03 Ekim 2010
Kastamonu Cide Loç Vadisi`nde yapımına başlanan Cide HES projesini protesto etmek için bir araya gelen yaklaşık 500 kişilik grup “Ümran Boru Loç vadisinden Defol”, “Dereler Özgürdür Özgür Akacak” sloganları ile Kabataş Vapur İskelesi’nden Fındıklı’da bulunan Ümran Boru’nun bağlı olduğu Orya enerji şirketine doğru yürüdü.
Yürüyüş esnasında sembolik bir boru hazırlayan eylemciler eylem anında borunun üzerine spreyle “Ümran Boru Loç Vadisinden Defol” yazdılar. Karadeniz İsyandadır Platformu aktivistleri Orya Enerjinin sahibi Orhan Yavuz`a “Orhan Yavuz Ander Kalasun” şeklinde pankart açarak şirket sahibine tepkilerini dile getirdiler
Yoğun güvenlik önleminin alındığı şirket önünde polis tarafından engellenmeye çalışılan grup arasında kısa süreli gerginlikler yaşanarak, sloganlarlar eşliğinde basın bildirisini okudu.
Loç Vadisi Platformu aktivisti Uğur Tay’ın okuduğu basın açıklamasında “vadimizin korunması artık sadece Loç halkının değil tüm Türkiye`nin görevidir” dedi. Basın açıklaması sık sık ıslıklar ve sloganlarla bölündü.
Yapılan açıklama şöyle:
Kastamonu ili Cide ilçesi sınırları içerisinde yer alan Loç Vadisine Cide Hes adı altında bir proje yapmak isteyen Ümran Boru/Orya Enerjiye bir çift sözümüz olduğu için bugün buradayız.
Evet Ümran Boru
Evet Orya Enerji
Sana bugün bir çift sözümüz var.
Şimdi Kulaklarını aç da bizi iyi dinle!!!
Öncelikle sana Loç Vadimizi ziyarete gelen, dere nöbetimizde Loç halkı ile birlikte nöbet tutan, değerli misafirlerimize gösterdiğin kabalık için bir çift sözümüz var.
Gelen misafirleri bir ajan gibi takip etmek, kimin nerde yattığına, nerde uyuduğuna hani neredeyse ne rüya gördüğüne kadar takip etmeye senin ne hakkın var? Bunu daha önce ÇED iptal davası için vekalet veren Loç halkına da yapmış, yaşadığımız ev adreslerini adamların ile tek tek deşifre etmiştin. Bu yetkiyi, bu gücü nerden buluyorsun? Bizler senin evini, köyünü, işyerine geleni gideni araştırıyor muyuz? Haddini bil, yerini bil, işini bil.
Çalışan personelini organize edip, Loç halkı ile birlikte dere nöbeti tutan dostlarımızı dövdürmeye, telefon tellerini kopararak iletişim hatlarımızı kesmeye ne hakkın var? Çıkan ardebede kalp krizi geçiren Abdurrahman amcamız, telefon hatlarını kopardığın için ambulans çağıralamadığı için vefat etse, bunun vebalini nasıl ödeyecektin nasıl? Ya personelin en önüne köyümüzden kandırdığın, beyinlerini yıkadığın gençlerimizi dere nöbeti tutan yaşlılarımızın üstüne saldırtmana ne demeliyiz? Anayı oğula düşürmek senin icadın oldu Loç Vadisinde.
Bununla da yetinmedin. Arazisini korumak için dozerin önüne yatan anamızı, kolluk kuvvetlerine tutturarak, gözaltına aldırmak da neyin nesi oluyor? Senin gücün yaşlı kadınlara mı yetiyor?
İşte, misafirlerimizi dövdürdüğün,
Köydeki telefon hatlarımızı kopardığın,
Adreslerimizi deşifre ettiğin,
Anayı oğla düşürdüğün,
Yaşlı kadınlara güç gösterdiğin için
Sana bir çift değil binlerce çift sözümüz var.
Dostlarımız, Cide Hes projesi için 15 Ekim 2009 tarihinde ÇED onayı alan Orya Enerji bu tarihten sonra kendini köylerimizin sahibi ilan etmiştir. Loç Vadisinde kendine küçük bir krallık kurmaya çalışmakta kanun ve yasaları hiçe saymaktadır. Bugüne kadar sadece çevre ve orman bakanlığından ağaç kesme ile ilgili bir belge almıştır. ÇED İptal davası açmamış olmamıza rağmen ÇED iptalini bile düşünmeden binlerce ağacımızı maalesef kesip doğramıştır. Daha sonrada bu ağaçları davadan vekaletlerini çektirdiği ailelere kışlık odun olarak teslim etmiştir. Oysaki dere nöbetlerimizde şantiye şeflerine burada inşaat yapmaya, şantiye kurmaya ruhsatın var mı diye sorduğumuzda hep var denilmiş ve hiçbir zaman bize gösterilmemiştir. Bu konuda sürekli kolluk kuvvetleri ile karşı karşıya bırakılıyoruz. Biz de Orya Enerji’den yanıt alamıyoruz diye, gittik devletimize sorduk: Devasa borularını getirmek için kullandığı tırlar köy yollarımıza sığmıyor diye kendi bildiği şekli ile hiç kimseye, köy muhtarına bile sormadan iş makinalarını soktu. Sorduk devlete var mı böyle bir izini diye? Yanıt geldi devletimizden: Bilgimiz dahilinde değildir. İnşaat ruhsatını sorduk 17 Eylül 2010 tarihinde devletimizden yanıt geldi: Herhangi bir nâzım ve imar plan izni alınmamıştır.
