dünya kupası – Meydan Gazetesi https://meydan1.org Anarşist Gazete Fri, 13 Oct 2017 11:52:34 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=5.3.13 Panama, Sahaya Atlayan “Süper Babaanne” Sayesinde Dünya Kupası’nda https://meydan1.org/2017/10/13/panama-sahaya-atlayan-super-babaanne-sayesinde-dunya-kupasinda/ https://meydan1.org/2017/10/13/panama-sahaya-atlayan-super-babaanne-sayesinde-dunya-kupasinda/#respond Fri, 13 Oct 2017 11:52:34 +0000 https://seninmedyan.org/?p=17034 Panama ile Kosta Rika arasında oynanan maçın son dakikalarına girilirken Kosta Rika atağını gören Panamalı bir babaanne gol olmaması için sahaya atlayarak atağı durdurmayı başardı. Maçın son dakikasında Panama, Kosta Rika karşısında 2-1 öndeydi ve tam da o sırada Kosta Rika bir atağa çıktı, bunu gören yaşlı bir kadın Panama’nın gol yememesi için sahaya atlayıp atağı […]

The post Panama, Sahaya Atlayan “Süper Babaanne” Sayesinde Dünya Kupası’nda appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>

Panama ile Kosta Rika arasında oynanan maçın son dakikalarına girilirken Kosta Rika atağını gören Panamalı bir babaanne gol olmaması için sahaya atlayarak atağı durdurmayı başardı.

Maçın son dakikasında Panama, Kosta Rika karşısında 2-1 öndeydi ve tam da o sırada Kosta Rika bir atağa çıktı, bunu gören yaşlı bir kadın Panama’nın gol yememesi için sahaya atlayıp atağı kesti.

Yerli basın tarafından “Süper Babaanne” diye nitelendirilen yaşlı kadının atağı kesmesinden hemen ardından hakemin Panama’nın tarihinde ilk kez Dünya Kupası’na katıldığını ilan eden bitiş düdüğü çaldı.

Olası gol tehlikesini engellemeyi başaran babaanne bir süre sahada polislerle yaşadığı kovalamacanın ardından yere yatırılan babaanne elleri bağlanarak sahadan çıkarılırken Panamalı taraftarlar yaşlı kadını alkışladı.

The post Panama, Sahaya Atlayan “Süper Babaanne” Sayesinde Dünya Kupası’nda appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2017/10/13/panama-sahaya-atlayan-super-babaanne-sayesinde-dunya-kupasinda/feed/ 0
” “Atan Alır” Kuralının En Eğlenceli Olduğu Saha: Panyee ” – Furkan Çelik https://meydan1.org/2016/05/08/atan-alir-kuralinin-en-eglenceli-oldugu-saha-panyee-furkan-celik/ https://meydan1.org/2016/05/08/atan-alir-kuralinin-en-eglenceli-oldugu-saha-panyee-furkan-celik/#respond Sun, 08 May 2016 15:36:30 +0000 https://test.meydan.org/2016/05/08/atan-alir-kuralinin-en-eglenceli-oldugu-saha-panyee-furkan-celik/ Kalenin iki taş arası olarak belirlendiği ve atılan her şutun ardından “direk”, “gol”, “dışarıda” tartışmalarının patladığı günleri hatırlar mısınız? Ya da nefesimizi tutarak “pis burun” abandığımız bir penaltı sonrasında, şangırt diye inen camı, “Keseyim mi la topunuzu?” diye bağıran amcayı? “Gidin başka yerde oynayın!” diye bağıran teyzeyi? “At at at at” diye bağıran mahalle abisini? […]

The post ” “Atan Alır” Kuralının En Eğlenceli Olduğu Saha: Panyee ” – Furkan Çelik appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
Meydan Gazetesi- Atan alır kuralının en eğlenceli olduğu saha Panyee

Kalenin iki taş arası olarak belirlendiği ve atılan her şutun ardından “direk”, “gol”, “dışarıda” tartışmalarının patladığı günleri hatırlar mısınız? Ya da nefesimizi tutarak “pis burun” abandığımız bir penaltı sonrasında, şangırt diye inen camı, “Keseyim mi la topunuzu?” diye bağıran amcayı? “Gidin başka yerde oynayın!” diye bağıran teyzeyi? “At at at at” diye bağıran mahalle abisini? “Üç korner bir penaltı” kuralını? Bitiş düdüğü yerine geçen akşam ezanını? Adım alarak oyuncu seçmeyi? İşte o efsane mahalle maçları, çocukluğumuzun büyük bölümünü kaplamıştı.

Sokak futbolu hikayeleri şimdilerde oldukça azaldı. Özellikle siteleşen kentlere bakacak olursak; A blokta oturanlarla C blokta oturanlar arasında bir futbol maçı yapıldığını görmek mucizevi bir şey olurdu herhalde.

Çocukluğumda mahalle maçları yaptığım için birgün kendimi “şanslı” göreceğim aklıma gelmezdi. Ama gelinen noktada bu kültür, sistemin dejenerasyonuyla yitip gitmekte; biz şanslıymışız.

