Gün, Şerko için ağıdın değil, isyanın sesini yükseltme günüdür!
Kürdistan’da can yerinde durmuyor, zorbalık hükmünü hiç durmadan aymazca okuyor. ‘Adalet dağıtıcısı’ namıyla İran ‘adli’ makamları, Seqiz cezaevinde bulunan kürt siyasi tutsak Serko Maarfi hakkında terör örgütü üyesi olduğu gerekçesiyle 1 mayıs’ta idam kararı verdi. Şerko tutsak edildi, Şerko işkencelerden geçti, kim bilir belki Hüseyin Xizri gibi gördüğü işkencelerin zulmü yerine şimdi ölümü tercih ediyor. Tiranlar katletme geleneğine 1 mayıs’ta bir yenisini daha eklemek istiyor. bu 1 mayıs bize başkaca katliamları, Parsons’ları, Spies’ları hatırlatıyor.
ve Şerko’nun ardından gelecek 18 can daha…
Zeyneb Celaliyan, Hebîbûlla Letîfî, Samî Husênî, Cemal Mihemedî, Rustem Erkiya, Mistefa Selîmî, Enwer Rostemî, Irec Mihemedî, Mihemed Emîn Agûşî, Ehmed Pûladxanî, Hesen Tale’î, ‘Ezîz Mihemedizade, Hebibulla Gulperîpûr, ‘Ebdûlah Sirurî, Reşîd Axkendî, Loqman Muradi ve Zanyar Muradi.
Tiranların adaleti öldürüyor. Devlet katletme geleneğini hakla hukukla, zulmün ve işkencenin beşiği haline getirdiği adalet saraylarıyla sürdürüyor. Bu adalet kimin adaleti, bu hukuk kime rağmen adil, bu devlet kimin düzenidir?
Susmaya vakit yok. Vakit insana insan olduğunu ağlayarak değil, devletin suratına çarparak söyleme vaktidir. Vakit Zap’ta, Çukurca’da, Hakkari’de, Hakurk’ta ve tüm Kürdistan’da tiranlarla mücadele eden yoldaşlarımızla ezilen halkların isyanının sesini yükseltme vaktidir.
“..rab serê rake
biqîre çavan veke
dengê xwe bilindke
dilê xwe geş bike
hêvya me nêze hewal..”*
*(kalk başını kaldır
gözlerini açıp haykır
sesini yükselt
yüreğini alevlendir
umudumuz yakındır arkadaş…)
Ağıt yakmayacağız. Ağıdımız isyanımızdır, gün Şerko için ağıdın değil isyanın sesini yükseltme günüdür.
Êdî bes e !