The post Polis Sağlık İşçisine Hastane Bahçesinde Şiddet Uyguladı appeared first on Meydan Gazetesi.
]]>Osmaniye Kadirli Devlet Hastanesi’nde görevli radyoloji teknikeri Zekeriya Cesurer, hastane bahçesinde bir grup sivil polisin saldırısına uğradı
Polis saldırısı 3 Nisan Cumartesi günü saat 21.00 sıralarında Kadirli Devlet Hastanesi acil servis önünde gerçekleşti. Yaşananları Cumhuriyet’ten Sibel Bahçetepe’ye anlatan Cesurer, “Hastanenin tomografi bölümünde çalışıyorum. O gün nöbetteydim, akşamüstü mola verdik, hasta yoğunluğu çok fazlaydı. Servisi ilaçladık ve dışarı çıktım. Bu sırada görevli polisler bir şahsı ekip otosuna bindiriyordu. Ceketli sivil biri geldi ve bana dedi ki ‘Burayı boşalt.’ Ben de ‘Zaten kenardayım, hem burada çalışıyorum, nöbetteyim’ dedim. Herhalde beni duymadı ya da duymak istemedi. ‘Ben sana burayı boşalt demiyor muyum’ dedi. Üzerime yürüdü ve boğazıma sarıldı. Bunu gören diğer kişiler de üzerime geldiler ve beni yere yatırdılar, darp ettiler, biber gazı sıktılar” dedi. Daha sonra hastane personelinin araya girdiğini anlatan Cesurer, “Hastane personeli ayırmaya çalışmış, bizim arkadaşımız ‘Burada çalışıyor’ demiş, onlar da tartaklanmış. Sonra da hastanenin polisi dışarı çıkmış ve onlar ayırmış. Beni yere yatırıp ters kelepçe takmışlardı, onu çıkardılar. Şikâyetçi oldum, darp raporu aldım” ifadelerini kullandı.
Polisler Hakkında Şikayetçi Oldu
10 günlük iş göremezlik raporu aldığını anlatan Cesurer, şöyle devam etti: “Bana saldıran tüm kişiler hakkında şikâyetçi oldum, sonradan öğrendim ki polislermiş. Sağlıkta şiddetin devlet memurlarından gelmesini de şiddetli kınıyorum. Olmaması gereken bir durumdu. Ortada hiçbir şey yokken bunların yaşanması üzücü. Bana diyebilirdi ki ‘Kimliğini göster’ ben de ‘Buyur abi’ derdim. Belki stresin içindeydi o da ama bu darpla, şiddetle çözülmez. Savcılığa giderek suç duyurusunda da bulunacağım. Hastane de beyaz kod verdi, hastane yönetimi de suç duyurusunda bulunacak.”
Kaynak: ETHA
The post Polis Sağlık İşçisine Hastane Bahçesinde Şiddet Uyguladı appeared first on Meydan Gazetesi.
]]>The post Yunanistan Polis Şiddetine Karşı Ayakta appeared first on Meydan Gazetesi.
]]>Polis, uyguladığı şiddeti “saldırıya uğradığını” söyleyerek meşrulaştırmaya çalışsa da paylaşılan görüntülerde tartışma sırasında şiddet kullananın polis olduğu açığa çıktı.
Binlerce kişi, artan polis şiddetine karşı Yunanistan’ın pek çok noktasında eylemlere katıldı. Polis, şiddetini eylemcilere biber gazı ve TOMA ile saldırarak sürdürdü
The post Yunanistan Polis Şiddetine Karşı Ayakta appeared first on Meydan Gazetesi.
]]>The post ODTÜ Onur Yürüyüşü Davası 30 Nisan’a Ertelendi appeared first on Meydan Gazetesi.
]]>Devlet, OHAL döneminde Ankara’daki bütün LGBTİ+ eylemlerini ve Onur Yürüşü’nü yasaklamıştı. OHAL’den sonra ise Ankara Bölge İdare Mahkemesi bu kararı kaldırmıştı.