Mahalle maçı organize etmek kolay bir şeydi, topu olan bir çocuk ve kale direkleri oluşturabileceğimiz birkaç taş yeterliydi. Ama imkanlarını yaratıcılıklarıyla aşan, iki direk – bir toptan daha fazlasını hayal eden çocuklar da varmış meğer…

İşte Futbol oyununu kendileri yaratan Tayland’ın Koh Panyee köyü

Koh Panyee, sular üzerine inşa edilmiş evlerden oluşan, Tayland’a bağlı bir ada-köy. Balıkçılar tarafından kurulmuş köyün tek ekonomik faaliyeti de balıkçılık. Zamanla balıkçı ailelerinin yerleşmesiyle bir çocuk nüfusu da oluşmuş.

Hikaye biraz eski tabi, sene 1986… Panyee köyünün çocukları, okuldan ve tek oyunları olan tekne yarışlarından kalan bütün vakitlerinde, televizyondan futbol maçları izliyorlar. Futbol maçlarını çok seviyorlar, fakat aralarında daha önce bu oyunu oynayan kimse yok. İşin daha kötüsü, köyleri sular üzerine kurulu olduğu için, futbol oynayabilecekleri boş bir alan yok.

O sene 1986 Dünya Kupası Meksika’da gerçekleşiyor. Finalde Arjantin Almanya’yı 3-2 eleyerek Meksiko City’de kupayı kaldırıyor. Panyee köyünün çocukları da “onların birsürü stadı var, bizim de bir tane olmalı.” diyerek işe koyuluyor hemen. Üstelik binlerce kişilik tribünlere de ihtiyaçları yok, düz bir alan ve iki küçük kale onlar için yeterli.

Önce köydeki bütün boş tahtaları toplamaya başlıyor çocuklar. Sonra buldukları eski balıkçı sallarını tamir ederek birleştiriyorlar. Birleştirdikleri salların üzerine, buldukları tahtaları çakarak düz bir zemin oluşturuyorlar. Toprak saha kadar olmasa da, oluşturdukları zemin onların futbol oynayabilmeleri için yeterli. Bazı çivilerin çıkıntılı kalması ve tahta parçalarının ayaklarına batması onları pek de rahatsız etmiyor.

Denizin üzerine kurdukları bu tahta sahada “atan alır” kuralının ne kadar evrensel olduğunu gösteriyorlar bizlere. Ama bizim mahalledekinden farklı; bahçeye kaçan topu almak eziyet gibidir bazen, Tayland’lı çocuklarsa auta attıkları topu almak için denize atlayıp serinliyor.

Sürekli “atan alır” kuralını işlettikleri için, maçın ilerleyen dakikalarında oynadıkları saha su içinde kalıyor. Bu da onların hem “dar alanda” hem de “kaygan zeminde” topla daha iyi oynamalarını gerektiriyor. Futbol oyununu hiç bilmeden, sadece televizyondaki endüstriyel futboldan görmüş olan Panyee çocukları, bir süre sonra futbolda çok yetenekli hale geliyorlar.

Hatta Tayland’da katıldıkları bir futbol turnuvasında çeyrek finale kadar yükseliyorlar. Sağanak yağmur altında oynadıkları bu maçın ilk yarısında 2-0 geri düşüyorlar; su dolan kramponları onları yavaşlatıyor. Panyee takımı bir karar alıyor; kramponlarını çıkarıp çıplak ayak oynuyorlar. Durumu 2-2’ye getiriyorlar, ancak son dakika golüyle maçı kaybediyorlar. Onlar, o maçı kaybetmiş olsalar da; futbolun endüstriyel bir “yarış” değil, çok daha keyifli bir “oyun” olduğunu bizlere hatırlatan bir hikaye yaratmış oluyorlar.

Bu arada ezan okundu, hava karardı. Yazıyı bitirip eve yetişmem lazım. “Golü atan maçı alır” kuralı girdi devreye. Top önüme düştü, abanıyorum:

“Kahrolsun endüstriyel futbol, yaşasın sokak futbolu!”

Vurdum, gol oldu…

Furkan Çelik

[email protected]

Bu yazı Meydan Gazetesi’nin 33. sayısında yayımlanmıştır.

The post ” “Atan Alır” Kuralının En Eğlenceli Olduğu Saha: Panyee ” – Furkan Çelik appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2016/05/08/atan-alir-kuralinin-en-eglenceli-oldugu-saha-panyee-furkan-celik/feed/ 0
Anarşist Halk Birliği Dünya Kupası’nı Anlatıyor https://meydan1.org/2014/07/22/anarsist-halk-birligi-dunya-kupasini-anlatiyor/ https://meydan1.org/2014/07/22/anarsist-halk-birligi-dunya-kupasini-anlatiyor/#respond Tue, 22 Jul 2014 18:56:41 +0000 https://test.meydan.org/2014/07/22/anarsist-halk-birligi-dunya-kupasini-anlatiyor/ Kupayı kim alacak, kim aldı tartışmalarının; protestoların, olağanüstü güvenlik önlemlerinin, kentsel talana karşı sokakta olanların, polis şiddetinin, devlet terörünün, öldürülen insanların üzerini kapattığı bir Dünya Kupası’nı geride bıraktık. Televizyonlarda gördüklerimizin ötesini görmek için sokaktakilerin sesine kulak verdik. Dünya Kupası sürecinde yaşananları, kentsel talan projelerine karşı ezilenlerin öz-örgütlenmesi anarşist örgüt UNIPA (Uniao Popular Anarquista)’dan dinledik. Meydan: […]

