İki Yıl Önce Bugün… Unutmak Yok Affetmek Yok!
10 Ekim 2017
2 yıl önce bugün, 10 Ekim’de, coğrafyanın dört bir yanından “barış” diyerek Ankara’da buluşan yüzlerce kişinin cansız bedenleri yine coğrafyanın dört bir yanına dağıldı. Devlet eliyle patlatılan bir bomba katletti Veysel’i, Berna’yı, Meryem Ana’yı ve yüzlerce yoldaşımızı. Bombaların ardından durmayan katiller, 2 yıldan bu yana saldırmaya devam etti. Devletin adaleti katliamın ardından başlayan davanın duruşmalarında katledenleri korudu, yaşamını yitirenlerin ve yaralıların ailelerine saldırdı, tıpkı bugün gibi…
Ama 10 Ekim’in ardından katledilenlerin yarım bırakılan sloganları sesimize, mücadeleleri mücadelemize, sevgileri yattıkları toprakta filizlenen çiçeklere karıştı; katledilen bir tek bedenleri oldu. Hayalleri de inançları da yeni kavgalarda buluştu, yaşadı…
Mücadele dostumuzu, yoldaşımızı, Kemal Tayfun Benol’u da 2 yıl önce Ankara Katliamı’nda yitirdik. Tayfun Abi’mizin yokluğunda yeni katliamlara tanıklık etmeye devam ederken, eğer yanımızda olsaydı onun da yapacağı gibi, yılmadık, korkmadık. Katledenlere, katilleri koruyanlara, yeni katliamları planlayanlara karşı direndik. Tayfun Abimizin uğruna yaşamını verdiği mücadelesinin, devlet eliyle patlatılan bir bombayla yitip gitmesine izin vermedik…
10 Ekim’de katledilen yoldaşımızı, Ali Kitapçı’yı, yaşamı boyunca savunduğu örgütlü mücadelemizde yaşattık. Anarşizm bu topraklarda yeni filizlerde yaşam bulsun diye örgütlendik. Ali’nin uğruna yaşamını verdiği örgütlülügü büyüttük, anarşizmi örgütlemeyi sürdürdük…
10 Ekim’de katledilen “en gencimizi, en güleçimizi” Tayfun Abimizi de, yoldaşımız Ali Kitapçı’yı da artık yeni yoldaşlarımızla yaşatıyoruz. Onların kavgası sürsün, katledenlere inat inançları yaşasın diye kavgalarını kavgamız eyliyoruz, unutmuyoruz…
Özlemek, devrimcilerin inancını besler. Acı, kavgayı; üzüntü, öfkeyi besler.
Bizler yoldaşlarımızı yitirdiğimiz 2015 10 Ekim’inden beri onlara olan özlemimizle inancımızı; kavgamızı; üzüntümüzle öfkemizi büyütüyoruz. Bizi katledenlerden hesap sormak, yarım bırakılmak istenen kavgaları yarınlara taşımak, yere düşürülen bayrakları kaldırıp “işte hala buradayız” diyebilmek için;
10 Ekim’i unutmuyoruz, katledenleri affetmiyoruz!
Kemal Tayfun Benol ölümsüzdür!
Ali Kitapçı ölümsüzdür!