Meydan Gazetesi söyleşilerinde geçtiğimiz ay, “Neoliberal-Post Neoliberal Kavram Tartışmalarıyla Ekvador’da Anarşist Hareket” başlığı ile Ekvator’dan gelen anarşist Carlos Pazmiño ile bir etkinlik gerçekleştirdik. Kadıköy’de bulunan Paylaşma ve Dayanışma Derneği Tayfun Benol Kitaplığı’nda düzenlenen etkinlikte, Centro de estudios Patricio Ycaza Enstitüsü’nde çalışmalar yürüten ve aynı zamanda Kürdistan Dayanışma Grubu’nun da bir parçası olan Pazmiño ile Ekvador’da anarşist hareketin tarihini ve anarşist mücadeleyi konuştuk.
Söyleşide ilk olarak gazetemiz yazarlarından Hüseyin Civan söz alarak, neo-liberalizm, post-neoliberalizm tartışmalarının ortaya çıkış süreci ve Güney Amerika’daki anarşist deneyimlerin bu tartışmaları anlamadaki önemi hakkında bir ön bilgilendirme yaptıktan sonra sözü Carlos Pazmiño’ya bıraktı.
Pazmiño’nun sunumunun ilk bölümünün başlığı, 19. yüzyılın başlarından 1943 yılındaki duraklamaya dek, Ekvador’da anarşist hareketin tarihiydi. Güney Amerika’daki diğer güçlü geleneklerin aksine, göçmen işçilikle geç tanışmış olan Ekvador’da anarşizmin, yüzyılın son döneminde Şili’den gelen göçmenlerle yeni bir sendikalaşma ve örgütlenme deneyimini oluşturduğunu belirten Carlos Pazmiño konuşmasına 1922 yılında anarşistler tarafından örgütlenen ve devrimci mücadelenin niceliksel anlamda en güçlü zamanlarına denk düşen Demiryolu Grevi’ne ve bu grevin işçi hareketinin gelişimi açısından taşıdığı öneme değinerek devam etti. Pazmiño konuşmasında, grevin, Guayaquil şehrinde ve tamamen anarşist gazeteler aracılığıyla örgütlendiğine dikkat çekti. Sunumun bu bölümünde aynı zamanda Arjantin, Bolivya, Şili ve diğer coğrafyalarla aralarındaki dayanışma ilişkisini, İspanyol anarşizminin coğrafyalarındaki etkisini anlatan Pazmiño, Ekvador’da anarşist mücadelenin işçi hareketlerine olan etkisini de vurguladı.
İkinci bölümde kendi örgütlenmesinden ve günümüz hareketlerinde anarşizmin rolünden bahseden Pazmiño, Ekvador coğrafyasında devletin zamanla değişen bir forma büründüğünden bahsetti. Ekvador’da anarşistler için Rafael Coreo iktidarından önce neoliberal politikalara karşı doğrudan mücadele edilirken; devlet formunun değişmesiyle beraber, mücadele hattının da değiştiğinden söz etti. Ancak Pazmiño, post-neoliberalizm teriminin bazı savunucularının tersine, post-neoliberal dönemde neoliberalizmin politikalarının sona ermediğini ve ekonomik-sosyal yaşamdaki devlet iktidarının devam ettiğini söyledi.
Son bölümde ise Kürdistan’daki özyönetim ve konfederalizm tartışmalarının ve pratiklerinin, özelde Ekvador’daki özgürlük hareketinde, genelde ise Güney Amerika’nın farklı coğrafyalarında hayli önem teşkil ettiğini söyleyen Carlos Pazmiño’nun konuşmasının ardından gerçekleşen soru cevap bölümüyle söyleşi sonlandırıldı.
Bu haber Meydan Gazetesi’nin 33. sayısında yayımlanmıştır.