Haşmet Babaoğlu, bugün Sabah gazetesi için “Kavga, Akdeniz Kavgası!” başlıklı bir yazı yazmış. Suriye’deki savaşın “üçüncü dünya savaşının simülasyonu” olduğunu söyleyenleri sığlıkla eleştirmiş çünkü kendisi Akdeniz’in derinliklerindeymiş.
Arap Baharı neden kışa döndü? Neden Libya’daki ufak tefek kıpırdanmalara NATO müdahalesi oldu da Suriye’nin koskocaman iç savaşa sürüklenmesine NATO neden karışmadı? Neden Mısır’daki darbeye, demokratik dünyaca karşı koyulmadı, karışılmadı? Neden Akdeniz ülkeleri karmakarışık oldu?
Ne kadar büyük ve yaratıcı bir iddia, değil mi? İlkokuldan itibaren ezberletilen “Rusların sıcak denizlere inme hedefi”, “üç tarafımız deniz dört tarafımız düşmanla çevrili” klişeleri…
“NATO donanması 2011 Karadeniz Askeri Tatbikatı’nda Sivastopol’deki Rus donanmasına aşırı yaklaşarak gövde gösterisi yapmıştı. Üzerinden altı yıl geçti. Şimdi Rus Donanması Akdeniz’e yığınak yapıyor…” Biri NATO diğeri Rusya donanması, biri Karadeniz diğeri Akdeniz, biri 2011 diğeri 2017; yani ALAKASIZ! Birbiriyle tamamen alakasız bilgileri art arda sıralayarak kafa karıştırıp büyük klişeyi daha da yükselttiği yazısını “Ege de Akdeniz’dir.” diyerek bitiriyor. Üçüncü taraftaki denizi de iddiasına katarak klişeyi tamamlıyor.
Çok dikkatli olmalıyız. Haşmet’in AKdeniz savaşı sözünde bir ironi olabilir. AKdeniz savaşının AK parti ile alakası gibi…