The post Anarşist Halk Birliği Dünya Kupası’nı Anlatıyor appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
Kupayı kim alacak, kim aldı tartışmalarının; protestoların, olağanüstü güvenlik önlemlerinin, kentsel talana karşı sokakta olanların, polis şiddetinin, devlet terörünün, öldürülen insanların üzerini kapattığı bir Dünya Kupası’nı geride bıraktık. Televizyonlarda gördüklerimizin ötesini görmek için sokaktakilerin sesine kulak verdik. Dünya Kupası sürecinde yaşananları, kentsel talan projelerine karşı ezilenlerin öz-örgütlenmesi anarşist örgüt UNIPA (Uniao Popular Anarquista)’dan dinledik.

bre2

Meydan: Son durum hakkında ne söyleyebilirsiniz?

UNIPA: 2013’ten beridir Brezilya, burjuva hegemonyasının sosyo-ekonomik ve politik koşullarına karşı bir kriz yaşamaktadır. Krizi yaratan üç önemli faktör söz konusudur:

 

  • 1. Makro-ekonomik küresel krizlerin, birçok devletin halktan destek almasını sağlayan araçlarını yok etmesi.

 

2.  Yeni sınıfsal fraksiyonların oluşmasıyla birlikte, sömürü düzenin yükselmesi ve neo-liberal reformların ortaya çıkması.

 

  • 3. Yeni direniş formları, stratejiler ve fabrika komiteleri ile gayri resmi organizasyonlar gibi işçi örgütlenmelerinin ortaya çıkışı.

 

Bu sebeple; grevler, kuvvetli ayaklanmalar ve sokak çatışmaları gibi farklı karakterlerdeki spesifik durumlar sayesinde, sınıf mücadelesinde yeni döngülerin başladığından bahsedebiliriz. 2013 Haziranında, Brezilya tarihinin en büyük halk ayaklanmalarından sonra; kamu hizmetlerinde (Rio de Janeiro’daki halk okullarında), toplu ulaşımda (Başta Rio Grande do Sul, Rio de Janeiro ve diğer kentlerdeki otobüs şoförleri), bankaların güvenlik sistemlerinde (yabancı/mülteci işçiler) ve şehir temizlik servislerinde (Rio de Janeiro’da) birçok önemli grevin ortaya çıkışına şahitlik ettik. Bu son ayaklanmalar Brezilya işçi örgütlenmeleri için hem devletin baskılarına direnebilmek hem de sendikalist bürokrasiye karşı durmak açısından çok önemlidir. Temizlik işçilerinin “Karnaval” sırasındaki eylemleri şehirde ciddi bir kirliliğin oluşmasına sebep oldu, böylece hükümet işçilerin haklarına daha fazla dikkatini verdi.

Kentsel dönüşümün Dünya Kupası öncesi durumu nasıldı? Hükümetin protestolara karşı uyguladığı baskının düzeyi neydi?

Brezilya’da birçok farklı sosyal çatışmaların yaşandığını gördük. Özellikle büyük şehirlerdeki (Rio de Janeiro, São Paulo, Fortaleza, Porto Alegre) “favela” (gecekondu) sakinleri, hükümetin zorbalıklarına ve kentsel dönüşüme maruz kaldı. Binlerce insan yerlerinden oldu ve evleri yıkıldı. Ayrıca birçok insan, imha siyaseti yüzünden polis tarafından öldürüldü (Şimdi de bölgeyi “polis kontrol birimleri” ele geçirmiş durumda). Böylece kentsel dönüşüm, şehir projelerini kendi ekonomik çıkarlarına (FIFA’nın ve uluslararası turizm gibi) tabi olunması amacıyla uygulandı. Yine de, Brezilya halkı bu süreçlerden bir menfaat istemeyecek.

Şimdiye kadar bu çatışmalar hükümetçe iki yönlü idare edildi: Siyasal zulüm ve paramiliter cinayetler olarak. Bundan ötürü, milyonlarca insan protestolar sırasında tutuklandı ve polis şiddetine maruz kaldı. Geçen yıl onlarca eylemcinin esrarengiz bir şekilde öldürüldüğünü duyduk ve paramiliter güçler kaçırma, gasp etme ve tecavüz etmek gibi tehditlerle insanları korkutuyor. Eylemcilerin çektikleri sıkıntılar, işten çıkarılma veya dava edilme tehditleriyle iş yerlerinde, okullarında ve üniversitelerinde de devam ediyor. Söyleyebiliriz ki, Brezilya’da şu an polis hükümetinde yaşıyoruz.