ODTÜ yönetimi ise her yıl düzenlenen Onur Yürüyüşü’nü 6 Mayıs 2019 günü yasakladığını duyurdu ve Ankara Emniyet Müdürlüğü’nden yürüyüşü engellemelerini istedi.
Duruşma öncesinde @odtulgbti ve @unikuir‘ den Özgür Gür’ün mesajı. #ODTÜRengineKavuşsun
— Amnesty Turkey (@aforgutu) December 10, 2020
“Bugün İnsan Hakları Günü ve bizler bugün ODTÜ Onur Yürüyüşünü düzenlediğimiz için yargılanıyoruz. Biliyoruz ki bu dayanışmaya beraber biz bu davayı kazanacağız.” pic.twitter.com/dagRD8KHNt
Öğrenciler, hiçbir “yasal” dayanağı bile olmayan bu yasağa karşı yürüyüşlerini yapmakta kararlılıklarını gösterince yürüyüşe polis saldırmış ve 22 kişi gözaltına alınmıştı. Gözaltına alınan öğrencilerin bursları kesilmiş ve aralarında 1 akademisyenin de bulunduğu 19 kişiye dava açılmıştı.
19 kişinin yargılandığı ODTÜ Onur Yürüyüşü Davası’nın 4. duruşması bugün Ankara 39. Asliye Mahkemesi’nde görüldü.
Bugün görülen 4.duruşmanın karar duruşması olması bekleniyordu ancak savunmalar ve avukatların beyanının ardından ara karar açıklayan mahkeme heyeti davanın 30 Nisan 2021 tarihine ertelenmesine karar verdi.
ODTÜ Onur Yürüyüşü davasının 4. duruşması başlamak üzere.
— Amnesty Turkey (@aforgutu) December 10, 2020
Duruşma salonunda İranda, ABD, İsveç, Danimarka, Finlandiya, Almanya, Belçika ve Hollanda elçiliklerinden temsilciler de yerini aldı. #ODTÜRengineKavuşsun
The post ODTÜ Onur Yürüyüşü Davası 30 Nisan’a Ertelendi appeared first on Meydan Gazetesi.
]]>The post Arnavutluk: Polis Evine Yürüyen Bir Kişiyi Öldürdü appeared first on Meydan Gazetesi.
]]>Arnavutluk – Salı gecesi, evine yürüyen 25 yaşındaki Kodian Rasha polisin “dur emrine uyamadığı” gerekçesiyle polisin açtığı ateş sebebiyle yaşamını yitirdi.
Katil polis, “sokağa çıkma yasağı olduğu halde dışarıda yürüyen Rasha’nın, dur ihtarına uymadığını” söyleyerek yaptığını savundu.
Rasha’nın dayısı, Rasha’nın üzerinde silah bulunmadığını ve evden kahve almak için çıktığını belirtti.
Rasha’nın Katledilmesi Üzerine Ülkede Eylem
Rasha’nın polis tarafından katledilmesi üzerine Çarşamba günü Arnavutluk’un Tirana şehrinde eylemler gerçekleştirildi.
Halk Başbakanlık Ofisi'ne yürüyerek İçişleri Bakanı Sander Lleshaj'ın istifasını istedi. Polis, eylem yapan halka biber gazı ve plastik mermilerle saldırdı.#antireport https://t.co/RLcIlc72UZ pic.twitter.com/K3qgi4CdPp
— Meydan Gazetesi (@meydangazetesi) December 10, 2020
Gün boyu gerçekleştirilen eylemlerde halk Başbakanlık Ofisi’ne yürüyerek İçişleri Bakanı Sander Lleshaj’ın istifasını istedi. Polis, eylem yapan halka biber gazı ve plastik mermilerle saldırdı.
