The post Albayrak, Afrin Saldırısı’nda Kullanılan SİHA’ları Üreten Bacanağını Övdü appeared first on Meydan Gazetesi.
]]>Albayrak, “10 senedir savaştayız” denildiğini hatırlattı ve “Fiili bir savaştan artık resmi bir savaşa gidiyoruz. Ama bütün bunlara rağmen Türkiye ne yapıyor? 2018 yılına girdik. 10 senedir fiili, resmi bu savaş devam etmesine rağmen konuştuğumuz güçlü Türkiye’de 2018 belki turizmde rekor yılı olacak. İhracat, ekonomi büyüyor. Tüm bu sıkıntılara rağmen yatırımlar, altyapı, İstanbul’a hizmet, AK Parti’nin elinin dokunduğu her yerde Türkiye, emin adımlarla büyümeye, güçlü adımlar atmaya devam ediyor” diyerek AKP’nin icraatlarını “savaşa rağmen ekonomi büyüyor” iddiasıyla meşrulaştırmaya çalıştı.
The post Albayrak, Afrin Saldırısı’nda Kullanılan SİHA’ları Üreten Bacanağını Övdü appeared first on Meydan Gazetesi.
]]>The post Rus Üssü’ne Ahrar -uş Şam mı Saldırdı? appeared first on Meydan Gazetesi.
]]>Rusya’nın Suriye’de bulunan askeri üssü Hmeymim’e saldırıların gerçekleştiği duyurulmuştu. Önce Rus basınında haberleştirilen, sonrasında ise Rus askeri kaynakları tarafından kısmi anlamda doğrulanan saldırıların 31 Aralık ve 6 Ocak’ta gerçekleştirildiği bildirilmişti. Rusya Savunma Bakanlığı’nın açıklamasına göre Suriye’deki, -menşei şimdilik belirtilmeyen- silahlı gruplar, 6 Ocak gecesi Rus birliklerinin konuşlandığı Hmeymim üssüne 10, Tartus’taki donanma üssüne de 3 SİHA’yla saldırı girişiminde bulundu. SİHA’ların barometrik sensörler ve irtifa kontrol unsurlarıyla donatıldığını ve SİHA’lar üzerindeki el yapımı patlayıcıların yabancı menşeli olduğunu da aktaran bakanlık, söz konusu saldırılarda “yabancı devletlerin” bağlantısının araştırıldığını belirtti. İdlib’e olası bir operasyonun gündemde olduğu süreçte gelen saldırılara dair Rus Kommersant gazetesi de dikkat çeken bir yorum yaptı. Kommersant, askeri kaynaklara dayandırdığı haberinde, 6 Ocak’ta Rusya’nın Hmeymim üssüne 13 SİHA’lı saldırıyı büyük ihtimalle Ahrar -uş Şam’ın gerçekleştirdiğini belirtti. Ahrar -uş Şam çetesi, TC devletinin Suriye Savaşı’ndaki en önemli müttefiklerinden biri konumunda. Ahrar -uş Şam, geçtiğimiz Ağustos ayında, Heyet Tahrir -eş Şam ile İdlib’te yaşadığı çatışmalar sonrası İdlib’in kuzeyinden sürülmüş ve o zamandan bu yana “geri çekilme” görüntüsü vermişti. Rus askeri kaynaklarına dayandırılan söz konusu iddiaların doğulanması halinde Rus-TC ilişkilerinin yeni bir krize dönüşmesi muhtemel. 24 Kasım 2015’te yaşanan “Uçak Krizi” sonrası, TC’nin 2016 yazında dilediği özür sonrası düzelen ilişkiler, Astana ve Soçi gibi süreçlerle Suriye sahasında, Rusya tarafından TC’ye “yeni alanlar açılmasını” sağlamıştı.
Öte yandan, söz konusu saldırının yeni bir cihatçı çatı örgüt tarafından gerçekleştirilmiş olması ihtimali üzerinde de duruluyor. İdlib’e yönelik operasyonun daha yüksek perdeden dillendirildiği bugünlerde, 2015 Nisan ayında 10’dan fazla cihatçı çetenin bir araya gelerek oluşturduğu Fetih Ordusu benzeri bir çatı örgüt için aralarında, “savaş baltalarını şimdilik gömen” Heyet Tahrir -eş Şam ve Ahrar -uş Şam’ın da olduğu cihatçı çetelerin İdlib’i “savunmak üzere” görüşmeler yaptığı biliniyor.
The post Rus Üssü’ne Ahrar -uş Şam mı Saldırdı? appeared first on Meydan Gazetesi.
