Yoğun ve uzun çalışma süreleri boyunca insan sağlığına risk oluşturacak yer ve araçlarla iç içe olmak, işçilerin sık sık meslek hastalıklarına maruz kalmasına neden oluyor. Gazetemizin meslek hastalıklarına ayırdığımız yazı dizisinin bu sayısında ise kuru temizlemecilerin, seracılık yapan tarım işçilerinin ve boya imalatında çalışan işçilerin maruz kaldığı bir kanser hastalığını, “lenfoma”yı ele alacağız.
Lenfoma Nedir? Lenf kanseri (lenfoma), “lenf bezi” denilen, vücut dokularında ve hücreler arası boşluklarda zararlı olabilecek maddelerin geçişine engel olmaya çalışan hücrelerin bulunduğu bezelerin patolojik olarak büyümesiyle oluşur.
Lenfomanın nedeni net olarak ortaya konamamış olsa da hastalığın oluşmasında etkili olan belirli risk faktörlerinden söz edilebilir. Sigara/tütün kullanımına ve enfeksiyon hastalıklarına bağlı olarak da gelişebilir. Fakat bizim üzerinde duracağımız nokta, hastalığın bir meslek hastalığı olmasına neden olan faktörlerdir: İlaçlanmış seralar içinde maskesiz ve kıyafetsiz çalışılması, zararlı çözücülerin kullanıldığı kuru temizleme iş kolunda ve boya üreten sanayilerde uzun süreler boyunca çalışmak.
Lenfomanın Belirtileri Nelerdir?
Öncelikle belirtmek gerekir ki, lenfomadaki belirti ve bulguların hiçbiri, yalnızca bu hastalığa özgü değildir. Birçok başka hastalıkta da aynı belirtiler olabilir.
Bu hastalığın özelliklerinden biri, tümör kitlesinin büyüdüğü yerin, ağırlıklı olarak lenf bezleri olmasıdır. Bu yüzden de boyun, koltuk altı ve kasık bölgelerindeki lenf bezlerinde büyümeler meydana gelmektedir. Hastalığın belirtilerinden olan bu büyüme, göğüs kafesi veya karın boşluğunda da görülebilir. Lenfomanın alerjik öksürük, astım atakları ve sinüzit şeklinde de belirtileri vardır.
Ayrıca bağışıklık sisteminin yeterli çalışmaması sebebiyle grip benzeri bulgular gözükse de, gribin haftalarca sürmesi ve enfeksiyon tablosunun ağırlaşması gibi durumlar, bu hastalığın belirtisi olarak sayılabilir.
Yukarıda bahsettiğimiz belirtilere sahip bir kişiye lenfoma diyebilmemiz için, hastalığın tanısının yapılması gerekmektedir. Tanı işlemleri için kan testleri, akciğer filmi ve biyopsi en çok kullanılan yöntemlerdir. Lenfoma şüphesi yüksek ise lenf bezinin tamamı ya da bir kısmı patolojiye gönderilir.
Hematolojide en sık görülen kanser çeşidi, lenf düğümü kanseri olan lenfomadır. Kan kanserlerinin yüzde 50’sini oluşturan lenfomanın; hodgkin lenfoma ve non hodgkin lenfoma olmak üzere iki çeşidi vardır. Bu iki çeşidinin de çok sayıda alt tipleri bulunmaktadır. Bu nedenle lenfoma teşhisi konulduktan sonra hastalığın hangi alt tip olduğunun da doğru bir şekilde saptanması gerekir. Hodgkin lenfomanın birçok biçimi, yüksek oranda tedavi edilebilir.
Lenfoma Nasıl Tedavi Edilir?
Lenf kanserinin kesin tanısı konulduktan sonra özel bir değerlendirme yapılarak hastalığın hangi evrede olduğu belirlenmektedir. 1 ve 2. evreler erken; 3 ve 4. evreler daha ileri olarak adlandırılır.
Hastalığın tedavisinde en çok kullanılan yöntem kemoterapidir. Kemoterapinin yanında bazen herhangi bir alanda çok büyümüş olan lenflerin yapabileceği basıyı -baskı yoluyla ezilmeyi- ortadan kaldırmasa da o bölgeyi rahatlatmak için radyoterapiden yararlanılabilir. Kanser hücresine yönelik geliştirilmiş “monoklonal antikor” denilen ilaçlar da tedavide sıklıkla kullanılmaktadır. Bu yöntemlerin ardından gerekli görüldüğü takdirde kemik iliği nakli yapılabildiği gibi bazı hastalarda hastalığın tekrarlama riskini en aza indirebilmek için kök hücre nakli de yapılmaktadır.
Ayrıca belirtmek gerekir ki, lenfoma, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nca meslek hastalığı olarak kabul edilmektedir. Ancak bakanlık tarafından meslek hastalığı olarak kabul edilen hastalıklar, bazen iş yeri hekimleri bazen Sosyal Güvenlik Kurumu kurullarınca meslek hastalığı olarak kabul edilmeyebiliyor. Bu durumda, hastalığın meslekten kaynaklanıyor olduğu konusu üzerinde ısrarla durulmalıdır.
Nergis Şen
Meydan Gazetesi Sayı 45, Nisan 2018