The post Fenerbahçe’de Bir Dönem Kapandı: Ali Koç Başkan appeared first on Meydan Gazetesi.
]]>Fenerbahçe Spor Kulübü Seçimli Olağan Genel Kurul Toplantısı’nın ikinci gününde oy kullanma ve oy sayım işlemi tamamlandı. Alınan sonuçlara göre, 15 Şubat 1998’de Vefa Küçük’ü 1 oyla geçerek başkanlığa gelen ve 20 yıldır Fenerbahçe başkanlığını yürüten Aziz Yıldırım dönemi kapandı. Ali Koç’un aldığı 16.092 oya karşı Yıldırım, yaklaşık üçte biri 4.644 oy alabildi. Toplam 21 bin 350 oyla tarihi kongreye rekor katılım sağlanırken, kongrenin yapıldığı stadın içi ve dışında da on binlerce kişi toplandı.
30 Ocak 2008’den bu yana Koç Holding Yönetim Kurulu Üyesi olan, Fenerbahçe’nin yeni başkanı Ali Koç, Şubat 2016’dan bu yana Koç Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili sıfatıyla aile şirketlerinin patronluğunu yapıyor. Ali Koç aynı zamanda, devlet denetiminde bir “STK” görünümünde olan DEİK’de (Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu) yönetim kurulu üyeliği ve patron örgütlenmesi TÜSİAD’da yönetim kurulu başkan yardımcılığı da yaptı.
Fenerbahçe’de 20 Yıllık Aziz Yıldırım Dönemi
Aziz Yıldırım, başkan olduğu süre boyunca Fenerbahçe, sportif başarı ya da başarısızlıkları kadar, yaşadığımız coğrafyanın yakın dönem iktidar çekişmelerinden de payını aldı.
3 Temmuz 2011’de, devlet iktidarının o dönemki ortağı Cemaat tarafından yapılan şike operasyonu sonrası Aziz Yıldırım bir süre hapis yatarken, kulübün aynı yıl kazandığı lig şampiyonluğu hakkında şaibe söylentileri yayıldı. 3 Temmuz Operasyonu’na tepki gösteren Fenerbahçe taraftarları da o dönem sokaklarda protesto gösterileri yapmıştı.
Fenerbahçe, Aziz Yıldırım’ın 20 yıllık başkanlığı boyunca, sportif olarak da inişli-çıkışlı bir grafik izledi. Başkanlığı döneminde, futbol takımında 17 farklı teknik direktörle çalışan Yıldırım’ın Fenerbahçe’si, 10 yıldır Şampiyonlar Ligi’ne katılamıyor 4 sezondur da kupa kaldıramıyordu. Aziz Yıldırım’la 2005-2006’da ve 2011-2012’de Galatasaray’a, 2009-2010’da Bursaspor’a son maçlarda kaptırılan şampiyonluklar gibi travmalar yaşayan Fenerbahçe, 2007-2008 sezonunda Şampiyonlar Ligi’nde çeyrek finale çıkmayı başardı. 2012-2013 sezonunda ise UEFA Avrupa Ligi’nde yarı final oynadı. Kulüpler bazında, Yıldırım döneminde en büyük başarılar ise erkek basketbol ve kadın voleybol branşlarında yaşandı. Fenerbahçe erkek basketbol takımı geçtiğimiz yıl Euroleauge şampiyonluğuna ulaşırken, kadın voleybol takımı ise, 2010’da Kulüplerarası Dünya Şampiyonası’nda Dünya ve 2012’de Avrupa Şampiyonlar Ligi Dörtlü Finali’nde Avrupa Şampiyonluklarına ulaştı.
The post Fenerbahçe’de Bir Dönem Kapandı: Ali Koç Başkan appeared first on Meydan Gazetesi.
]]>The post “Kapitalistlerin Samimiyeti Sömürünün Hiç Bitmeyişi” – Rıfat Güven appeared first on Meydan Gazetesi.
]]>
Bill Gates, Ali Koç, Bülent Eczacıbaşı, George Soros, Zeynep Bodur…
Şöhretli, havalı ve bir yerlerden tanıdık gelen isimler değil mi? Hele ilk ikisi…Yan yanalar, bir akşam yemeğinde buluşmak için değil ama, onları bir araya getiren farklı bir payda var. Evet tıka basa tok ve karun kadar zenginler bunlar. Çok zenginler.