Şimdi bir çift sözümüz olamayacak mı Çevre ve Orman Bakanlığımıza?
Madem deremi ben koruyacaktım,
Madem Orya Enerji`nin iznini, ruhsatını ben takip edecektim,
Niye ÇED onayı verdin Cide HES’e?
Orya Enerji Loç Vadisi’nde kanun mudur?
Orya Enerji Loç Vadisinde hükümet midir?
Vadimizde, köyümüzde Orya Enerji kaçak inşaat yapıyor köylümüzden başka kimse Orya Enerji’ye sen ne yapıyorsun diye sormuyor?
Köy meramıza şantiye kurmak için tonlarca beton döküldü. Peki bu arazi kime ait? EPDK`dan yanıt geldi. Köy muhtarınıza rica ediyoruz köy meranızı 60 gün içinde bize versin, devretsin. Yoksa Danıştay’a gideriz, oradan Maliye’ye devir ettirir, köylüye de beş kuruş para vermeyiz.
Nasıl bir çift söz söylemesin şimdi Loç Vadisi? Acele el koyma kararı ile meranızı sizden aldım diyen Orya Enerji şantiye şefi yüzünden biz kaç kere kolluk kuvvetleri ile karşı karşıya geldik. Kendi arazimizde, tapumuz elimizde buradan çıkmazsanız göz altına alınırsınız diye korkutulan köylüm nasıl isyan etmesin, nasıl bir çift söz söylemesin?
Mücadeleye başladığımız ilk günden beri söylüyoruz. Loç Vadisi Türkiyemizin ve Avrupa’nın yegane bakir doğası kalmış, nadir yerlerinden biridir.Vadinin bir yamacının Akdeniz iklimi, diğer yamacının Karadeniz ikliminin olduğu belki de tek vadidir. Küre Dağları Milli Parkı içindedir. Çivi bile çakılması düşünülemez. Açtığımız ÇED iptal davasının bilirkişi raporları Kastamonu İdare Mahkemesi’ne geldi. Bakın rapor ne diyor?
Proje, milli park ile aynı havza içerisinde yer almasından dolayı projenin gerçekleştirilerek işletmeye açılması halinde havza ekosistemi bütünlüğü açısından uzun dönemde ekosistem bütünlüğüne zarar verecek niteliktedir. Bu nedenle, bu projenin yeri için milli parkında içinde bulunduğu bu havzada, ekosistem bütünlüğüne zarar vermeyecek başka alternatif alanların da değerlendirilmesi…
Özetle bu rapor siz Loç Vadisinin sahipleri davanızda haklısınız diyor. Artık yüce mahkemeden rica ediyoruz,yalvarıyoruz. Orya Enerji vadimizde hukuksuzca doğamızı,toprağımızı katlediyor. Buna bir an önce dur denilsin. Dönüşü olmayan tahribatlar bir an önce bitsin.
Artık yeter Ümran Boru, artık yeter Orya Enerji. Düş yakamızdan. Bırak köyümüzü, toprağımızı, suyumuzu, kültürümüzü, derneğimizi bize. Bu davayı biz kazanacağız. İşte bilirkişiler yapabilceğin tahribatları sana söylüyor. Sakın ben davayı kaybetsem de Senoz nasıl 5 milyon TL’ye ikna edildiyse sizi de ikna ederim diye düşünme. Bugün Senoz da bizler gibi onuru ve şerefi için mücadeleye devam ediyor. Bizler de sonuna kadar mücadeleye devam edeceğiz.
Yollar yürümekle aşınmaz belki ama, eğer sen Loç Vadisinden ayrılmaz isen bizi bize bırakmaz isen biz Orya Han önüne gel gide kapını çok aşındıracağız. Bugün bir çift söz söyledik, yine geldiğimizde binlerce, onbinlerce çift sözleri duyacaksın. Loç Vadisi sahipsiz değildir. Kimsesiz değildir. Vadimizin korunması artık sadece Loç halkının değil tüm Türkiye’nindir.
Dayanışma