Kim bu insanlar, kimler katılıyor bu eylemlere? Ana akım medyanın verdiği bilgilere göre, sokaklardakilerin öğrenci olduğu söyleniyor. Fakat hepimiz biliyoruz ki, oradaki insanlar, kentsel dönüşüm bölgelerinde polisin ve kapitalizmin şeri altında yaşayan sakinler, değil mi? Açıkçası kentsel dönüşüm projelerinin, kupa organizasyonundan sonra da devam edeceği ortada. Yine de protestolardan beklentileriniz nelerdir, sosyal muhalefetin sokaktaki gücünü koruyabileceğini düşünüyor musun?

Bu nokta çok önemli. Gerçeği söylemek gerekirse, 2013 ve 2014’de yeni bir işçi sınıfı profili, sokak eylemlerinin ana dinamosu oldu. Bahsettiğimiz bu kişiler; yabancı/mülteci işçiler, işsizler ve yoksul insanlar, sömürülenler, gayri resmi işçiler ve öğrenciler gibi kesimlerden oluşuyordu. Örneğin Rio de Janeiro’daki en büyük kitlesel sokak eylemleri 20 Haziran’da gerçekleşti ve 2 milyon insan bir araya geldi. Bundan ötürü burjuva kesimi ve hükümet, toplumu ikna edebilmek adına eylemcilerin “işçi” olmadığını, çünkü sokaktakilerin; “endüstriyel işçi”lerin sosyal-demokrat modeline uymadığını iddia ettiler. Bundan anlıyoruz ki bu iddialar, İşçi Partisi’nin ve sendikal bürokrasinin elindeki tekeli meşrulaştırmak için ortaya atılmış tutarsız stratejilerdir. Bu işçiler son yıllarda birbirinden farklı sömürülerle yüz yüze geldi ve kentsel dönüşüm artık son damla olmuştu.

Brezilya’daki karmaşık konjonktürler bize öngörüde bulunmak için izin vermiyor. Lakin bizim, protestoların gelecek yıllarda alacağı şekle dair bazı hipotezlerimiz var. Tahminimizce, Brezilya’da yeni bir işçi sınıfı kesimine dâhil olduk ve burjuvazi ile reformcu hegemonya çöküyor. Bu durum gerek yeni bir halk hareketinin veya devrimci örgütlenmenin hemen başa geçeceği; gerekse emperyalizmin veya kapitalizmin gücünün hemen sona ereceği anlamına gelmiyor. Öte yandan şöyle söylenebilir ki; bize, bürokratik olmayan yeni bir yetenekli işçi sınıfı, nesnel ve öznel koşulları verildi ve muhtemelen gelecek yıllardaki eylemler bu sınıfın kalitatif(niteleyici) ve kantitatif(niceleyici) karakterlerini daha da geliştirecektir.

Anarşistlerin bu eylemlerdeki rolü nedir? Sizin (UNIPA/Anarşist Birliğin) bu durumu anlamlandırmaya dair bakış açısınız ve düşünceniz nedir? Takdir edersiniz ki uluslararası dayanışma böylesi günlerde daha da önemlidir, dünya genelinde yeterli dayanışma gösterildi mi?

Anarşizmin bahsedebileceğimiz iki tür rolü vardı: 1- Yaygın olarak “bireysel” olan anarşistler ve 2- Anarşist örgütlenmeler. Gerçi halk ayaklanmaları sırasında birçok sokak eylemcisi kendisini anarşist olarak tanımlıyordu. Fakat bu özdeşleştirmenin anarşist devrimci ideolojiyi anlamaya yönelik pozitif etkisinden ziyade salt politik partilere ve sendikal bürokrasiye karşı hislerini ifade etmekte kalarak negatif bir etkisi oldu. Bilinmesi gereken mühim bir nokta, protestolarda Kara Blok taktiklerinin ve tahripkâr eylemlerin (bankalara, karakollara saldırmak gibi) kullanıldığıdır. Eylemlerin ehemmiyetine karşın tüm bunlar devrimi gerçekleştirmek için yeterli değildir. Örgütlenmelerin farklı devrimci biçimlerini birbirinden ayırt etmek mecburidir. Özellikle gecekondu sakinlerinin çabalarını ve sömürüye karşı verilen halk ayaklanmalarını.

Anarşist örgütlenmelerle ilgili söyleyebileceklerimiz, birçoğu bahsi geçen eylemlerde marjinal olarak hareket etti. Ayrıca bilerek veya bilmeyerek reformcu bürokrasi ile iş birliğine gidenler oldu. Diğer taraftan, devrimci anarşist örgütlenmeler, Brezilya’daki sokak gösterilerinde ve çatışmalarda çok önemli rolleri yerine getirdiler; devlet şiddetine karşı resmi veya gayri resmi örgütlenmeler oluşturdular, çatışma komiteleri tertiplediler, çatışmalar örgütlediler. Anlayacağınız, anarşizmin rolü pek homojen değildi fakat en büyük katkısı; anarşizmin eksiklerini anlayarak Brezilya’daki gelişimini sağlamak oldu. Bundan dolayı, son dönemde yaşanan tüm bu eylemler devrimci anarşizmin güçlenmesini sağlamış oldu.

