesinin sınır dışı edilebileceğini açıklayıp “hepinize gelin diyemeyiz” diyerek kızı ağlattığı için “kalpsiz” unvanını alan Almanya şansölyesi Merkel, nasıl oldu da birkaç hafta sonra üç yaşındaki Alan Kürdi’nin Bodrum sahiline vuran cansız bedeni karşısında bir vicdan sorunu yaşadı? Avrupa Devletlerinin göçmenlere karşı tutumundaki değişimleri açıklamak için daha gerçekçi […]

The post Avrupa Sınırları Göçmenlere Kapalı appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>

Avrupa Sınırları Göçmenlere Kapalı

Kameralar karşısında, 14 yaşında Filistinli bir kıza ailesinin sınır dışı edilebileceğini açıklayıp “hepinize gelin diyemeyiz” diyerek kızı ağlattığı için “kalpsiz” unvanını alan Almanya şansölyesi Merkel, nasıl oldu da birkaç hafta sonra üç yaşındaki Alan Kürdi’nin Bodrum sahiline vuran cansız bedeni karşısında bir vicdan sorunu yaşadı? Avrupa Devletlerinin göçmenlere karşı tutumundaki değişimleri açıklamak için daha gerçekçi bir yaklaşıma ihtiyacımız var.

Avrupa Devletleri, kendi sınırları içinde fazla yabancı bulunmasını hiçbir zaman istemedi, istemiyor. Avrupa’nın kara sınırları dikenli teller, yüksek teknoloji takip sistemleri ve askeri sınır polisi tarafından tutulurken, deniz trafiği ise sahil güvenliğin sürekli devriye gezen askeri botları tarafından kontrol ediliyor. Ancak yüz binlerce Suriyeli göçmen, yaşamları pahasına bu sınırlardan geçmeyi sürdürüyor. Eylül ayında 170 bin göçmen daha, kontrolleri atlatarak bu sınırlardan geçti.

Buna karşılık Almanya ve ardından bütün AB devletleri, acil olarak, serbest dolaşıma izin veren Schengen uygulamasını askıya aldı. Macaristan, Sırbistan sınırını tekrar kapattı. Avrupa Birliği de geçen hafta, sınır kontrollerini sıkılaştırmayı ve Türkiye, Lübnan ve Ürdün’e toplam 1.12 milyar avroluk yardımı öngören planı onayladı. Diğer yandan AB sınır polis örgütü Frontex’in 2016 bütçesi, bu yıl aldığı ek ödenekten ayrı olarak, %54 artırılarak 176 milyon avroya çıkartıldı. Balkanlardaki BM Mülteci Dairesi Sözcüsü Babar Baloch’ün “Şu anda gördüğümüz… buz dağının görünen kısmı” açıklaması ise Avrupa’nın sınırlarını daha da sıkı kapatacağını gösteriyor.

Almanya bir yandan 800 bin mülteci alacağını açıklarken, diğer yandan kaçak gelen on binlerce göçmeni kolayca sınır dışı etmenin yollarını arıyor. Merkel’in Türkiye’ye olan son ziyaretinde belirttiği ana taleplerden birinin de AB’nin reddettiği mültecilerin geri alınması olduğuna dikkat etmek gerekir. Çünkü Avrupa devletleri, gelen her göçmeni değil, sadece kendi seçtiği göçmenleri almak ister. Göçmen başvurularını, göçmenlerin ihtiyacına göre değil, devletin ihtiyacına göre değerlendirir ve bu da tabii ki kapitalist sömürü temelinde bir değerlendirmedir.

Bu yazı Meydan Gazetesi’nin 29. sayısında yayımlanmıştır.

The post Avrupa Sınırları Göçmenlere Kapalı appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2015/11/03/avrupa-sinirlari-gocmenlere-kapali/feed/ 0
Halklar için Devlet Düşman https://meydan1.org/2015/10/29/halklar-icin-devlet-dusman/ https://meydan1.org/2015/10/29/halklar-icin-devlet-dusman/#respond Thu, 29 Oct 2015 11:31:40 +0000 https://test.meydan.org/2015/10/29/halklar-icin-devlet-dusman/ Devrimci Anarşist Faaliyet’in Ankara Katliamı’yla ilgili yayınladığı bildiri. Bu yazı Meydan Gazetesi’nin 29. sayısında yayımlanmıştır.

The post Halklar için Devlet Düşman appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>

Meydan Gazetesi-Halklar için Düşman Devlet

Devlet; Amed’de ve Suruç’ta olduğu gibi bu kez de Ankara’da 10 Ekim günü art arda iki bomba birden patlattı. Barış ve özgürlük taleplerini yükseltmek için toplanan binlerce kişinin arasında patlayan bombalar, yüzden fazla kişinin ölümüne, yüzlerce kişinin de yaralanmasına neden oldu. Alana ambulanslardan önce ulaşan, gaz bombaları ve coplarıyla yaralılara saldıran polis katliama imza atmış oldu: Devlet.

