Bugün Kadıköy Kalkedon meydanında masa açtık. T.C devletinin başbakanlık ve baş muhalefet maskesini suratına geçirmiş zatların “maske” hakkındaki atıp tutmalarına karşı yazdığımız bildirinin dağıtımı yaptık. Bildirilerimizi birçok liseliye ulaştırdıktan sonra dağıtımımızı sonlandırdık.
Dağıttımız Bildiri;
“Senin Masken Hangisi?
T.C devletinde 10 yılı aşkın süredir başbakanlık maskesini kapmış, muhalefete kaptırmayan ve kaybetmemek için herşeyi yapan zat, başbakanlık maskesi suratında, “maske” hakkında atıp tutuyor. Baş muhalefet maskesini suratına geçirmiş zat ise; başbakanla aynı telden çalıyor.
Bu sistem içerisinde yaşamak zorunda bırakılan bizler içinse hazırlanmış birçok maske vardır. Bu maskeleri yüzümüze takmak için birbirimizle yarışırken, maskeleri takmayı beceremediğimizde ya da istemediğimizde karşı karşıya kaldığımız şey ise iktidarın tahakkümü olacaktır.
Peki bize özgürlüğümüzü kazandıracak olan maske, hangisi?
Daha çocukluğunda oyun oynamak isterken seni eve çağıran anne babanın, azarı ve dayağıyla karşı karşıya kalmamak için oyunu yarım bırakıp eve giden “terbiyeli çocuk” maskesi mi?
Ya da okul adı verilen, birçok maskeyi takıp çıkartmayı öğrenip sisteme uygun, kişiliği belirsiz karakterlere dönüştürüldüğümüz, hapishanede dayak ya da disiplin korkusu, gelecek kaygısıyla taktığın itaatkar öğrenci maskesi mi?
Ya da hangi arkadaş ortamı olursa olsun, seçimini yaptığın ortamın imajına bürünebilmek için şekilden şekile girdiğin popüler genç maskesi mi?
Çalışmaktan ayakları şiştiği, beli tutulduğu halde maaşından kesinti yapılmasın diye ya da işten atılmamak için kötü çalışma koşullarına ve fazla mesaiye karşı koyamayan itaatkar işçi maskesi mi?
Daha fazla şey satın almak için imrenip gece gündüz çalışıp hatta taksit taksit borçlanıp, sahip oldukların sonunda sana sahip olduğu halde vazgeçemediğin doyumsuz müşteri maskesi mi?
Devletin ve kapitalizmin bizlere uydurduğu bu maskeler bitmez. Ya bize dayatılan bu maskeleri takıp kendimizi bulamayacak ve kaybolacağız. Ya da hiyerarşiden, statüden, otoriteden, iktidardan sıyrılıp, benlerden biz olduğumuz isyanın maskesini takarak iktidarın korkusu olacağız. İktidar bu maskelerden korkar ama maskelerin ardındakileri tanımadığından değil, tanıdığı için korkar.
Maskelerin ardında ezilenler vardır.
Gazze’de siyah-beyaz puşidir maske, Amed’de sarı-kırmızı-yeşil puşidir. Chiapas’ta inka işlemeli peçedir, Alexis’te kapkara, Berkin’de kızıldır. Erkek egemenliğe karşı mor, cins ayrımcılığına karşı rengarenk, türcülüğe karşı yeşildir. Yasaklı 1 Mayıslarda Taksim, Gezi’de barikattır. Roboski’de Soma’da öfkedir. Maske her yerde direniş, her zaman isyandır.
İktidarın bizden istediği şey itaatin maskelerini çıkarmamamızdır, çünkü çıkardığımızda isyanın maskesiyle karşılaşmaktan korkar. Bu korkunun paniğiyle devlet, birer birer kardeşlerimizi katlederken bize düşen isyanın maskesinin ardında kavgayla yaşamı kazanmaktır. Bu ezilenler için özgürlüğü yaratmakken iktidar için yokoluştur.
Sen, hangi maskeyi takacaksın?
Senin masken hangisi?
Lise Anarşist Faaliyet”