Geçtiğimiz yıl Mayıs ayında, YÖK Başkanı ve Dünya Bankası başkanın da katılımıyla, İstanbul’da gerçekleşecek olan Uluslararası Yüksek Öğretim Kongresi’ne karşı eylemler düzenlenmişti. Kongrenin yapılacağı Swiss Otel güzergahında gerçekleştirilen eyleme polis tazyikli suyla, gazla, copla müdahale etmiş; onlarca kişi yaralanmış ve 10 kişi gözaltına alınmıştı. Gözaltına alınanlar daha sonra serbest bırakılmış, ancak tutuksuz yargılanmaya başlanmıştı.
Bugün(25 Ocak Cuma) ise Çağlayan Adliyesi’nde görülecek duruşma ile ilgili, adliye önünde basın açıklaması gerçekleştirildi. Devrimci Anarşist Faaliyet, Ekim Gençliği, Kaldıraç, SGD ve TÜM-İGD’nin katılıyla gerçekleştirilen açıklamada, Uluslararası Yüksek Öğretim Kongresi’nin “bilim adı altında kapitalizmin derinleştirilmesine hizmet ettiğini” belirtilirken, Bologna sürecinden bu yana üniversitelerde kapitalizme entegrasyonun dayatıldığı vurgulandı. “Devlet, bizlere 27 Mayıs 2011 tarihinde sermayenin bekçisi polislerini üzerimize salarak; gazıyla, suyuyla, demir sopasıyla, gözaltı terörüyle saldırdı. 2824 arkadaşımızı üniversitelerde kapitalizmin dayattığı şekillendirmeye karşı çıktıkları için, devletin gerçek yüzünü, yani adaletsizliğini dile getirdikleri için ve bütün bunlara karşı mücadele ettikleri için cezaevlerine kapatan devlet; bugün de adaletsiz sisteminin hukukuyla bizlere saldırıyor. Bizler o gün direndik, bugün de direniyoruz. Buradan bir kez daha haykırıyoruz: Yaşamlarımızın her alanını rant alanına çevirmeye çalışanlara her gün, her fırsatta direnişle karşılık vereceğiz ve cevabımız daima yüreklerimizde büyüyen direnişin ateşi olacak.” denilerek basın açıklaması sonlandırıldı. “Sermaye elini üniversiteden çek”, “Yaşasın devrimci dayanışma” sloganlarıyla sonlanan basın açıklamasının ardından eylemcilerin bir kısmı görülecek duruşmaya katılırken, bir kısmı ise adliye önünde gelecek kararı beklemeye başladı.