Yunanistan İsyan Özgürlük
Yunanistan’da binlerce insan günlerdir sokakları, okulları, belediye ve kamu binalarını, televizyonları işgal ediyor;
Kapitalizmin, devletin ve otoritenin tüm sembollerine saldırıyor.
Herkes bu kavramı farklı bir şekilde anlasa da bunun bir isyan olduğu kabul ediliyor.
Evet, bu bir isyandır;
Üstelik sadece Alexis’in öldürülmesine değil, polis ve devlet terörünün her türüne bir isyandır.
Uluslararası şirketlerin, sermayenin hayatlarımızı soktuğu cendereye isyan.
Ücretli-ücretsiz köleler haline getirilmemize isyan.
Gözleri kamaştırılmış tüketim köleleri haline getirilmemize isyan.
Savaş tüccarlarının ve orduların dünyayı bir talan yerine çevirmelerine isyan.
Yaşadığı gezegeni yok oluşa sürükleyenlere isyan.
Paranın ve mülkiyetin yarattığı adaletsizliğe isyan.
İtaatten başka bir şey öğretmeyen eğitim-öğretim kışlalarına isyan.
İkiyüzlü ahlaka dayalı aile kurumuna isyan.
Bizi kadın ve erkek olarak kodlayan, cinsel yönelimlerimizle bizi yargılayıp öldüren ataerkiye isyan.
Yaşamlarımızı zulüm, işkence ve infazlarıyla karartan militer- paramiliter güçlere isyan.
Temsili ya da militarist demokrasi kandırmacasına karşı, doğrudan demokrasi isyanı.
Kendisine saygısı olan özgür insanın ayağa kalkışı ve özgürlüğün önündeki engelleri yıkmaya başlamasıdır Yunanistan’da olan ve başka yerlere de sıçramaya başlayan.
Efendiler bilsinler ki, Alexis’in göğsüne giren kurşunlar bizim de kalbimizi yaralamıştır.
bu yarayı da ancak Yunanistan’dan bütün dünyaya yayılmaya başlayan isyan iyileştirir.
Gözlerimize iyi bakın, efendiler, o isyanın ateşi şimdi bu dilsiz haykıran gözlerde parlamaktadır.
Bu gözler Maraş’ı gördü, Sivas’ı ve Çorum’u gördü.
Bu gözler Dersim’de yakılan ormanları, boşaltılan köyleri,
Küçücük bedeni kurşunla doldurulan Uğur Kaymaz’ı gördü
Bu gözler idam sehpası için yaşları büyütülen gencecik fidanları gördü
Bu gözler Eryaman’da öldürülen travestiyi,
Sahtesi de gerçeği de tecavüzcü olan polisi gördü.
Bu gözler buzdolaplarına kapattığınız selpakçı veletleri,
Dur ihtarına uymadığı için kafasından bir kurşunla yere serilen genci,
Gözaltında döve düve öldürdüğünüz devrimciyi gördü.
Bu gözler 19 Aralık’ta paramparça edilen ve yakılan tutsak bedenleri gördü.
Tuzla tersanelerinde ölüme terk edilen işçileri
Her gün açlıktan ölüme terk edilen işsizleri gördü.
Bu gözler tüm katillerimizi, cellâtlarımızı, işkencecilerimizi gördü
Bu gözler tüm faili meçhullerin faillerini, sizleri gördü efendiler.
Gözümüz üstünüzde efendiler,
Gözümüzdeki parıltı bir yangına kıvılcım olabilir!
UNUTMAYACAĞIZ, AFFETMEYECEĞIZ!