Polis saldırısı üzerine çıkan çatışmalarda, Başbakanlık Ofisi önünde bulunan Noel ağacı halk tarafından ateşe verildi.#antireport https://t.co/RLcIlc72UZ pic.twitter.com/kwGoyjdE0K
— Meydan Gazetesi (@meydangazetesi) December 10, 2020
Polis saldırısı üzerine çıkan çatışmalarda, Başbakanlık Ofisi önünde bulunan Noel ağacı halk tarafından ateşe verildi.
The post Arnavutluk: Polis Evine Yürüyen Bir Kişiyi Öldürdü appeared first on Meydan Gazetesi.
]]>The post Hırvatistan Polisi Mültecilere Fiziksel ve Cinsel İşkence Uyguladı appeared first on Meydan Gazetesi.
]]>12-16 Ekim tarihileri arası, Bosna-Hersek üzerinden Hırvatistan’a geçmeye çalışan çoğunluğu Afganlardan oluşan mülteciler, Hırvatistan polisi tarafından alıkonulup günlerce işkence gördü.
12 Ekim’de sınırı aşan ikisi çocuk 5 mülteci, polis tarafından durdurulduktan sonra 1 mülteci kaçmayı başardı. Polislerin zorla alıkoyduğu 4 mülteci ise, iki gün sonra kaçıp kurtulabilen mülteci aleyhine zorla ifade vermek için mahkemeye çıkartıldı. Mahkemeden sonra 10 silahlı polisin bulunduğu bir aracın içine alınan mülteciler, zorla soyuldular ve paraları dahil yanlarında getirdikleri her şey yakıldı. Bu sırada ise polislerin fiziksel ve cinsel işkenceleri başladı.
Tehdit ve İşkence ile Sınır Dışı
Mültecilerin el ve ayaklarını bağlayan polis, onları karşı koyamayacak bir pozisyona soktuktan sonra yumruk, tekme ve coplarla fiziksel işkence uyguladı. İşkencesini bitiren polis, “tekrar gelirseniz yürüyerek bile geri dönemezsiniz” diyerek mültecileri tehdit ettikten sonra onları Bosna – Hersek’e zorla geri götürdü
Mülteciler, Bosna-Hersek’te doktorlar tarafından tedavi altına alındı. Doktor raporları ve mültecilerin aktardıkları ise, fiziksel işkencenin yanı sıra cinsel işkencenin de yaşandığını gözler önüne seriyor.
Pazartesi günü ise Bangladeşli mültecilerin aynı fiziksel ve cinsel işkence sürecinden geçtiği öğrenildi.
Bosna-hersek sınırını geçip uyumak için mola veren 23 mülteci, uyandıklarında kendilerini silahlı polisler tarafından çevrilmiş olarak buldu.
Mültecileri zorla soyan polis tıpkı önceki mülteci grubuna yaptığı gibi fiziksel ve cinsel şiddetini uygulamaya başladı. Bir mülteci, polisin kendisine ağaç dalı ile cinsel işkence uygulamadan önce “Eşcinsel misin?” sorusu yönelttiğini aktardı.
The post Hırvatistan Polisi Mültecilere Fiziksel ve Cinsel İşkence Uyguladı appeared first on Meydan Gazetesi.
]]>The post ABD’de Polis Siyah Yazarı Evinde Boğarak Gözaltına Aldı appeared first on Meydan Gazetesi.
]]>Reed’in sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamaya göre, kendisini hedef alan Connecticut Polis Departmanı polisleri, evine gelerek Reed’i zorla gözaltına aldı. Polislere arama ve gözaltı izinleri olmadığını söyleyen Reed, daha sonra polisler tarafından yere yatırılarak 10 saniye boyunca boğuldu.
Reed, polislerin evine arama izni olmadan geldiklerini ve kendisini gözaltına aldıkları sırada “siyah olmasının” şüpheli sayılması için yeterli olduğunu söylediklerini aktardı.
The post ABD’de Polis Siyah Yazarı Evinde Boğarak Gözaltına Aldı appeared first on Meydan Gazetesi.