UNIPA, eylemlerine devam edecek ve ezilen işçilerin polis devletine karşı haklarını korumaya yönelik örgütlenmelerini desteklemeye devam edecektir. Bizim için sendikalist devrimci halk örgütlenmesinin bir parçası olarak savunma örgütleri kurmak zorunludur. Sendikal ve reformist bürokrasiye karşı taban örgütlenmesi oluşturmak elzemdir. Ekonomik ve politik zorbalıklara karşı mücadelenin rolü kadar devrimci anarşizmi örgütlemenin de önemli olduğuna inanıyoruz. Aksi takdirde, yeni yeni oluşmakta olan bu sınıf mücadelesinin, yeni bir anarşist alternatif inşa etmesi mümkün olmayacaktır. Bundan dolayı dünya genelindeki devrimci anarşizm, uluslararası gelişimi ilerletmek zorundadır. Hatta uluslararası dayanışmayla birlikte mücadeleyi organize edebilecek, özellikle UİB (Uluslararası İşçi Birliği) gibi bir örgütlenmeyi oluşturmalıyız ki emperyalizm, nasyonalizm, sosyal demokrasi ile savaşabilelim. UNIPA böyle bir organizasyonun kurulması için dünya geneline yayılmış bir devrimci anarşizmi arzulamaktadır. 

Bu söyleşi Meydan Gazetesi’nin 20. sayısında yayımlanmaktadır.

The post Anarşist Halk Birliği Dünya Kupası’nı Anlatıyor appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2014/07/22/anarsist-halk-birligi-dunya-kupasini-anlatiyor/feed/ 0
“Devletsiz Halklar Dünya Kupasında” – Furkan Çelik https://meydan1.org/2014/06/20/devletsiz-halklar-dunya-kupasinda-furkan-celik/ https://meydan1.org/2014/06/20/devletsiz-halklar-dunya-kupasinda-furkan-celik/#respond Fri, 20 Jun 2014 14:39:59 +0000 https://test.meydan.org/2014/06/20/devletsiz-halklar-dunya-kupasinda-furkan-celik/ CONIFA(Bağımsız Futbol Dernekleri Konfederasyonu)’nın düzenlediği Dünya Kupası, bu sene İsveç’in Östersund kentinde gerçekleşti. Turnuvaya, devletsiz ve özgürlük mücadelesi veren halkları temsil eden futbol takımları katıldı. Turnuvada Güney Fransa’dan gelen Nice takımı şampiyon olurken, geçen yılın şampiyonu Suriye, Irak, İran ve Türkiye Kürtleri’ni temsil eden Kürdistan takımı 6. oldu. FIFA’nın düzenlemiş olduğu Dünya Kupası; reklamlarıyla, hareketli […]

The post “Devletsiz Halklar Dünya Kupasında” – Furkan Çelik appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>

CONIFA(Bağımsız Futbol Dernekleri Konfederasyonu)’nın düzenlediği Dünya Kupası, bu sene İsveç’in Östersund kentinde gerçekleşti. Turnuvaya, devletsiz ve özgürlük mücadelesi veren halkları temsil eden futbol takımları katıldı. Turnuvada Güney Fransa’dan gelen Nice takımı şampiyon olurken, geçen yılın şampiyonu Suriye, Irak, İran ve Türkiye Kürtleri’ni temsil eden Kürdistan takımı 6. oldu.

FIFA’nın düzenlemiş olduğu Dünya Kupası; reklamlarıyla, hareketli müzikleriyle, renkli maskotlarıyla, her dört yılda bir farklı bir ülkenin talanına kapı açıyor. 2000 senesinden beri düzenli olarak yapılan halkların dünya kupası ise, FİFA’nın politikalarına bir karşı duruş olarak ortaya çıkmış durumda.

FIFA Talan, Endüstriyel Futbol Yalan

FIFA’nın düzenlemiş olduğu Dünya Kupası organizasyonu, düzenlendiği ülkelerde şirketlerin ve devletin, talanı meşrulaştırmasında büyük önem taşıyor. Öyle ki; Dünya Kupası’nın düzenlendiği her ülke, büyük bir kentsel dönüşümden geçiriliyor. Yapılan devasa statlar, konaklama için lüks oteller, daha fazla tüketim şirketlerin iştahını kabartırken; yoksullar için mahallelerinin yıkımı, talan, sömürü anlamına geliyor.

Dünya Kupası’nın tüketimi bittiğinde bir daha asla dolmayacak devasa kapasiteli statlar, futbolun da dönüşümünde etkili oluyor. Devasa statlar futbol takımlarını da pahalı futbolcular transfer etmeye, sponsorlarla anlaşmaya, bilet fiyatlarını arttırmaya itiyor. Hem endüstriyel futbolun bir atlama noktası olması, hem de şehirlerin talan ve yıkımlarının meşrulaştırılması sebebiyle patronlar her Dünya Kupası’nda kazanan oluyor.

