The post İnternette Sansür İNADINA İsyan appeared first on Meydan Gazetesi.
]]>Peki, tasarı ne gibi kısıtlamalar getirilmesini öngörüyor?
İnternette özel hayatının ihlal edildiğini düşünen kişi mahkeme yerine doğrudan Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’na başvuracak. TİB, yayının engellenmesine karar verirse, kararı Erişim Sağlayıcıları Birliği’ne (ESB) bildirecek. ESB durdurma kararını en geç 4 saat içinde uygulayacak. Bu talep 24 saat içinde sulh ceza hakimine götürülecek. Yer sağlayıcılar, internet kullanıcılarının kullanım trafiklerini iki yıla kadar saklamak zorunda olacak. Ayrıca TİB mahkemenin erişimin engellenmesine karar verdiği sitelere alternatif erişim yollarını da engellemekle görevli olacak. DNS ve IP tabanlı engellemenin yanı sıra, daha çok URL tabanlı engelleme yöntemleri genişletilecek.
URL tabanlı engelleme ne getiriyor?
Kullanmakta olduğumuz sistemde erişim engellense bile, yasaklar bir şekilde aşılıyor. Ancak yasakla beraber gelen URL bazlı engellemeyle bu ortadan kalkacak. En önemlisi kullanıcı ulaşmak istediği içeriğin engellendiğini dahi bilmeyecek. Haberden hiçbir şekilde “haberdar” olamayacak. Kullanıcı bir linke tıkladığı zaman, o içerik URL bazlı engellendiyse, ya sayfa hiç açılmayacak, ya başka bir sayfaya yönlendirilecek ya da yanlış bir bilgiye ulaşacak. URL bazı engellemede, siteye girmeye çalışan kişiler, linke tıklayanlar takip edilebilecek. Şimdiki yasayla içerik engellenmesi için hukuki bir yol izlemek gerekiyordu, ancak bu değişiklikle yetkili kişinin istemediği içeriğe kimse ulaşamayacak.
Yasa’nın meclisten geçmesiyle birlikte internet kullanıcıları bu “yasakçı” ve “sansürcü” uygulamayı protesto etmek için Sayfalar Ortak Platformu adıyla Taksim’de bir açıklama yapmak üzere toplandı. Ancak polisler toplananlara TOMA ve plastik mermilerle saldırdı. Polis ve eylemciler arasındaki çatışmalar uzun süre İstiklal Caddesi’nin ara sokaklarında sürdü.
Bu yazı Meydan Gazetesi’nin 16. sayısında yayımlanmıştır.
The post İnternette Sansür İNADINA İsyan appeared first on Meydan Gazetesi.
]]>The post Anarşist Liselilerin Dergisi İNADINA appeared first on Meydan Gazetesi.
]]>Meydan: Lise Anarşist Faaliyet olarak beş yıldır çıkarttığınız “LAFANZİN” isimli fanzin çalışmanız nasıl oldu da bir dergiye evrildi?
Öncelikle Lafanzin bir dergiye evrilmedi, yani bitmedi. Bizler yine Lafanzinleri yayımlamaya devam edeceğiz. Lafanzin, okullarda doğrudan yaşadığımız sorunlara bir cevaptır. Dergi fikri uzun bir süredir konuştuğumuz ve ihtiyacını hissettiğimiz bir çalışma olarak ortaya çıktı. Yani İnadına, anarşizme ve mücadelemize dair düşüncelerimizi daha da ayrıntılandırmak ve gençliğin sorunlarını daha fazla irdelemek için Lafanzin ile birlikte bütünleşecek bir dergi çalışmasıdır.
Peki, neden “İNADINA”?
İnadına diyoruz çünkü hepimiz yaşamlarımızın her alanında, okulda, evde, sokakta iktidarların propagandası altındayız. Bu saçmalıklar sistemi bizleri itaatkar bireylere dönüştürmek isterken, biz buna seyirci kalmak yerine inadına deyip isyan edenleriz. Özellikle de okullarda. Çünkü iktidarların propagandasına en çok maruz kaldığımız kurum okuldur. Okul, bir hapishane gibi içine kapatıldığımız, kurallarla biçimlendirilerek sınıftan koğuşlara zorla atıldığımız, bir anlamda hayattan koparıldığımız bir yerdir aynı zamanda. Diğer yandan haklı-haksız önünde eğilmek zorunda kaldığımız iktidarların, eğilmediğimizde disiplin bahanesiyle cezalandırıldığımız saçma kuralların dayatıldığı bir yer. Beş-yedi dakikalık ‘özgürlük’ teneffüsleriyle idare edildiğimiz okulların içindeyse okul idaresi tarafından üç-beş inatçı olarak yaftalananlar da yine bizleriz. Okullarda inat ederek yakaladığımız bu kısmi özgürlüğü, hayatın her alanına yayarak büyütmek için inadına dedik dergimizin adına. Okul dışında, hayatımızın her alanında gençliğimizin üzerine basarak yükselen otoritelere inat, özgürlük için İNADINA dedik dergimizin adına.