]]>The post “Sivillere Zarar Vermez” Denen SİHA’ların Bombaladığı Köylü Anlatıyor appeared first on Meydan Gazetesi.
]]>31 Ağustos tarihinde Hakkari’nin Talê köyünde gerçekleşen, Mehmet Temel’in yaşamını yitirdiği SİHA saldırısında; ağır yaralanan İsmail Aydın, saldırıdan dakikalar önce yanlarına 4 sivil giyimli kişinin geldiğini belirterek, “3-5 dakika geçmedi bir patlama yaşandı. Tek hatırladığım yukardan bir bombanın atıldığıydı” dedi.
The post “Sivillere Zarar Vermez” Denen SİHA’ların Bombaladığı Köylü Anlatıyor appeared first on Meydan Gazetesi.
]]>The post Akrabalar Arası Yeni Ortaklık: SİHA – Ece Uzun appeared first on Meydan Gazetesi.
]]>“Uçakta Sezgin Tanrıkulu’nun arkasına oturdum.. Boğma teliyle işini bitir biz sana hapiste bakarız diyenler fav”
Bu sözler Hukuk Fakültesi’nde çalışan bir araştırma görevlisinin attığı tweetten. Tweet, geçtiğimiz ayın sonunda SİHA’ların Hakkari’de piknik alanı olarak kullanılan bir bölgeye attığı bombayla bir kişiyi katletmesini gündem eden ve SİHA’ları eleştiren CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu’ya yönelik devletin başlattığı linç kampanyasının hemen arkasından atıldı. İktidarın cumhurbaşkanından bakanlarına, televizyonlarından gazetelerine hepsi Sezgin Tanrıkulu’yu lanetleyip “teröristleri” koruduğu algısını üretmeye başladı. İktidar böylece SİHA’ları eleştirenleri şıkıştıracağının altını çizdi.
Devlet, bu katliamı gündem eden Tanrıkulu’yu sıkıştırmasının ardından ikinci refleks olarak SİHA’ları savunma durumuna geçti.
SİHA’ların yapılan operasyonlarda hava desteği sağlaması, “binlerce fit yükseklikten bile hedefini görüyor olması” gibi katliamlarda fayda sağlayacağı yönleri yükseltildi ve SİHA’ların “yerli ve milli” olduğu özellikle belirtilerek de en azından milliyetçi kesimler açısından tartışmalara son verilmek istendi.
Peki devletin tartışmalara son verilmesini istemesinin, ısrarla katledilenlerin “terörist”, SİHA’ların operasyonlar için faydalı olduğunu vurgulamasının arkasındaki nedenler neydi?
TSK tarafından yeni yeni kullanılmaya başlanan SİHA’ların “terörle mücadelede giderek etkin bir araç olacağı” sıkça kullanılan propagandayı oluşturmakta. İşte bu nedenle devletin katliam yaparak sivil insanları öldürüyor olması ve başarısız görünüyor olmasından çekiniliyor. Örneğin artık “binlerce fit yükseklikten görüş yapabilen” bir araçla gerçekleştirilen katliamın kaza olarak gösterilme ihtimali azalıyor. Kısacası katliamının açıkça gözler önüne serilebileceğini gören devlet, SİHA’sına sarılıyor.
SİHA’nın canı gönülden savunulmasının bir başka sebebinin daha olduğunu varsayarsak bu da Erdoğan’ın akrabalık ilişkilerine verdiği değerle ilgili diyebiliriz. Akrabalarıyla iş yapmayı seven Erdoğan, TC’nin en önem verdiği politikalardan olan “terörle mücadele”de kullanılan araçlardan birini yani Bayraktar model SİHA’yı, dünürünün şirketine (damadı Selçuk Bayraktar’ın babası Özdemir Bayraktar’ın Baykar adlı şirketi) yaptırıyor. Yani bu durum Erdoğan’ın şirketin teknik müdürlüğünü yapan damadının ve sahibi dünürünün üretimi olan SİHA’ları sahiplenmesinin belki de “duygusal” tarafı.
Erdoğan, SİHA’larla birlikte, aile ilişkileri sebebiyle ekonomik meseleleri, yarattığı/yaratmak istediği “güçlüyüz ve mücadele ediyoruz” imajıyla da politik hamleleri kontrol altında tutmak istediği için SİHA’sının eleştirilmesine izin vermiyor. Bu sebeplerle kurduğu bu “Yeni Türkiye”de işte böylesi “başarı”/katliam hikayelerinin Erdoğan’lar, Bayraktar’lar ve Albayraklar’dan çıkması muhtemel.
The post Akrabalar Arası Yeni Ortaklık: SİHA – Ece Uzun appeared first on Meydan Gazetesi.
]]>