İnternete “sansür” getiren yasa geçtiğimiz gün meclisten geçti. Yasa gereği Telekomünikasyon İletişim Başkanı’nın (TİB) emriyle internet yayınları 4 saat içinde durdurulabilecek. Ayrıca tüm kişisel veriler 2 yıla kadar devlet tarafından arşivlenecek. Yasa geçer geçmez sansür de uygulanmaya başladı. Bazı sosyal paylaşım sitelerindeki eleştiriyel videolara erişim engellendi. Birçok devrimci kurum ve internet sitelerininde çağrı yaptığı eyleme Devrimci […]
Devlet bundan yedi yıl önce Hrant Dink’i katletti, sözde adaletiyle tetikçilerini korudu. Bundan yedi yıl önce Agos Gazetesinin önünde arkasından vurularak öldürülen bir Ermeni’ydi Hrant, devletin yüzüne bakmadığı bir Ermeni. Zaten Ermeniler TC için hep teferruattır ya. Geçen yedi yılda bunun bir kanıtı olmadı mı? Hrant’ın yedi yıldır süren davasının savcısıyla Ethem’in davasında uyuyan, horlayan savcı aynı değil mi?
Sokağa her çıktığımızda biz kazanıyoruz. Devlet yolsuzluğuna, yoksulluğumuza karşı elimiz her taşa gittiğinde, biz kazanıyoruz. Siyasi ve ekonomik iktidarların kalkınma yalanlarıyla çaldığı yaşamlarımızı kazanıyoruz. Roboski’de bundan iki yıl önce, yoksulluğa mahkum edilen 34 insan, sadece devletin çizdiği coğrafik çizgileri ihlal ettikleri için değil; bir halkın dilini, kültürünü, varlığını kısıtlayan çizgileri de ihlal ettikleri için katledildiler. […]
Dün kazandığımız gibi, bugün de kazanacağız. Sokağa çıktığımız her gün, ta ki devlet ve iktidarlar yıkılana dek, mücadelemizi sürdüreceğiz. 31 Mayıs’ta Taksim sokaklarında nasıl büyütüp isyanımızı, yaşadığımız coğrafyanın dört bir yanındaki sokakları ve meydanları kazandıysak; bugün de devletin yolsuzluklarına ve hırsızlıklarına göz yummamak için, herkesi sokaklara yan yana omuz omuza mücadeleye çağırıyoruz. Saat 17:00’de Kadıköy Boğa’da, saat 18’den itibaren İstiklal Caddesi’nde buluşup, 19:00’da Taksim’e “kazanmaya” gidiyoruz.
Yolsuzluklara karşı gerçekleşen eylemlere dün akşam bir yenisi daha eklendi. Kadıköy Dayanışması’nın çağrısıyla Kadıköy Altıyol’da bir araya gelen yüzlerce insan buradan bir yürüyüş gerçekleştirdi. “Bu pisliği halk temizler”, “Bu daha başlangıç mücadeleye devam!” pankartlarının açıldığı eylemde Altıyol’dan Mehmet Ayvalıtaş Meydanı’na buradan da Kadıköy’ün ara sokaklarından geçilerek Halk Bankası önünde yüründü. Yürüyüşe Devrimci Anarşistler olarak ” Devlet Yaşamlarımızı Çalıyor” dövizleriyle katıldık. Yürüyüş boyunca da sık sık “Devlet Yaparsa Yolsuzluk Yapar”, “Devlet Yaparsa Hırsızlık Yapar”, “Hırsız Devlet Yıkacağız Elbet”, “Çal Çal Nereye Kadar Bitti Buraya Kadar” slongaları attık.
Bugün, TC devletinde on iki senedir iktidar olan bir hükümetin iç çatırdamasıyla çatlaktan sızanların yarattığı sansasyonu izliyoruz. Tayyip Erdoğan’ın partisiyle Fethullah Gülen’in cemaati arasındaki bu iktidar savaşının, bakkaldan çikolata aşıran çocuklar gibi az çikolata yiyenin çok çikolata yiyeni bakkala gammazlamasına benzediği de aşikar. Sansasyonun anlaşılması bu kadar basitken, yolsuzluksa ülke ve dünya gündemini sarsacak kadar […]
Selanik’te birçok anarşist ve anti otoriter örgütlenmenin yer aldığı Doğrudan Demokrasi Festivali’ne katılan Devrimci Anarşist Faaliyet, “Mücadeleye Devam” başlıklı oturumda Taksim Gezi İsyanı, doğrudan demokrasi yöntemleri ve uygulamaları, kolektif ve kooperatiflerle yaşamın yeniden yapılandırılmasına ilişkin deneyimlerini paylaştı. Yunanistan’da anarşist ve anti otoriter örgütlenmelerin, özyönetimle işleyen üretim alanlarının, kooperatiflerin deneyimlerini paylaşmak üzere bir araya geldikleri Doğrudan […]
Antakya’da polisin attığı gaz fişeğiyle hayatını kaybeden Ahmet Atakan için, büyüyen isyan Kadıköy sokaklarından selamlandı. Ahmet Atakan için İstanbul’un farklı semtlerinde yapılan eylemlere yoğun polis saldırısına rağmen, eylemler sürüyor. İki gündür Anadolu yakasında ki forumların ve halkın katılımıyla Kadıköy Boğa heykeli önününde toplanan kitleye polisin müdahalesi söz konusu. Müdahale karşısında eylemciler sokaklarda barikatlar kurarak direnişi sabaha dek […]
Haziran sıcağında Taksim’den başlayarak her yere yayılan isyan, Ankara’da Eylül isyanına dönüştü. ODTÜ ve Tuzluçayır’da günlerdir süren direnişin rüzgarı, coğrafyanın dört bir yanından selamlandı. Gökyüzünü aydınlatanlar, isyanın bayraklarını sallandıranlar, isyanın coşkusunu taşıyanlar ve rüzgarı fırtınaya çalanlar Eylül’ü direnişle selamladı. Selam olsun tüm direnenlere!
İktidar ve kolluk kuvvetleri altı kardeşimizi katletti. Yüreğimize düşen acı öylesine derin olsa da onlar aynı zamanda mücadelemize de yaşam kaynağı oldular. Şimdiyse Ahmet diyerek inliyor meydanlar, sokaklar… Ahmet diyerek direniyor…
Ahmet Atakan, Antakya’da polis tarafından hedef alınarak katledilen ikinci kardeşimizdi.
Barış Günü için meydanlara çıktığımız bu 1 Eylül’de, küresel kapitalizm, devletleri ile Suriye’ye yönelik savaş planlarını, savaş takvimini açıklamaya başladı bile. Diktatör Esad’ın zulmüne karşı ayaklanan halkın isyanını, bugüne kadar ÖSO ve El-Nusra çetesi gibi taşeron örgütler eliyle manipüle eden ve kendi lehlerine çevirmeye çalışan kapitalizm; şimdiyse “barış ve özgürlük” getirmek vaadiyle, Ortadoğu’da yeni bir […]