Brezilya’nın Dünya Kupası organizasyonuna ev sahipliği yapacağının kesinleşmesiyle birlikte gecekondularda başlayan yıkımlar ve buna karşı direnen halka kolluk kuvvetlerinin saldırıları da, bu organizasyonların amacını açıkça gün yüzüne çıkarmakta.

Brezilya’da düzenlenen FIFA’nın talanına karşı direnen halkalara devlet-polis saldırısı sürerken, CONIFA’nın düzenlediği, 12 takımın katıldığı ve “Nice”nin şampiyon olduğu turnuvanın katılımcılarına bir göz atalım:

Dağlık Karabağ Takımı; Güney Kafkasya’da Azerbaycan sınırları içerisinde bulunan Dağlık Karabağ Cumhuriyeti’ni temsil etmektedir. Karabağ bölgesi için Azerbaycan ile Ermenistan devleti arasında 1990’lı yıllarda savaş başlamıştır. Karabağ bölgesinin kendi bağımsızlığını ilan etmesine, karşı hiçbir devlet bölgenin bağımsızlığını tanımamıştır. Turnuvaya katılmaları siyasi kimliklerini belirginleştirdiği için, Azerbaycan Devleti, takımın turnuvadan çıkarılması için organizasyona baskı yapmıştır.

Asuri Süryani Takımı; devletleri bulunmayan fakat Türkiye, Lübnan, Suriye, İran ve Irak’ta yaşayan Asuri Süryani halkını temsil etmektedirler.

Kürdistan Takımı; Türkiye, Irak, İran, Suriye ve Ermenistan’daki Kürt halkını temsil etmektedir. FIFA tarafından tanınmasına rağmen, CONIFA organizasyonuna katılmışlardır.

Güney Osetya Takımları; Gürcistan devletinin ÜÇ kez savaş ilan ederek, ele geçirmek istediği Osetya bölgesindeki halkları temsil etmektedir.

Abhazya Takımı; 1994 yılında bağımsızlığını ilan etse de, birkaç devlet dışında bağımsızlıkları tanınmayan Abhazya’nın takımıdır. Takım, Abhazya bölgesindeki halkları temsil etmektedirler.

Oksitanya Takımı; Güney Fransa, Andorra, İtalya ve İspanya’da tarihi ve etnik bölgede, 1290 yılından itibaren Papalığa karşı sürekli direniş göstermiş bir halkın takımıdır. Oksitanya, birçok farklı dini ve mezhebin birlikteliğinin coğrafyasıdır. Asimile olmamak için mücadele eden bölge halkı, 2010 yılında Fransa’nın Beziers kentinde 20 binden fazlaya ulaşan sayılarıyla, Oksitanya dilinin resmileşmesi için yürüyüş düzenlemişti.

Laponlar Takımı; Norveç ve İsveç’in Kuzey Kutup Dairesi içinde kalan bölgelerinde çok eski tarihlerden bu yana yaşamakta olan bir Sami ve Laponlar halkını temsil etmektedirler.

Birleşik Darfur Takımı; mülteci siyahilerden oluşmakta ve Sudan’ın batı bölgesindeki halkı temsil etmektedir.

Tamil İlam Takımı; Sri Lanka’nın Kuzey ve Doğu bölgelerindeki halkı temsil etmektedir. İsimlerini de Sri Lanka devletine karşı bağımsızlık mücadelesi veren “Tamil Kaplanları”ndan almışlardır. Futbol takımının sembolü de gerilla mücadelesi veren Tamil Kaplanları’yla aynıdır.

Padania Takımı; Kuzey İtalya bölgesindeki halkları temsil etmektedir. Mario Balotellli’nin kardeşi Enoch da bu takımda forma giymektedir.

Nice Takımı; Güney Fransa’da Nice bölgesindeki halkları temsil etmektedir.

Ellan Vannin Takımı; Man Adası’ndaki halkı temsil etmektedir.

Furkan Çelik

[email protected]

Bu yazı Meydan Gazetesi’nin 19. sayısında yayımlanmıştır.

 

The post “Devletsiz Halklar Dünya Kupasında” – Furkan Çelik appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2014/06/20/devletsiz-halklar-dunya-kupasinda-furkan-celik/feed/ 0
“Brezilya Halkları Kapitalizme Karşı Defansta” – Özgür Erdoğan https://meydan1.org/2014/06/19/brezilya-halklari-kapitalizme-karsi-defansta-ozgur-erdogan/ https://meydan1.org/2014/06/19/brezilya-halklari-kapitalizme-karsi-defansta-ozgur-erdogan/#respond Thu, 19 Jun 2014 16:55:53 +0000 https://test.meydan.org/2014/06/19/brezilya-halklari-kapitalizme-karsi-defansta-ozgur-erdogan/ Eyaleti gözetleyen 3 bin kamera, 20 bin polis, 170 bin güvenlik görevlisi, insansız hava araçları, güvenlik robotları, 40 ayrı ülkeden istihbarat desteği, kimyasal ve nükleer tehditlere karşı alınan önlemler, yapılan tatbikatlar ve tabi ki bütün bunlar için harcanan 600 milyon Euro… Yukarıdaki rakamlar sıcak çatışmaların ve gırtlak gırtlağa bir savaşın yaşandığı bir Ortadoğu ülkesine değil, […]