]]>The post Seattle’da Gerçekleşen Irkçılık Karşıtı Eylemde Polis Eylemcinin Başının Üzerinden Bisikletle Geçti appeared first on Meydan Gazetesi.
]]>ABD Başkanı Donald Trump’ın yerel yönetimlerce, “polisin eylemlere yeterince müdahale etmesine izin verilmediği” için “anarşist”(!) ilan ettiği Seattle’da gerçekleşen eylemler sırasında bugün bir eylemci polis tarafından bisikletle ezildi.
Eylemcilere biber gazı ve coplarla saldıran polis, daha sonra bisikletli birimlerin sahaya sürülmesiyle saldırıdan kaçan kalabalığı kovaladı. Bisikletli polis, saldırıdan kaçarken yere düşen bir eylemcinin başının üzerinden-başka yöne gidebileceği halde kasıtlı olarak- geçerek, yaralı olan eylemciyi öldürme girişiminde bulundu. O sırada konvoyun arkasından gelen bir başka polis ise yerde yaralı halde duran eylemciyi gözaltına almaya başladı.
The post Seattle’da Gerçekleşen Irkçılık Karşıtı Eylemde Polis Eylemcinin Başının Üzerinden Bisikletle Geçti appeared first on Meydan Gazetesi.
]]>The post İktidara Ağır Silahlarla Donattıkları Polis Yetmedi: Bekçilere Silah Kullanma Yetkisi appeared first on Meydan Gazetesi.
]]>Bekçilere silah ve zor kullanma yetkisi veren kanun teklifi TBMM’de kabul edildi. Erdoğan’ın onayından geçmesiyle kabul edilen kanun uygulanmaya başlanacak.
Kanuna göre bekçiler çarşı ve mahallelerde devriye gezebilecek, kimlik sorabilecek, istedikleri zaman istediği kişileri durdurup yine istediği zaman kişilere müdahalede bulunabilecek.
Bekçiler aynı zamanda basın açıklaması ve yürüyüş gibi eylemlere de saldırabilecek. Çarşı ve mahalle bekçilerinin zor ve silah kullanma yetkisi de bulunuyor.
CHP yeni kanuni düzenlemelerde bekçiye polis ile aynı yetkilerin verilmesini eleştiriliyor. HDP’li Ömer Faruk Gergerlioğlu da geçen hafta TBMM’de yaptığı konuşmada “iktidarın az eğitimli emir kulu haline gelmiş, ve adına bekçi demiyorum ben, bu bir farklı polis gücü yasasıdır” ifadelerini kullanmıştı.
The post İktidara Ağır Silahlarla Donattıkları Polis Yetmedi: Bekçilere Silah Kullanma Yetkisi appeared first on Meydan Gazetesi.
]]>The post Polis Şiddetine Karşı Kadıköy’de Direniş Var appeared first on Meydan Gazetesi.
]]>Polis Kadıköy’de bir araya gelen 29 devrimciyi işkenceyle gözaltına aldı. Polis saldırısına direnişle karşılık veren devrimciler, “Katil Devlet Yıkacağız Elbet”, “Polis Defol Bu Sokaklar Bizim”, “Katil Devlet Hesap Verecek” sloganlarıyla karşılık verdi.
Anarşist Gençlik’ten 11, SGDF’den 9, Devrimci Otonom’lardan 2, YDG’den 2, DEV-GÜÇ’ten 1 ve Öğrenci İnisiyatifi’nden 1, toplam 29 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanların isimleri ise şöyle;
Burak Aktaş, Zeynel Çuhadar, Meltem Çuhadar, Nergis Şen, Şeyma Çopur, Mısra Sapan, Ahmet Bay, İlyas Seyrek, Atakan Polat, Emircan Kunuk, Batuhan Çotur, Alev Özkiraz, Deniz Bahçeci, Neslihan Duran, Nazlı Yöyler, Hivda Seven, Özge Doğan, Ulaş Baran Sevindi, Arda Yüksel, İbrahim Hakkı Eren, Cem Yılmaztürk, Onur Kavruk, Yıldırım Uğurlu, Ahmet Furkan Polatkan, Can Çıldır, Sümeyye Köse, Elif Karakaya, Merve Özbir, Ela Deniz Albayrak.