Okullarda her inat, sizin anarşist olmanızdan kaynaklanan politik bir gerekçe olarak görülmeyebilir. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?
Bizimkisi her ne kadar politik olsa da yaşamsal da. Her gün okullara kapatılıp bencillik ve rekabetle yoğruluyoruz. Okul kantinleri pahalı olduğunda ya da kötü yemek yemeye mecbur bırakıldığımızda, paylaşma masalarımızı kuruyoruz. Yaşamsal olan paylaşmak, biliyoruz. Ancak biz bunu yaparken ‘kantin kazansın gerisi teferruat’ diyen öğretmenler ve okul idaresi sivil polisleri de yanlarına alıp sofralarımızı dağıtıyor, polis masamızdaki peynire zeytine suç delili diyerek el koyuyor, okul idaresi okuldan atmakla tehdit ediyor. Yani paylaşmayı yasaklıyorlar. Ancak bizler her defasında inat ettik, paylaşmayı sürdürdük. Bu tabi ki anarşist olmamızla ilgilidir. Ancak inadımız, sadece politika olarak görülmemeli. Bir başka örnek vermek gerekirse, okul idaresi çoğu zaman saçma sapan gerekçelerle öğrenciden haraç toplar. Kimisi öder, kimisi ödeyemez. Ödeyemeyenlere zorla ödetecek şekilde gerekçeler sunulur, dayatılır. Bu arada üç-beş inatçı bir araya gelip ödeyemeyenler varsa dayanışırız der. İşte bu dayanışmayı dahi yasaklayanlar ne kadar politikse, biz o kadar politiğiz. Bahsettiklerimiz, “saç uzun, kes sakalı, eteğin eksik, uslu dur” meselesinden ötedir. Çünkü tüm bu yaşananlar bir tek okullarda değil, hayatımızın her alanında yaşanan şeylerdir, yani yaşama dairdir. Bizim inadımız bu yüzden okulları aşıyor.
İNADINA dergisinin içeriğinden bahseder misiniz?
İNADINA, Lise Anarşist Faaliyet’in aylık periyotta çıkarttığı bir dergidir. Dergi, okul içinde ve dışında karşılaştığımız sorunları yazdığımız, bu sorunların kaynağı olarak gördüğümüz otoriteyi ve kapitalizmi deşifre ettiğimiz bir içeriğe sahip. Diğer yandan meslek liselerinde okuyan ve bir yandan da staj yapan arkadaşlarımızın yaşadıkları sömürüyü, okulu bırakmış bir iş yerinde çalışmak zorunda kalan arkadaşlarımızın yaşadıkları adaletsizlikleri yazdığımız ayrıca eylemlerimizden ve projelerimizden bahsettiğimiz bir içerikte. Daha ayrıntılı bahsetmek gerekirse; İNADINA’nın ilk sayısında “İktidar Savaşları” başlıklı bir yazı var. Fantastik bir kurgu olarak ele aldığımız bu yazıda, okullarda farklı görüşteki öğretmenlerin aralarında süregelen iktidar savaşlarını anlatmaya çalıştık. Bunun dışında içerikte “Bilgiye Değil, Eğitime Karşıyız” başlıklı, mevcut eğitim sistemine yönelik bakış açımızı ve bilginin bir iktidar aracı olması karşın özgür bilgi paylaşımının nasıl gerçekleştirileceğini anlattığımız bir yazı yer alıyor. Ayrıca sinema, müzik, edebiyat alanında yazılmış yazılar var. Bunlar dışında, liseli forumlarını sürdürdüğümüz bir dönemde herkes için faydalı olacağı düşüncesiyle aylık anarşist gazete Meydan’dan alarak yayımladığımız “Doğrudan Demokrasi” başlıklı bir yazı da bulunuyor. Şimdilik bunlardan bahsedelim, geri kalanı da alındığında okunsun diyelim.
Peki, okumak isteyenler İNADINA’ya nasıl ulaşabilirler? Dergi dağıtımlarınızı nasıl gerçekleştiriyorsunuz?
Bulunduğumuz liselerde, yaşadığımız mahallelerde ve sokaklarda, derginin elden dağıtımını yapıyoruz. Aynı zamanda kitap evlerine, muhalif kafelere, gazete bayilerine bırakıyoruz. İNADINA’yı Kolektif 26A’dan (Taksim, Kadıköy, Kartal) ve Mephisto’dan (Kadıköy, Taksim) edinebilirsiniz. Bu mekanların dışında ayrıntılı olarak dergiyi bıraktığımız dağıtım noktalarının bilgisine, İNADINA dergisinin Facebook sayfasından ulaşabilirsiniz.