The post “Brezilya Halkları Kapitalizme Karşı Defansta” – Özgür Erdoğan appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>

Eyaleti gözetleyen 3 bin kamera, 20 bin polis, 170 bin güvenlik görevlisi, insansız hava araçları, güvenlik robotları, 40 ayrı ülkeden istihbarat desteği, kimyasal ve nükleer tehditlere karşı alınan önlemler, yapılan tatbikatlar ve tabi ki bütün bunlar için harcanan 600 milyon Euro…

Yukarıdaki rakamlar sıcak çatışmaların ve gırtlak gırtlağa bir savaşın yaşandığı bir Ortadoğu ülkesine değil, başka bir savaşın yaşandığı bir Güney Amerika ülkesine; Dünya Kupası’na ev sahipliği yapacak olan Brezilya’ya ait. Üstelik savaşın tarafları açık ve net, nedenleri gün gibi ortada: Cephenin bir tarafında bölge halkını hiçe sayan Dünya Kupası’nı bahane ederek mahalleleri talan eden, insanları yaşadıkları bölgeden zorla kovan, binlerce insanı aç bırakan küresel kapitalistler ve onların o bölgedeki ortakları, cephenin diğer yanında ise tutunabilecekleri tek şey yaşamları ve beraber mücadele ettikleri insanlar olan ezilenler.

Eğer son yıllardaki büyük spor organizasyonlarının yapıldığı coğrafyalara ve o coğrafyalar hakkında çıkmış kıyıda köşede kalan haberlere bakarsanız, muktedirlerin neden bu kadar çok korktuğunu anlarsınız. Çünkü kapitalizm son 20-30 yıldan bu yana kendi kentlerini yaratmaya, hâlihazırda cehenneme çevirdiği yaşam alanlarımızı kendi arzuladığı ölçüde dönüştürmeye uğraşıyor. Şehir merkezinde kalmış yoksul mahalleleri, kent dışına çekmeyi, yoksullardan boşalan yerleri devasa rezidanslar, büyük alışveriş merkezleri ile doldurup bizlerin cehenneminden kapitalizmin cennetini yaratmaya çalışıyor. Güçlü kapitalist devletlerin kısmen başardığı bu dönüşümü yakalamaya çalışan diğer “üçüncü dünya ülkeleri” için ise, Dünya Kupası ve Olimpiyatlar gibi devasa spor organizasyonları büyük olanaklar sunuyor. Çünkü böylesine büyük bir organizasyonu alan devlet için yıkım ve tahliyeler meşrulaşıyor. Yani, bu organizasyonlar sırasında stadyumun içinde ya da televizyonun başında Messi’nin attığı golü ya da Usain Bolt’un deparını izleyenler stadyumun dışını göremez oluyorlar.

2014 Dünya Futbol Şampiyonası ve 2016 Olimpiyatlarına ev sahipliği yapacak olan Brezilya’da da yaşanan şey bu. “Kentsel dönüşümü” hızlıca tamamlamaya çalışan devletlerle kapitalistler ve buna çanak tutmaya oldukça hevesli olan büyük spor ağalarının ortaklığı.

Brezilya’da şu ana kadar 250.000 kişi evinden edildi, onlarca mahalle haritadan silindi, yüzlerce ev yıkıldı, bu dönemde özel tim polisleri tarafından 18 mahalle işgal edildi ve onlarca kişi öldürüldü, devlet erkanınca ülkenin görüntüsünü bozan ve imajını zedeleyen sokak çocukları bir anda ortadan kayboldu; kimileri bu çocukların öldürüldüğünü kimileri de gözetim altında tutuldukları yerlerde işkence gördüklerini söylüyor, sadece stadyum inşaatlarında çalışan 8 işçi yaşamını yitirdi.

Bu rakamlar ve katliamlar tüylerinizi ürpertmeye yetmiyorsa elinize bir harita alın ve bu organizasyonların yapıldığı yerlere tekrar bakın ve bugün de Brezilya’dan geçmekte olan fay hattını izleyin. 1988 Seul Olimpiyatları’nda 720.000 kişi evinden edilmiş, 1996 Atlanta Olimpiyatları’nda 30.000 kişi, 2008 Pekin Olimpiyatları’nda da 1.250.000 kişi ve 2014 Güney Afrika Dünya Futbol Şampiyonası’nda yine yüz binlerce kişi evlerinden, mahallerinden zorla tahliye edilmiş, yoksullardan boşaltılan yerlere stadyumlar, alışveriş merkezleri ve rezidanslar inşa edilerek bu bölgeler, hızlı bir şekilde kapitalist dönüşümlerini tamamlamışlardı.

Kısacası, Brezilya’da devlet erkânı, kapitalistler ve endüstriyel futbol adamları bize büyük bir futbol şöleninin gölgesinde; yıkım, ölüm ve yağma sunuyor ve ne yazık ki bu Dünya Kupası’nda da isteseler de istemeseler de tüm futbolcular gollerini karşı takıma değil, biz ezilenlere atıyor.