Gözaltına alınan devrimciler Kadıköy İskele Karakol’una götürüldü. Karakolda işkence devam ederken devrimcilerin sloganları dışarıdan duyuluyor.
Güncelleme 22:00
Gözaltına alınan 29 devrimci, Bayrampaşa Devlet Hastanesi’nde yapılan rutin işlemin ardından Vatan Emniyet’e götürüldü. İfade işlemleri sürüyor.
The post Polis Şiddetine Karşı Kadıköy’de Direniş Var appeared first on Meydan Gazetesi.
]]>The post Polisin Şiddet Salgını appeared first on Meydan Gazetesi.
]]>Sabah uyanıyoruz, televizyonlarda polis şiddeti haberleri. Vakit çok geçmiyor, öğlen haberleri: Yine polis şiddeti. Akşam haberlerinde polis şiddeti haberleri. Yer değişiyor, polis şiddeti değişmiyor; Adana, İstanbul, Tekirdağ, Şırnak… Görüntülerin ardı arkası kesilmiyor. Polis şiddeti mi arttı yoksa polisin şiddetinin kameralara denk gelme sayısı mı, tam olarak belli değil. Korona krizinde evlerinden çıkmayan insanlar polisin elinin kolunun uzanamayacağı noktalardan polisin şiddetini belgeleyebiliyor. Polislerin “Çekmeyin” tehditlerine rağmen.
Polis, her şeyi kendisine hak olarak görüyor. Polislerin saldırılarına karşı çıkan insanlar polise bu hakkı nereden alıyorsunuz diye sorunca polisin cevabı hazır: Ben kanunum! Ben devletim diyor polis. Aslında sadece polis değil. Bekçilik adı altında faaliyet gösteren kuvvetler, zaten oluşturuldukları günden itibaren bu tür görüntülerle gündeme geldi. Korona krizinde polisin görünürlüğü de arttı. Bu aşamaya yeni gelinmedi. Sokaklardaki eylemlere saldırtılan polisler işkenceye varan saldırılarına rağmen cezalandırılmadıklarını gördüler. Aksine yüreklendirildiler, sırtları sıvazlandı. Şimdi herhangi bir şekilde kendilerine karşı çıkan herkese saldırıyor, hatta öldürüyorlar. Tek farkı, artık kameralara daha çok denk geliyorlar. Çekmeyin diye tehdit etmeleri de artık bir işe yaramıyor.
Bu görüntüler sosyal medyaya yansıdığı kadarıyla büyük tepki topluyor. Ama bir farkla, polis şiddeti Şırnak’ta olunca “Ellerine sağlık!” diye yorum yapanlar çoğunluktayken durum Adana’da veya Tekirdağ’da farklılaşıyor. Milliyetçiler, polisin şiddet uyguladığı insanlar arasında da ayrım yapıyor. Söz konusu 8 yaşında çocuk olunca bile birden polis, teröristlerle mücadele eden birisi olabiliyor.
