Başbakan sıfatıyla ilk kez Amed’e giden Ahmet Davutoğlu, AK Parti il kongresinde partilileri “Hebuna we, Hebuna meye!” (Varlığınız, varlığımızdır!) sözleriyle kürtçe selamladı. Varlığını türk varlığına armağan etmeye “Artık Yeter!” diyenlerin topraklarında, kendince -en az partisininkiler kadar samimiyetsiz ve içten pazarlıklı- bir açılım gerçekleştirdi.
Yakın koruma ekibinden Mehmet Çiftçi Amedli imiş, buna da vurgu yaptı konuşmasında: “Canım ona emanet. Canımız Diyarbakır’a emanet.”, lütfetti canını...
“Kürtçe eğitim şeytana uymaktır!” diyen anayasa profesörü vekil Burhan Kuzu’ya rağmen “Biraz vakit bulsam güzel Kürtçemizi de güzel Türkçemiz kadar öğrenmek istiyorum.” diyen Davutoğlu, bununla da yetinmedi. Cumhurbaşkanının “Düştü düşecek” deyip her gün başka bir hakaret ettiği, yine kendi partisinden Yasin Atay’ın “Sivil halk kalmadı, iki terörist grup çatışıyor.” dediği Kobanê’nin kazandığı zaferi de, “Kobanê’deki her kardeşimin alnından öpüyorum.” sözleriyle selamladı.
Kafa karışıklığı mıdır, iyi polis rolünden midir yoksa halkın gerçekten bu kadar saf olduğunu, safsatalarına kanacağını düşündüğünden mi bilinmez ama; Davutoğlu kelimenin tam anlamıyla saçmalıyor!
Anlaşılan 2001 yılında yazdığı “Stratejik Derinlik” adlı kitabının güncelliğini yitirdiğini farkeden Davutoğlu serisinin ikinci kitabı için kolları sıvamışa benziyor: Kürt hareketi, Kobanê ve komşularla ilişkiler konusunda tutarsız açıklamalarla Davutoğlu, kitabının reklamına başlıyor:
“Stratejik Rezillik” pek yakında seçkin kitapçılarda..
Hakan Gültürk
Meydan Gazetesi Sayı 24, Şubat 2015