Son olarak eklemek istedikleriniz var mı?
Öncelikle röportaj için teşekkür ediyoruz. Ancak inat eden kazanır, biliyoruz. Haziran’dan Eylül’e, Eylül’den bugüne isyanla koşuşturduğumuz bu süreçte, bir kez daha inadımız bizi haklı çıkardı. Bunu hepimiz gördük, yaşadık. Biz inatla kazandık Taksim’i. Taksim Meydanı’na kurduk paylaşma masalarımızı, okul idaresine haraç ödeyenlere inat para ödemeden en güzel yemekleri yedik günlerce. Ne bize yukarıdan bakan otoriteler, ne saçma sapan kurallar, ne üçkağıtçı kantinler, ne de etrafımızı çevreleyen sivil polisler vardı meydanda. Okullarımızda üç-beş inatçıyken, Taksim Meydanı’nda binlerce olduk. LAF, ilk kez paylaşma masasını kurduğunda üç gün sonra bir mail gelmişti; “Ankara’dan selam olsun, paylaşma masamızı kuruyoruz” diye. Öyle de oldu. Benlerden biz olmak, örgütlenmek bizim inadımız. Hepimiz gördük; isyan Taksim’den, Ankara’ya, Antakya’ya, İzmir’e, her yere yayıldı, büyüdü. İsyan herkese gösterdi; benlerden biz olmanın gücünü. İsyan sürecine denk gelen sınavların yarattığı rekabete ve bencilliğe karşı örgütlenen liseliler mitinginde LAF olarak “Şimdi sınavı devlet versin” yazılı bir pankart açmıştık. Bu sözümüzü bir kez daha hatırlatmak isteriz. Çünkü şimdi üç beş inatçı liseli değil, binlerceyiz, inadına her yerdeyiz.
Anarşist Liseliler, ilk sayısını çıkarttıkları İnadına dergisinin dağıtımını okullarda ve sokaklarda gerçekleştiriyorlar. İnadına’ya farklı şehirlerden ulaşmak isteyenler [email protected]’a mail atarak dergiyi edinebilirler.
Dağıtım Noktaları:
BEYOĞLU Kafe 26A/Katip Mustafa Çelebi Mah. Tel Sok. No 26/A
BEYOĞLU Mephisto/İstiklal Cad. No 105
BEYOĞLU Semerkant Kitabevi/ Süslü Saksı Sok. No 5
KADIKÖY Genç Mephisto /Muvakkithane Sok: No 15
KADIKÖY Kadıköy 26A/Caferağa Mah. Sakız Sok No 3-1
KARTAL Kartal 26A/ Kordonboyu Mahhallesi Hürriyet Caddesi No: 56/B
KADIKÖY İmge Kitabevi/Mühürdar Cad. No 80
KADIKÖY Dumlupınar Büfe/Caferağa Mah. Dumlupınar Sokak üzeri
KADIKÖY Seyhan Müzik/Rıhtım Cad. Gezici İş Hanı No:8. Osmanağa,
BAĞCILAR/Karameşe kuruyemiş Merkez mah. 25. sk. no:42
MERTER/Murat Gıda Nafız Gürmen Mah. Nazım Ertan sk. No:16
Bu söyleşi Meydan Gazetesi’nin 15. sayısında yayımlanmıştır.
The post Anarşist Liselilerin Dergisi İNADINA appeared first on Meydan Gazetesi.
]]>The post Liseliler Taksim Direnişinde Sınavlara Karşı Yürüdüler “Şimdi Sınavı Devlet Versin” appeared first on Meydan Gazetesi.
]]>Liseliler bencil ve rekabetçi sınav sistemine karşı 9 Haziran günü Taksim de bir yürüyüş gerçekleştirdi. Günlerce aralıksız süren çatışmaların ardından kazanılan Taksim de Galatasaray’dan başlayan ve halk meydanına doğru yapılan yürüyüşe Lise Anarşist Faaliyet’te, “Şimdi Sınavı Devlet Versin, İnadına İsyan” yazılı pankartıyla katıldı. Kara bayraklarıyla “İnadına İsyan, İnadına Anarşi” sloganlarıyla yürüyen Anarşistler eylemin bitiminde Taksim Meydanı Gezi parkı merdivenlerinin girişine kurdukları stantta yürüyüşlerine son vererek direniş ve isyandaki yerlerini aldılar.
The post Liseliler Taksim Direnişinde Sınavlara Karşı Yürüdüler “Şimdi Sınavı Devlet Versin” appeared first on Meydan Gazetesi.
]]>