Urfa’da 2 metre derindiğinde neden açıldığı belirsiz olan su dolu çukura 7 yaşındaki Sedat İzol düştü ve öldü.
Manisa Turgutlu’da ağzı açık bırakılan foseptik çukuruna 6 yaşındaki Zafer Turgut düştü ve öldü.
Çekmeköy’de açık bırakılan foseptik çukuruna 4 yaşındaki Ali Tuncer düştü ve öldü.
Harran’ su dolu çukura düşen 2 yaşında V.K boğularak öldü.
Çorum karayolu üzerinde dinlenme tesisi inşaatı çevresinde oyun oynayan 4 yaşındaki Hüseyin Eryılmaz su dolu çukura düştü ve öldü.
Balıkesir’de arkadaşlarıyla oyun oynayan 13 yaşındaki Ogün Sarı inşaat için açılan çukura düştü ve öldü.
13 yaşındaki Melis Altın, İstanbul Eyüp’te okuluna giderken kaldırımın çökmesi sonucu 2 metrelik çukura düştü. Melis, düştüğü çukurdan büyük uğraş sonrasında çukurdan çıkarıldı ve bizlere “Bastığın kaldırımları kaldırım diyerek geçme tanı düşün altında metrelerce derin çukurları” sözünü bir kez daha hatırlattı.
Urfa’da 10 yaşındaki Ayşe Akan su dolu çukura düştü ve öldü.
Şirinevler’de üstü kartonla kapatılmış olan rögar çukuruna 5 yaşındaki Dilara düştü ve öldü. Dilara’nın cansız bedeni Ataköy deresinde bulundu.
Pendik’te İSKİ’nin açtığı çukuru açık bırakması sonucu Sadullah ve Hakan kardeşler çukura düştü ve öldü. Senelerce süren mahkeme sonuçlandı ve çukura düşen çocuklar kusurlu bulundu. İSKİ beraat etti.
1 Mayıs günü Taksim Meydanı’nda dev bir çukur vardı. Devlet, “Ben bu sorumluluğu alamam, kimsenin çukura düşmesine göz yumamam” dedi. Taksim Meydanı’nı yasakladı. 2 binden fazla gaz bombası attı. Gözünden vurulan İbrahim Akal ölmedi, bir gözünü kaybetti. Kafasından vurulan 17 yaşındaki Dilan ölmedi, tedavisi sürerken hastane hastane sürgün edildi. Yine kafasından vurulan Meral Dönmez ölmedi, kafatasında çatlak oluştu ve O da tıpkı Dilan gibi hastane hastane sürgün edildi.
Çok şükür, 1 Mayıs’ta kimse çukura düşüp ölmedi. Yoksa bunun sorumluluğunu kim alabilirdi!
Meydan Gazetesi Sayı 10, Haziran 2013