SOKAK | FABRİKA | CİNS | TENEFÜS | TOPRAK | ENGLISH | İLETİŞİM | Anarşist Faaliyet

Hrant’tan 5 yıl sonra, ne değişti?

Alıntı

Devletin Hrant Dink’i katletmesinden bu yana 5 yıl geçti. Katliamın
sorumlusuna devlet demekle yaşanan katliamın/katliamların ortaklarını
görmezden mi geliyoruz kaygısı yerinde bir kaygı olmalı elbette. Zira
devlet, çoğu zaman izafi/soyut, hayatın/hayatlarımızın dışında bir
şey/gerçek haline dönüştürülüyor. Oysa devlet (TC.), sınırları içinde
yaşayan on milyonlarca insanın dışında, ötesinde, uzağında bir şey
değil. Devlet denen bu organizasyon bir asırdır bu coğrafyada “yüce
Türk milleti”nin bekaası ve de geleceği için “eylem planları”yla bir
Cumhuriyet inşaa etmeye çalışıyor. Irkçı, militer, faşist bu
Cumhuriyetin inşaası için birileri günün herhangi bir saatinde
ensesinden aldığı bir kurşunla, JİTEM/TEM’in karanlık koridorlarının
soğuk betonları üzerindeki işkencelerle, sokak başlarında uzun namlulu
silahlardan salınan mermilerle, ya da havada düşen bombalar ile
toprağın altına girerken on milyonlarca yurttaşı sıcak sabahlarına
merhaba demektedir.

Teferruatlar Agos'un Önüne Yürüyor

Teferruatlar Agos’un Önüne Yürüyor

Sokak

Hepimiz Hrant’ız, Hepimiz Teferruatız Devlet, “söz konusu vatansa” deyip teferruat olarak gördüğü isimlerden birini, bu kez Hrant Dink’i, tam 5 yıl önce Agos gazetesi önünde katletti. O zamandan bu yana da, devlet, toprağına suyuna sahip çıkanları, adaleti özgürlüğü savunanları, kardeşlerine kurşun sıkmayı reddedenleri, dillerine sahip çıkanları, gerçekleri söyleyenleri teferruat olarak görmeyi sürdürüyor. Sevag Şahin Balıkçı […]

Vicdani retçiler; 'şüpheli asker ölümleri son bulsun' dedi

Vicdani retçiler; ‘şüpheli asker ölümleri son bulsun’ dedi

Dayanışma

Barış İçin Vicdani Red Platformu üyeleri, Harbiye Orduevi önünde şüpheli asker ölümlerini ve Roboski katliamını protesto etti.

Eylemde, “Askere gitme, kardeş kanı dökme”, “Savaşa karşı vicdani red” sloganları atıldı.Platform adına açıklama yapan Aykut Karnap, Roboski Katliamı’nda 34 köylünün yaşamını yitirmesine tepki gösterdi, “Egemen zihniyetin yaptığı bu katliam ilk değildi ve korkarız ki son olmayacak” diye konuştu.

'Kapitalizmin Krizinde Kadın' olmayı tartışıyoruz.

‘Kapitalizmin Krizinde Kadın’ olmayı tartışıyoruz.

Cins

İnsanlığın, varoluşuna ve tüm yaşam kültürüne saldıran, sıçradığı her alanı piyasalaştıran kapitalizm, insanlık tarihi boyunca var olan kadın sömürüsünü önceki egemen sistemlerden devralıp dönüştürerek toplumsal bir boyuta taşımıştır. Cinsiyetçi toplumlar yaratmış, devletin tüm aygıtlarını erkek egemenliğini yeniden üretmek üzere şekillendirmiştir. Erkek; evde reis, iş yerinde patron, yaşamsal alanda koşulsuz iktidar olmuştur. Kadın; kapitalist toplumda emek […]

"Devlet Katliamdır"

“Devlet Katliamdır”

Sokak

T.C. Devletinin Şirnex(Şırnak) – Roboski’de 35 sivili bombalarla katletmesi üzerine dünyada devletlerin yaptığı katliamların “bir kısmının” yazılı olduğu bildiriler İstanbul, Boğaz İçi, Yıldız Teknik Üniversitelerinde Dağıtıldı. Devlet, tarihiyle ve tarihteki varlığıyla dünyadaki acıların en örgütlü geleneğine sahiptir. Halkların iradesine ve özgürlüğüne vurulan ketin kurumsallaşmış yapısı olan bu kurum, hangi toprak parçası üstünde yer alırsa alsın, […]