Fakat sayılan bu isimlerin, birer insan ve burjuva olmaları dışında, bir ortak yönleri daha var: Kapitalizmi eleştiriyorlar. Birbiri ardına yapılan ve son zamanlarda daha da gündem haline gelen eleştirilerden, açıklamalardan kuşkusuz en çok konuşulanı, Gezi’nin “muhalif” patronu Ali Koç’unkiydi. Antalya’da G20 öncesinde düzenlenen B20’de, yani tuzu kuru zenginler zirvesinde, Koç “Eşitsizliğin ortadan kalkması için kapitalizmin ortadan kalkması gerekir. Ben en azından eşitsizliğin minimum seviyeye indirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Gerçek sorun kapitalizmdir” diyordu. Ne kadar da etkileyici, değil mi?
Şimdi size kapitalizmden bu kadar veryansın eden, “toplumsal eşitlik ve adalet” arayışındaki bu “vicdanlı” antikapitalist patronun, TC’deki toplam sermayenin yüzde onuna sahip olduğunu hatırlatarak, son bir yıl içinde sahip olduğu şirketlerde, çalışanları için eşitsizliği nasıl “samimi” bir şekilde minimum seviyeye getirdiğini göstereyim bir haber dizisinde.
Haberler…
Sendika değiştirerek Gıda-İş’e geçen 53 Divan Otel işçisi, tazminatları dahi verilmeden işten çıkarıldı.
Türk Metal Sendikası’na karşı, ülkedeki Ford fabrikalarında genel bir direnişe girişen Ford işçileri, maaşlarında artış istediklerini söyledikleri için işten çıkarıldı.
Koç Holding’e bağlı Türk Traktör fabrikasının kalite kontrol bölümünde çalışan 17 işçi, tazminatsız bir şekilde işten çıkarıldı.
Arçelik LG fabrikasında da 173 işçi, daha insani koşullarda yaşayabilecekleri bir ücret almak istedikleri ve sendika değiştirmek istedikleri için işten çıkarıldı.
Daha iyi bir ücretle çalışmak isteyen ve sendika değiştirmek isteyen toplam 1500 Otosan işçisi, işten çıkarıldı.
Hepimizi “derinden duygulandıran” ve burjuvazinin en tepesinde duranlardan olan, son 9 ayda 51,3 milyar lira ciroya ulaşan bu sözde “antikapitalist” için, sahip olduğu KOÇ Holdinge bağlı Beylikdüzü’ndeki Arçelik işçileri bakın ne diyor; “Arçelik fabrikalarında çalışan 16 bin işçiyi düşündüğünde, eşitsizliğin en katmerlisini kendisi yapıyor. Geçtiğimiz iki ayda 300’e yakın işçisini, eşitsizliğin düzeltilmesi için mücadele eden işçileri çıkardı. Tüm fabrikalarında sözleşmeli işçiler çalışıyor, asgari ücret civarında alıyorlar. Eşitsizliği ortadan kaldırmak istiyorsa işçilerine iyi bir yaşam koşulları sağlayabilir. Kendisi, kapitalizm dediği sistemin, Türkiye’deki baş temsilcisidir. O yüzden eleştirisini samimi bulmuyoruz.”
“En çok para kazanan antikapitalistler” listesinde ilk sıralarda yer alan Koç Ali ve diğerlerinin samimiyetini gösterebilecek tek şeyin sınıf intiharı olması gerekirken; bu burjuvaların neden son zamanlarda kendi ekmek teknelerine, yani kapitalizme eleştiri getirdikleri konusunda verilebilecek cevaplar çok. Bunlara burada değinmeyeceğim ama şu kesin ve net: Beş milyonun üzerinde insanın, adına asgari ücret denen, fakat aslında insanları bir nevi ölüm orucunda yaşatan bu ücretli kölelik sisteminde, onların ne dediği çok da önemli değil. Önemli olan bizim ne dediğimiz, bu zengin, elit, “vicdanlı” antikapitalistlere karşı, ezilenlerin sınıfında açlıktan ağzı kokanlar olarak ne yapacağımızdır. Onlar trilyonluk ofislerinde gecekondularda yaşayanlar için nutuk atarken, kapitalizmi eleştirdikleri için mikrofon tutulan onlar; silah tutulan biziz.
The post “Kapitalistlerin Samimiyeti Sömürünün Hiç Bitmeyişi” – Rıfat Güven appeared first on Meydan Gazetesi.
]]>