Özgür Erdoğan

[email protected]

Bu yazı Meydan Gazetesi’nin 19. sayısında yayımlanmıştır.

The post “Brezilya Halkları Kapitalizme Karşı Defansta” – Özgür Erdoğan appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2014/06/19/brezilya-halklari-kapitalizme-karsi-defansta-ozgur-erdogan/feed/ 0
Dünya Kupası’na Brezilya Halkları’ndan Kırmızı Kart https://meydan1.org/2014/03/02/dunya-kupasina-brezilya-halklarindan-kirmizi-kart/ https://meydan1.org/2014/03/02/dunya-kupasina-brezilya-halklarindan-kirmizi-kart/#respond Sun, 02 Mar 2014 09:13:54 +0000 https://test.meydan.org/2014/03/02/dunya-kupasina-brezilya-halklarindan-kirmizi-kart/ Futbol denince akla gelen ilk ülkelerden olan, hemen hemen her sokakta top oynayan çocuklar görebileceğimiz Brezilya’nın sokaklarında bu sefer “futbol karşıtı!” gösteriler var. Asıl mesele tabi ki futbolun kendisi değil; 2014 yazında Brezilya’da düzenlenecek olan Dünya Kupası. Organizasyon için muazzam bir bütçe ayrılmış durumda. Ayrılan bütçenin yansımasını da sokaklardan görüyoruz. 26 Ocak’ta Sao Paulo kentinde toplanan yaklaşık […]

The post Dünya Kupası’na Brezilya Halkları’ndan Kırmızı Kart appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
Futbol denince akla gelen ilk ülkelerden olan, hemen hemen her sokakta top oynayan çocuklar görebileceğimiz Brezilya’nın sokaklarında bu sefer “futbol karşıtı!” gösteriler var. Asıl mesele tabi ki futbolun kendisi değil; 2014 yazında Brezilya’da düzenlenecek olan Dünya Kupası.

Organizasyon için muazzam bir bütçe ayrılmış durumda. Ayrılan bütçenin yansımasını da sokaklardan görüyoruz. 26 Ocak’ta Sao Paulo kentinde toplanan yaklaşık 2500 direnişçi “Dünya Kupası Olmayacak” sloganları atarak, organizasyona ayrılan bütçeye tepki gösterdi. Sakin başlayan eylemler, polisin sert saldırısıyla şiddetlendi, sokaklar savaş alanına döndü. Eylemleri destekleyen ve bu konuda sosyal medyada bir kampanya başlatan Anonymous Rio grubu, “Dünya Kupası olmayacak” mesajını verdi. 30’dan fazla kentte protestoların düzenlenmesi ve eylemlerin diğer kentlere de yayılması bekleniyor.

Sao Paulo’da düzenlenen protestolar ilk değil. Eylemler, geçtiğimiz yaz aylarında düzenlenen Konfederasyon Kupası’na kadar uzanıyor. 2014 Dünya Kupası ve Konfederasyon Kupası aslında, Brezilya’nın “büyüyen ekonomisini ve ağırlığını” dünya sahnesine çıkarma kampanyasının bir parçası. Protestolar bu nedenle Konfederasyon Kupası’nı da hedef aldı. Brezilya’da eylemciler Dünya Kupası’ndan sonra hiç dolmayacak dev lüks statlara 11 milyar Euro harcanmasına, hükümetin FIFA ve sponsor kazançlarını garantileyen taahhütlerin altına girmesine, bilet fiyatlarının katlanmasına isyan ediyorlar.

Düzenlenen ilk büyük eylemlerden biri, Konfederasyon Kupası’nın Brezilya’daki açılış maçında gerçekleşmişti. Sonrasında maçlarda olağanüstü önlemler alınmış, protestocular da statlara giden yolları kapatmışlardı. Maç sonrası futbolcuların demeçlerini hatırlamak da Brezilya’da süren direnişi anlamak açısından önemli. Brezilyalı futbolcu Hulk, “Futbolcuların, yalnız futbol düşündüğü zannedilir. Ama biz halkın protestosunda haklı olduğunu ve ülkemizde düzeltilmesi gereken çok şey olduğunu gayet iyi biliyoruz.” diyerek düzenlenen eylemleri desteklemiş, Dante ise “Ülkemiz daha iyi olsun istiyorlar” diyerek protestocuları selamlamıştı. Neymar ise Meksika maçından önce “sahaya protesto hareketinin ilhamıyla çıkacağını” açıklamıştı.

Anlaşılan o ki yoksulluğun, işsizliğin, adaletsizliğin giderek arttığı Brezilya’da düzenlenecek Dünya Kupası’na karşı işçisinden öğrencisine, futbolcusundan sanatçısına her kesim isyan ediyor ve yeni adaletsizliklere sebep olacak olan Dünya Kupası’na ofsayt bayrağını çekiyor.

The post Dünya Kupası’na Brezilya Halkları’ndan Kırmızı Kart appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2014/03/02/dunya-kupasina-brezilya-halklarindan-kirmizi-kart/feed/ 0