Vicdani Ret Derneği, Gezi Parkı Direnişi sonrasında parklarda sürdürülen forumlara katılarak vicdani ret hakkında bilgilendirici sunum yaptı ve yeni ret açıklamalarında bulundu.
Abbasağa’dan Lice’ye Vicdani Ret Açıklamaları
İlk etkinlik, Lice’de yapılmak istenen kalekola karşı çıkanlara askerlerin ateş açması ve sonucunda bir kişinin ölümünü protesto etmek amacıyla Abbasağa Parkı’ndaki forumda gerçekleşti. Burada, Lice’de açılan ve “SAVAŞ DEĞİL BARIŞ İSTİYORUZ” yazan pankartın bir benzeri ile “ASKERE GİTME KARDEŞ KANI DÖKME” pankartları açıldı. Vicdani Ret Derneği eşbaşkanı Merve Arkun’un “Lice’nin gözaltında kayıplar, kışladan atılan havanla öldürülen Ceylan Önkol olduğu, bugünde devletin sözde barış sürecinde kalekollar inşa etmek isteğine karşı çıkan Medeni Yıldırım’ın öldürüldüğünü, bu anlamda vicdani retlerin çok daha önem kazandığı”nı vurguladığı konuşmasının ardından Halil İbrahim Yazar ve Funda Genç vicdani retlerini açıkladı.
Halil İbrahim Yazar, ret açıklaması metninde, “Ben itaat ettiğim sürece Artvin’de HES, Dersim’de baraj yapmaya devam edecek. Ben itaat ettiğim sürece onlar 30 yıldır süren savaşta Kürt halkının meşru ve demokratik haklarını terör ezberiyle yok saymaya devam edecek. Ben itaat ettiğim sürece onlar kalekol yapmaya devam edecek. Ben itaat ettiğim sürece onlar savaş zengini olmaya devam edecek. Çünkü onlar için ben sosyal yaşamımda salak bir tüketici politik tutumumla bir kul olmak zorumdayım… Beni ölmeye ve öldürmeye zorlayacak hiçbir emrin altına girmemeyi tercih ediyorum. Bu tercih benim için bir kalekol ve Ceylan Önkol arasındaki bir tercihtir. Bir AVM ve Ethem Sarısülük arasında bir tercih yapabilme zorunluluğudur… Benden önce vicdani reddini açıklayan, cezaevine atılan, işkence gören, hala yargılanan bütün arkadaşlarımın suçunu paylaşıyor. Reddetme cesareti veren iradelerini selamlıyor, özgür ve eşit bir dünya inancını askere gitmeme kararımla yeniliyorum.” ifadelerine yer verdi.
Ardından Funda Genç, anarşist bir kadın olarak “Bir kez daha gördük, militarizm öldürür. Bazen doğrudan, atılan bombalarla, sıkılan mermilerle, gaz kapsülleriyle aklınıza gelebilecek her tür insan yapımı silahla öldürür… Evet orda bir köy var uzakta, gitmesem de görmesem de onun adı Lice’dir, Roboski’dir… Medeni’yi de Ethem gibi vurdular. Hiç mayına basıp ölmedi insanlar buralarda. Hiç anneler bir oğlunu dağa bir oğlunu askere göndermedi ki. Hiç köylerini bırakıp gitmek zorunda kalmadı ki insanlar Ege’de, Karadeniz’de. Biliyor musunuz Ceylan Önkol daha 14 yaşındaydı ve işte bu Lice karakolundan atılan havan topu mermisiyle parçalandı.” sözleriyle vicdani/total reddini açıkladı.
Merak Edilen Sorular, Etiler Forumu’nda Cevaplandırıldı
Abbasağa Forumu’nda yapılan bu açıklamaların ilgi uyandırması nedeniyle İstanbul’daki diğer parklardan da vicdani ret sunumu istekleri alan Vicdani Ret Derneği, Etiler Forumu’nda da Vicdani Ret Derneği üyeleri Avukat Davut Erkan ve derneğin eşbaşkanı Merve Arkun’un konuşmacı olarak katıldığı bir sunum gerçekleştirdi.
Vicdani reddin tarihsel gelişiminden bahseden Davut Erkan, Bireylerin kendilerine dayatılan bir şeyi reddetme haklarının olması gerektiğini, vicdani reddin de bu noktada ir insan hakkı olduğunu vurguladı. Erkan, yüzbinlerce gencin askere gitmek istemediğini, ancak, toplumsal baskılar yüzünden bunu açıkça ifade edemediklerini, derneğin ana amaçlarından biri olan vicdani rettin toplumsallaşmasının öneminin asıl burada olduğunu söyledi.
Vicdani Ret Derneği eşbaşkanı Merve Arkun da, bu topraklarda kadınların askere gitmesi gibi bir zorunluluk olmamasına rağmen, ordunun da beslendiği şiddet kültürünün bir kadın olarak kendisine taciz ve tecavüz olarak dönmesinden kaynaklı, bu egemen anlayışın reddi kararını verme sürecini anlattı. Barış zamanında bile kışlalarda şüpheli olarak öldürülen onlarca asker olduğundan dolayı, savaşta da barışta da bu kurumun kendisini katliamlar üzerinden var ettiğini vurgulayarak, derneğin asıl çalışma alanlarından birinin de bu olduğu ve bütün savaş karşıtlarını retlerini açıklamaya, askerliklerini yapmış olsalar dahi militarizme karşı mücadele etmek üzere dernek faaliyetlerine katılmaya çağırdı.