Korona krizinde iktidar “normalleşme” adı altında bizi “yeni normal”e hazırlamak istiyor. Onların yeni normali hep istedikleri şeyler aslında, kendilerine kimse karşı çıkamasın. Canları ne istiyorsa yapmak istiyorlar; insanlar seslerini çıkaramasın diye hapse atıyorlar, gazeteciler gerçekleri yazamasın diye sahip oldukları işten çıkarttırıyorlar, doğayı talana açmak için ormanları yakıyorlar, iş kazaları adı altında işçilerin öldürülmesini izliyorlar, her gün en az 1 kadının öldürüldüğü ülkede kadınlara biraz hak veren sözleşmeleri de kaldırmak istiyorlar. Bunu bakanından meclis üyesine sürekli dillendiriyorlar. Son olarak AKP’nin İBB ve Esenyurt Belediye Meclis Üyesi Hamdullah Arvas “Hikâye aynı, özgürlük düşkünü bir kadın ve gayrimeşru yaşantısı içinde geçen bir ölüm hikayesi. Vermek istediğim mesaj; son dönemlerde yaşanan özellikle genç kadın ölümlerinin genelde gayrimeşru ilişkilerle kurulan hayatlarda olduğu” diyerek Zeynep Şenpınar cinayetini normalleştirmeye çalıştı. Topluma yönelik baskı bu şekildeyken kendilerinin çalıp kendilerinin oynadığı siyasi arenada da durum farklı değil.
Devlet başkanı Erdoğan, geçtiğimiz ay “Ülkemiz sadece korona virüsten değil, aynı zamanda bu medya ve siyaset virüslerinden de inşallah kurtulacaktır” şeklinde açıklama yaptı. Hiç kuşku yok ki bu açıklamalarıyla gerçekleri haberleştirebilme şansına hala sahip olan gazetecilerle siyasette yollarına taş olabilecek siyasetçileri virüse benzetiyor Erdoğan. Onları da önce karantinaya alıp sonra yok etmek istiyorlar.
Korona krizi her ne kadar iktidarın toplum üzerindeki kontrol mekanizmalarını daha da yaygınlaştırmasını sağlamış olsa da Erdoğan siyaseten kendisini rahat hissetmiyor. Şimdinin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Erdoğan’ın yardımcılarından Numan Kurtulmuş kendisine zamanında muhalif olmuş sağ partilerin liderleri. Ama şimdi kendisine muhalif olan sağ partiler olarak nitelendirebileceğimiz Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu’nun AKP’ye katılmalarını sağlamaları çok zor, çünkü zaten oradan geldiler. Ancak belirtmek gerekir ki burası Türkiye ve burada siyasetçiler dün söylediklerini bugün unutabiliyor. Yeni yeni sağ partilerin kurulmaya başlanmasından da anlaşılacağı üzere herkes pozisyon alma telaşında. Devleti yönetenlerin kendileri de “yeni normal”e uyum sağlamaya, kendi pozisyonlarını belirlemeye çalışıyor. Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu gibi isimlerin ortaya çıkması bu yüzden garip değil. İyiden iyiye sömürü düzenini arttırıp yandaşlarına kaynakları peşkeş çekerek ayakta durmaya davam eden AKP’nin iktidardan düşmesi bekleniyor. İktidar pastasından pay kapma arzusunda olanlar, güçlerinin yetmediği yerde ittifakları devreye sokmaya çalışıyor.
“Yeni Türkiye, Yeni Türkiye” diye geçmiş iktidarların yasaklarını eleştirerek geldikleri iktidarda sonuç olarak daha beteri oldular. Örneğin eskiden de cumhurbaşkanına hakaret vardı ama yüzlerce kişi sırf sosyal medya paylaşımları nedeniyle tutuklandı, binlerce kişi hapis cezası aldı. Eskiden de halkı kin ve nefrete tahrik vardı ama şimdi göze parmak sokarcasına kendilerini her eleştireni bu bahaneyle tutuklayabiliyorlar. Eskiden de insanlar teröristlikle suçlanıyordu ama şimdi kendilerine karşı çıkan herkes terörist. Eskiden gazeteler kapatılıyordu, şimdi satın alınıyor veya para cezalarına çarptırılıyorlar. İktidar bu, en demokratını tahta oturtsan bile hemen inmezse yozlaşıyor.
