“Otoritenin olduğu yerde, özgürlük yoktur.”
-Pyotr Kropotkin
Özgürlük düşlediğini eylemektir ama düşlediğin gerçekten özgürlük değilse, hiçbir eylediğin seni özgür kılamaz. Düşüncelerini, eylemlerini şimdi şu anda hayata geçirmektir. İktidarı ve iktidarlı ilişkileri yok etmektir. Paylaşma ve dayanışmayla, toplumsal devrimle özgürlük gerçekleştirilir. Ertelenen ve belli bir süre sonra kazanılan bir ideal değildir özgürlük. Yaşamlarımızın her alanında kendini var eder.
Özgürlük düşlediğini eylemekten ibaret değildir, düşlediğini eylerken bir başkamızın da özgürlüğünü önemsemektir. Benim özgürlüğüm senin özgürlüğündür, senin özgürlüğün bizim özgürlüğümüzdür. Bu özgürlüğün gerçekleşebilmesinin birbirimize duyduğumuz sorumlulukla ilişkili olduğunu gösterir. Bu ilişki kolektif bir uyumdur, özgürlüğün gerçekleşebilmesinin koşuludur.
Özgürlüğümüz için kavga ederiz. Yalnızca “ben”in değil, “bizim” özgürlüğümüz için. Ancak beraber düşündüklerimizi beraber eylersek bu kavgayı kazanabiliriz; yani özgürlüğümüzü.
Özgürlüğümüz için bir olmaya değil, birlikte olmaya ihtiyacımız var. Düşlediğimizi eyleyebilmek için, bizim gibi düşlediğini eyleyenlere ihtiyacımız var. Özgürlük hepimizin özgürlüğüyle doğrudan ilişkilidir. Örgütlenmekten uzaklaşırsan, özgürlüğünden de uzaklaşmış olursun.
Anarşizm, bireyin özgürlüğünün toplumun özgürlüğünden, toplumun özgürlüğünün bireyin özgürlüğünden bağımsız olamayacağını savunur.
Özgürlük, İktidar ve İktidarlı Tüm İlişkilerin Ortadan Kaldırılmasıyla Yaratılır.
İktidar, bir ezen ezilen ilişkisinde açığa çıkar. Ezene itaat etmeye zorlanan ezilen, hiçbir zaman özgür değildir. Özgürlüğün karşısındaki bu ilişkiyi ortadan kaldırmak için iktidarı ortadan kaldırmak gerekir. Bu da ancak iktidarsız ilişkilerle, bir ezilen ve ezenin ortaya çıkmadığı ilişkilerle sağlanır.
Yıkılması gereken iktidarlı ilişkilerden birisi otoritedir. Otoritenin varlığı, ezenin ezileni kontrol ettiği ve bunu sürdürdüğü sistemlerin varlığıdır. Bu sadece bir ilişki değil, kurumsallaşmış bir yapıdır. Devlet, din, ordu, okul vb. yapılardır. Otoriter bu yapılar ezilenleri kontrol altında tutmak için kurallar koyar. Kuralların işletilmesi için cezalar üretir ve kendi devamlılığı için özgürlüğü yok eder. Özgür bir yaşam, bu kurumların yıkılmasıyla mümkün olur. Bu kurumların değiştirilmesi veya dönüştürülmesiyle özgürlük gerçekleşmez. Varlığının amacı özgürlüğü yok etmek olan bu kurumlar ortadan kaldırılarak özgür bir yaşam örgütlenebilir.
Diğer bir iktidarlı ilişki ve kurumsallaşmış yapı mülkiyettir. Ezenlerin, herkesin kullanımında olanları, ihtiyacı dışında kullandığı ve diğer herkesten mahrum ettiği, zora dayalı ilişki biçimidir mülkiyet. Bu ilişki otoriter kurumların yasalarıyla koruma altındadır. Mülkiyet, yaşamsal ihtiyaçların ezenlerin elinde birikmesine neden olurken yaşamsal ihtiyaçların karşılanmadığı adaletsizlikleri yaratır. Özgürlük bu adaletsizliklerin karşısında durarak, mülkiyetin bir ekonomik sistem ve ilişki biçimi olarak ortadan kaldırılmasıyla gerçekleşebilir. Anarşizm iktidarlı ilişkilerin ve iktidar mekanizmaları yok edilmeden özgürlüğün yaratılamayacağını savunur.
Sahte Özgürlük Değil, Gerçek Özgürlük
İktidarlı ilişkilere, otoriteye ve mülkiyete dayalı bir yaşam içinde bize sahte özgürlükler sunulur. Şu anda içinde yaşadığımız sistem bu sahte özgürlüklerle bizi aldatmayı hedefler. Son model bir telefon, moda bir ayakkabı, çılgınca vakit geçirebileceğin tüketim alanları ya da seçebileceğin bir okul, okuldaki başkan… Bizlerin kendi irademizle seçim yapıyormuşuz hissine kapılmamıza neden olur. Böylelikle sahte olanla gerçek olan karışır. Sahte özgürlük isteklerimizi ve ihtiyaçlarımızı sistemin isteklerine ve ihtiyaçlarına dönüştürür. Bize sunulanları seçtiğimizden dolayı kendimizi özgür sanarız.
Oysa bunlar bizim seçimlerimiz değil, bize sunulanları seçme zorunluluğumuzdur. Gerçek özgürlük çoğu zaman baskı ve şiddetle, bazen de manipülasyonla sahteleştirilir. Kendi irademizle yarattığımız seçimlerin altı boşaltılır, düşüncelerimiz küçümsenir. Sunulanların seçimine indirgenen özgürlük bizleri düşünemez ve sorgulayamaz hale gelen bireylere dönüştürür. Anarşizm sistemin sahte özgürlüklerine karşı koyarak gerçek özgürlüğü şimdi, şu anda yaşamayı savunur.
Özgürlük için Anarşizm
Özgürleşmemizi engelleyecek, şekil değiştirmiş her otoriteye isyanımızı haykırmak için; iktidarların olmadığı, devletlerin yönetmediği, uygarlığın yeryüzünü talan etmediği, kadınların, çocukların öldürülmediği; ırk, dil, din, aile, kimlik vb. otoritelerin vücutlarımızda bir virüs gibi gezinmediği; özgür insanların özgürce yaşayacakları bir kültürü, bir geleneği büyütmek için; paylaşma ve dayanışmanın uyumuyla yaşamak, birimizin bir başkasının yerine kararlar vermemesi, yapmamız gerekenleri bize bir başkasının söylememesi, yaşamlarımızı özgürce yaşamak için; her şeyin değişeceği, belirsiz gelecekteki bir günü beklemektense yüreğimizde taşıdığımız, düşüncelerimizdeki, düşlerimizdeki yaşamları, her an devrim yaparak yaratmak için; iktidarsız, otoritesiz, mülkiyetsiz, paylaşma ve dayanışmayla dolu özgür bir dünya için; yani Özgürlük için Anarşizm!
Özgürlük İçin Anarşizm
- Kutlanacak Bayram Yok, Devlete Atacak Taşımız Çok
- Devletin Adaleti Gülsüm Koç'a Müebbet
- Sınav Depresyon, Eğitim Entegrasyon
- 24 Kasım'da Öğretmenlere Armağanımız İsyanımızdır
- Selanik’te Yoldaşlarımıza Baskın!
- Tüm Liselileri Paylaşmaya Çağırıyoruz
- Paylaşmak Suçsa Biz Suçluyuz.
- Nefret Bir Kardeşimizin Daha Yaşamına Son Verdi
- Militarizmi Reddediyoruz
- Şimdi Zamanı