Beyazıt'ta Gözaltılara ve Faşist Saldırılara Karşı Açıklama

Beyazıt’ta Gözaltılara ve Faşist Saldırılara Karşı Açıklama

Tenefüs

İstanbul Üniversitesi Merkez kampüste Robosky Katliamına ilişkin afişlerin ÖGB tarafından sökülmesinin ardından X-ray cihazlarının kapatılarak faşistlerin satırlarla ve bıçaklarla içeriye alınması sağlanmış, buna tepki gösteren Devrimci Öğrenciler’den 40 kadarı ise okula giren polis tarafından gözaltına alınmıştı. Bugün Edebiyat fakültesinden Merkez kampüse yapılan yürüyüşün ardından Beyazıt Merkez kampüsünden çıkan öğrencilerle birlikte basın açıklaması gerçekleştirildi.

Devlet zulmettikçe daha da büyür özgürlük tutkusu

Günlük Yazıları

33 kurşundan bu yana ne değişti ki yaşadığımız topraklarda, topraklarımızın daha fazla kana bulanmasından başka. Topraklar kana bulanırken kanlar üzerinden devlet yükseldi hep, devlet yükseldikçe de egemenler kendilerini sürekli kıldılar. Devlet kendi duvarlarındaki çatlakları her zaman kanla sıvamayı tercih etti ve duvarlar hala yükseliyor, her yükselişinde de bir o kadar da kanla sıvanıyor. Halkın iradesini ve özgürlüğe olan inancını ne kapatabilirsin ne de buna kelepçe takabilirsin. Daha da büyür özgürlük tutkusu, sen zulüm ettikçe daha da büyür bu tutku. Halk bu zulme sessiz kalmayacak!

%99 Tartışmalarında Anarşistlerden Farklı Sesler Yükselmeye Başladı

Sokak

Biz %1’iz. Sizi gördük. Sizi duyduk. Şimdi her yerdesiniz. Kim olduğunuzu biliyoruz. Kapitalizmin yarattığı olumsuzlukların artmasına ve devletin görevini suistimal etmesine karşı protestolar düzenleyen %99’sunuz. Seçim reformları, toplumsal alternatifler, ekonomik yardımlar, siyas önlemler talep eden %99’sunuz. Geleceğinizi kaybetmekten, şu ana kadar yaşadığınız gibi ( bir iş, bir ücret, ev için kredi, emekli maaşı alamamaktan) yaşayamamaktan […]

Ne okula ne kışlaya liseliler isyana!

Ne okula ne kışlaya liseliler isyana!

Sokak

Galatasaray Lisesin önünde “Ne Okula, Ne Kışlaya Liseliler İsyana” pankartı açarak açıklama yapan liselilerden 5 kişi vicdani reddini açıkladı. Galatasaray lisesi önünde toparlandıktan sonra pankart açarak slogan atan liseliler ” Hiç Kimse Asker Doğmaz”, “Biz Orduya Sadece Fındağa Gideriz”, “Türküm Doğruyum Çalışkanım Değil İnsanım Vicdanlıyım Reddediyorum”, “Savaşta Barışta Militarizm Öldürür”, “Vicdani Retçi Muhammed Serdar Deliceye […]

Özgür basın susturulamaz!

Dayanışma

Özgür Gündem, Dicle Haber Ajansı, Fırat Haber Ajansı, Etkin Haber Ajansı, Evrensel, Vatan ve AFP çalışanlarının aralarında olduğu gözaltına alınan 34 gazeteci için binlerce kişi Galatasaray Meydanı’na yürüdü. “Özgür Basın Susturulamaz” yazılı pankart taşıyan binlerce kişiye, sanatçılar, çok sayıda gazeteci, aydın, yazar ve siyasi parti temsilcisi destek verdi.

“TMY kaldırılsın”, “Özgür basın susturulamaz”, “Özgür Gündem susmayacak”, “Özgür basın özgür gelecek”, “Devlet basından elini çek”, “Kürt, Türk, Ermeni yaşasın halkların kardeşliği” şeklinde sloganlar atılarak gerçekleşen yürüyüşte, gözaltına alının 34 gazetecinin ve tutuklu olan gazetecilerin serbest bırakılması istendi.