Peki bütün bunları nasıl yaptılar? Polislerle, bekçilerle. Kendilerini sağlama alacaklarını düşünerek askerin karşısında ağır silahlarla da donattıkları polisleri öyle cüretlendirdiler ki şimdi hepsi birer devlet olarak sokaklarda dolaşıyor, insanlara saldırıyor. Yeter ki birileri kendilerine karşı çıksın. Bekçilerin de yeni olmalarına rağmen onlardan bir farkı yok. Kendilerine verilen küçücük yetkilerle bile dünyaya hükmettiklerini sanıyorlar. Üstlerindeki polis yeleklerinin de bunda etkisi olduğu kuşku götürmez. Polisler bekçilerle birlikte insanlara saldırıyor, sonra daha yetkilileri çıkıp o polisin, bekçinin görevden alındığını söyleyerek ses çıkarmayın diyor. Çünkü polis size saldırınca siz ona karşı çıkarsanız teröristlere yardım ediyorsunuzdur hatta siz kendiniz teröristsinizdir.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca korona krizinin başlarında korona virüse karşı en büyük kozun ona yakalanmamak olduğunu söylemişti. Ancak polise karşı bunu diyemiyoruz. Çünkü polis, korona virüsten daha tehlikeli. Sokağa çıktığınızda korona virüse yakalanmamak için tedbir almanız yetiyor ancak polisin saldırısına uğramamak için alacağınız hiçbir tedbir polisin size saldırmak için bahane bulma hevesinden güçlü olmuyor.
Gökhan SOYSAL
The post Polisin Şiddet Salgını appeared first on Meydan Gazetesi.
]]>The post Beyoğlu’nda Bir Trans Kadın Polis Tarafından Hakarete ve Şiddete Uğradı (Video) appeared first on Meydan Gazetesi.
]]>Görüntülerde, Ada isimli trans kadın polise, “Biz Bursa’dan geldik. Sen bize şiddet uygulayamazsın. Sen polis olamazsın. Böyle polis olmaz. Sen nasıl bize vurursun” dediği görülüyor. Bu sözlere karşılık polisin, “Benim canımı sıkma” diyerek trans kadının kolundan tutup ittiği görüntülere yansıdı.
Jinnews’te yer alan habere göre olay sonrasında polisin görev yaptığı Beyoğlu’ndaki Güven Timleri Şube Müdürlüğü B Bölge Amirliği önüne gelen Ada, kendisine şiddet uyguladığını iddia ettiği polis hakkında şikayetçi oldu. Bunun üzerine karakola alınan Ada’nın, gözaltındaki arkadaşıyla birlikte tutulduğu öğrenildi. Emniyet önüne giden olayın şahidi gazeteci de emniyete alındı.
Öte yandan kimliği sorulan diğer şahsın da gözaltında olup olmadığı öğrenilemedi.
Çektiği görüntüler izlenen muhabir, daha sonra “Görüntüde polise mukavemet ettikleri görülüyor. Haklarında soruşturma başlatılacak. İstersen gidip haberini yazabilirsin” diyerek bırakıldı.
The post Beyoğlu’nda Bir Trans Kadın Polis Tarafından Hakarete ve Şiddete Uğradı (Video) appeared first on Meydan Gazetesi.
]]>The post Gülsüm Elvan’ın Kolunu Kırdıran Polis Şefi Çeteden Gözaltında appeared first on Meydan Gazetesi.
]]>Nuriye Gülmen ve Semih Özakça için 12 Ağustos 2017’de Kadıköy’de yapılan eylemdeki polis saldırısı sonucu Berkin Elvan’ın annesi Gülsüm Elvan’ın kolunun kırılmasına neden olan Kadıköy İlçe eski Emniyet Müdürü İbrahim Kocaoğlu gözaltına alındı. Hakkında çete soruşturması olduğu öğrenilen işkenceci polis şefinin, beraberinde başka polislerle birlikte Organize Şube’de sorguya alındığı belirtiliyor.
The post Gülsüm Elvan’ın Kolunu Kırdıran Polis Şefi Çeteden Gözaltında appeared first on Meydan Gazetesi.
]]>