Devletin bir sürü biriminin bir sürü listesinde isimleri olan, sözde sürekli takip edilen bu IŞİD üyesi “canlı bomba”ların, rahat rahat bu patlamayı gerçekleştirmiş olması, devletin IŞİD’le ve İŞID’in bombayla ilişkisi böylesine belirginken hiç de şaşırtmadı.

Terör, devletin varoluşuna içkin bir özelliğidir. Devletin var olmak için itaate, itaat içinse korkuya ihtiyacı vardır. Önce bombalı saldırılarla estirilen terörün de, patlamalar gerekçe gösterilerek yaratılan terör dalgasının da amacı halkta korku ve panik yaratmaktır. Korkan, korktuğu için panikleyen halkların itaatkarlaşması olağandır.

Devlete itaat, devletin hükümetine itaattir. Hükümetler seçimlerle gelir ve giderler. Ancak muhalefet hükümet olduğunda da değişen hiçbir şey olmaz. Hükümette olanlar hükmetme statüsünü korumak ve kaybetmemek içinse seçimlerde; yalan dolan, hile hırsızlık ve zorbalıktan kaçınmazlar.

Suruç’ta, Amed’de, Ankara’da patlayan bombalar hükümette olan siyasi partinin hükümeti kaybetmeme, çoğunluğun itaatini yeniden kazanma çabasıdır.

Devlet ve IŞİD’in işbirliğiyle Suriye’de Kürt halkına uygulanan teröre, patlayan bombalara karşı koyan gençlerin üzerinden toplumun korkutulması ve sindirilmesi amaçlandı. Bir grup gencin cesaretini aşamayan devlet, bombalarla korku yaratarak cesareti kırabileceğini hesapladı ve Suruç’ta otuz dört genci bombayla katletti.

Suruç patlaması sonrasında ise devlet, patlamayı bahane ederek muhalefet üzerindeki baskılarını daha da arttırdı. Baskınlar, gözaltılar ve tutuklamalarla kendisini deşifre edenleri susturmayı ve korku ortamını kesintisiz sürdürmeyi amaçladı. Sokaklarda, mahallelerde, liselerde, üniversitelerde, meydanlarda bir araya gelen herkese; copuyla, gazıyla, saldıran kolluk kuvvetleri, hükümete itaat için yaratılan bu terörün dozunu artırıyordu.

Devlet bir yandan da Kürdistan’da terör estirmeye devam etti. Devletin operasyonlarla, sokağa çıkma yasaklarıyla yarattığı bu teröre karşı koymak için binler, on binler, milyonlar Ankara’da buluşmayı kararlaştırdılar. Amed’de Suruç’ta patlayan bombalar, Kürdistan’da sürdürülen savaş ve katliamlar, devlet ne yaparsa yapsın halkı korkutamıyor, halkın üzüntüsü öfkeye dönüşerek kuvvetleniyor ve cesaretleniyordu. Devlet için çark tam tersine dönmeye başlamış, korkması gerekenler cesaretlenmiş, kendisi ise korkaklaşmıştı. Devlet Ankara’da da bekleneni yaptı. Patlayan bomba ile 106 kişi yaşamını yitirdi.

Devletin, halkla savaşı son beş ayda binlerce kişinin yaşamını yitirmesiyle sürdürüldü. Süren bu savaşta devletin düşmanı olan bizler şunu unutmamalıyız: Halklar için düşman devlettir. Şimdi Cizre’de Hasan Nerse ve Varto’da Ekin Wan, Şırnak’ta Lokman Birlik, dalgalı denizlerde boğulan Alan Kurdi, doğumundan bir ay sonra ölen Muhammed, taciz ve tecavüzle tehdit edilen kadınlar, çalıştırılmayan ambulanslar, kapatılan hastaneler, basılan gazeteler, taranan evler, bombalanan mahalleler ve meydanlar, devletin varoluşunu gerçekleştirmesidir. Çünkü devlet; halk için terör, halk için savaştır.

Halklar için devletle savaş şimdi başlamadı, şimdi bitmeyecek de. Savaş devletsiz bir dünya olana dek sürecek. Bu savaş bizim, düşmanımızsa devlettir.  

Devrimci Anarşist Faaliyet’in Ankara Katliamı’yla ilgili yayınladığı bildiri.

Bu yazı Meydan Gazetesi’nin 29. sayısında yayımlanmıştır.

The post Halklar için Devlet Düşman appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2015/10/29/halklar-icin-devlet-dusman/feed/ 0