Çalışmak Zorunlu, Gönüllü Olmak da!

Sayı 10, Haziran 2013

Gazetemizin bir önceki sayısında yer alan bir haberde, yeni sömürü biçimi olarak gönüllülük kavramı ele alınmıştı. Gönüllü adıyla çalıştıkları işyerinde sigorta ve maaş artışı talepleri karşısında patronları Şanar Yurdatapan tarafından “ne sigortası, siz zaten gönüllüydünüz” denilerek işten çıkartılan Türkiye küçük Millet Meclisleri Girişimi çalışanlarının taleplerine yer vermiştik.

Geçtiğimiz ay gazetelerde yer alan bir haber, gönüllülük denen şeyin açtığı sıkıntıların yalnızca bunlarla sınırlı kalmadığını gösteriyordu. Bu habere göre, aralarında Microsoft, Akbank, IBM, HSBC, Boyner, Borusan, Yapı Kredi Bankası gibi pek çok şirketin çalışanlarının, yine bu işverenlerce kimi “gönüllülük” projelerinde yer aldıkları bilgisi yazıyordu. Yani bu işyerlerinden birinde çalışmak zorundaysanız, patronunuzun sizi yönlendirdiği sosyal sorumluluk uygulamalarında da gönüllü olmak zorunda olmanız söz konusu.

Üstelik bu “dev” şirketler buna bir kılıf bulmayı da ihmal etmemiş ve hep birlikte Özel Sektör Gönüllüleri Derneği diye bir dernek kurup bu işleri oradan organize eder olmuşlar.

Give&Gain ismini verdikleri bu gönüllülük etkinliklerinde neler yok ki: Microsoft çalışanlarından oluşan müzik grubu sahneye çıkmış, Akbank çalışanları ilköğretim okullarındaki çocuklara dadanmış, Boyner çalışanları mültecilerle birlikte Büyükada’ya gezmeye gitmiş, yaşamları yok eden HES projelerine imza atan Borusan, sanat atölyesi düzenleyip yalanlarını orada da sürdürmüş, beyazlattığı kotlar yüzünden çalışanlarının ölümüne neden olan Levis çalışanları gene başka bir mafya olan Aydın Doğan Eğitim Parkı’nda çocuklarla atölye çalışması yapmış, Yapı Kredi Bankası çalışanı gönüllüler ise daha büyük bir iş yapıp Darüşşafaka öğrencileriyle pikniğe gitmiş.

Toplamda 1696 kişi, yaptıkları işe ek olarak, bu tür sosyal sorumluluk işlerinin de önemini kavrayıp(!) şirketlerindeki diğer çalışanlarla beraber gönüllü olmuşlar. Bu yaptıkları işler de 12 binden fazla kişiye ulaşmış.

Yakın zamanda işlerin sigorta ve sosyal güvence isteyeni, maazallah sendika isteyen kişilerce yapılması yerine, şimdiden gönüllü olmaya alıştırdıkları eski çalışanları ve hiçbir zaman çalışan olduklarını kabul etmeyecekleri yeni gönüllülerle sürdürülmesi yolunda atılan adımlar artık iyice belirginleşiyor.

Hem de şirketin 12 binden fazla kişiye doğrudan tanıtımının da yapılması ve bunun basında bir nevi reklam olarak yer alması da cabası.

Bir taşla bir kaç kuş vurmak isteyen bu şirketlere karşı bakalım biz elimizdeki taşları ne zaman kullanacağız?

Meydan Gazetesi Sayı 10, Haziran 2013

Paylaşın