Akdeniz’de göçmenlerle kritik bir dayanışma gösteren kurtarma gemilerine ve çalışanlarına bir milyon euroya kadar ceza öngören düzenleme İtalya meclisinden geçerek yasalaştı. Buna göre göçmenleri denizden kurtarıp izinsiz olarak İtalya’ya getiren gemilere 1 milyon Euro’ya kadar para cezası verilebilecek.

5 Yıldız Hareketi ve Lig partilerinden oluşan koalisyon hükümeti geçen yıl uygulamaya koyduğu ilk “Güvenlik Kararnamesi”nin ardından, göç kurallarına yeni kısıtlamalar getiren “2. Güvenlik Kararnamesi”ni de geçen haziranda Bakanlar Kurulu’nda kabul etmişti. Kararnamenin yasalaşması için Ağustos ortasına kadar parlamentodan onay alması gerekiyordu, aksi takdirde yürürlükten kalkacaktı. İtalyan hükümeti yasalaşma sürecini hızlandırmak için sıkça izlenen bir yöntem olan güvenoyu yoluna başvurdu.

Yasalaşan 2. Güvenlik Kararnamesi, İtalya kara sularına izinsiz giren gemilere 150 bin euro ile 1 milyon euro arasında idari para cezası verilmesini öngörüyor. Yasa metninde, İtalyan savaş gemilerine direniş ya da şiddet eyleminde bulunanların tutuklanmasını zorunlu kılan bir madde de bulunuyor. Bu eylemlerde bulunan gemilere el koyulması öngörülüyor.

Geçtiğimiz günlerde kurtardığı göçmenlerle İtalyan limanlarına yanaşmasına izin verilmeyen Sea Watch 3 adlı gemi, İtalya’nın Lampedusa adası limanına izinsiz yanaşmış, geminin kaptanı Carola Rackete ‘Savaş gemisine direnmek’ suçundan tutuklanmıştı. Daha sonra serbest bırakılan geminin kaptanı Carola Rackete’ye ve gemiye yaptırım uygulanması ihtimaline karşı düzenlenen dayanışma amaçlı bağış kampanyalarında kısa sürede yüz binlerce euro toplanmıştı. Bu olayın da yasanın geçmesinde önemli bir etkisi olduğu söyleniyor.

The post İtalya’dan Göçmen Karşıtı Bir Yasa Daha appeared first on Meydan Gazetesi.

Sea-Watch 3 gemisinin mürettebatı Trablus açıklarında bir şişme bottan yardım çağrısı aldığında fotoğrafçı Alessio Paduano da olayı görüntülemek için gemideydi. Paduano, Akdeniz’i aşarak Libya’dan Avrupa’ya gitmeye çalışan bir adamın kurtulma anını nasıl fotoğrafladığını vermiş olduğu bir röportajla anlattı:

“Saat 11.30 civarında, Libya kıyısından 30 mil açıkta uluslararası sulardaydık. Göçmenlerle dolu bir şişme botu gördüğümüzde Sea-Watch 3 iki kurtarma botu indirdi suya – ben de o botlardan birindeydim.

“Birkaç yüz metre ilerledikten sonra her yönden çaresizce çığlıkların geldiğini duymaya başladım. Çok dramatik bir durumdu. Denizin sessizliği içinde çığlıklar olduğundan da daha sağır edici geliyordu.

“İnsanlar suyun üzerinde kalabilmek için tüm güçleriyle yüzüyordu ve neyse ki en zor durumda olanlardan biri, bize en yakındaki kişiydi. Neredeyse kafasını suyun üzerinde tutamayacak durumdaydı.

“Bu resmi çektiğim an nefesinin ağzına giren suyla kesildiğinde çıkardığı sesi duydum. O ses hâlâ kafamda.”

“Bir insan olarak bu tür dramatik sahnelerle hiçbir zaman karşılaşmamayı umuyorum, ama bir fotomuhabir olarak gördüğüm sahnelerde tanık olmaktan imtina edemiyorum, işler çok kötü gitse bile.”

“Bu çok yoğun duyguların yaşandığı bir andı ama neyse ki bir süre sonra kurtarma aracımız ona yanaştı ve neredeyse boğulmak üzereyken Sea-Watch 3 ekibi onu kurtarmayı başardı.”

The post “Denizin sessizliği içinde çığlıklar olduğundan da daha sağır edici geliyordu” appeared first on Meydan Gazetesi.