İnternet kullanımında Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’na olağanüstü yetkiler getiren yeni internet yasa teklifi, üç muhalefet partisinin hayır demesine karşın tek başına AKP milletvekillerinin oylarıyla meclisten geçti. Akabinde gelişen tepkiyle, halk sansüre ve yasağa karşı meydanlara çıktı.
Peki, tasarı ne gibi kısıtlamalar getirilmesini öngörüyor?
İnternette özel hayatının ihlal edildiğini düşünen kişi mahkeme yerine doğrudan Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’na başvuracak. TİB, yayının engellenmesine karar verirse, kararı Erişim Sağlayıcıları Birliği’ne (ESB) bildirecek. ESB durdurma kararını en geç 4 saat içinde uygulayacak. Bu talep 24 saat içinde sulh ceza hakimine götürülecek. Yer sağlayıcılar, internet kullanıcılarının kullanım trafiklerini iki yıla kadar saklamak zorunda olacak. Ayrıca TİB mahkemenin erişimin engellenmesine karar verdiği sitelere alternatif erişim yollarını da engellemekle görevli olacak. DNS ve IP tabanlı engellemenin yanı sıra, daha çok URL tabanlı engelleme yöntemleri genişletilecek.
URL tabanlı engelleme ne getiriyor?
Kullanmakta olduğumuz sistemde erişim engellense bile, yasaklar bir şekilde aşılıyor. Ancak yasakla beraber gelen URL bazlı engellemeyle bu ortadan kalkacak. En önemlisi kullanıcı ulaşmak istediği içeriğin engellendiğini dahi bilmeyecek. Haberden hiçbir şekilde “haberdar” olamayacak. Kullanıcı bir linke tıkladığı zaman, o içerik URL bazlı engellendiyse, ya sayfa hiç açılmayacak, ya başka bir sayfaya yönlendirilecek ya da yanlış bir bilgiye ulaşacak. URL bazı engellemede, siteye girmeye çalışan kişiler, linke tıklayanlar takip edilebilecek. Şimdiki yasayla içerik engellenmesi için hukuki bir yol izlemek gerekiyordu, ancak bu değişiklikle yetkili kişinin istemediği içeriğe kimse ulaşamayacak.
Yasa’nın meclisten geçmesiyle birlikte internet kullanıcıları bu “yasakçı” ve “sansürcü” uygulamayı protesto etmek için Sayfalar Ortak Platformu adıyla Taksim’de bir açıklama yapmak üzere toplandı. Ancak polisler toplananlara TOMA ve plastik mermilerle saldırdı. Polis ve eylemciler arasındaki çatışmalar uzun süre İstiklal Caddesi’nin ara sokaklarında sürdü.
Bu yazı Meydan Gazetesi’nin 16. sayısında yayımlanmıştır.