Boğaziçi Üniversitesi LGBTİ+ Çalışmaları Kulübü, Facebook sayfasında Boğaziçi Üniversitesi’nin bir öğrencisinin sevgilisiyle Maçka Parkı’nda maruz kaldığı özel güvenlik şiddetini ifşa etti.
İBB’ye bağlı çalışan 4 özel güvenlik görevlisi tarafından tekme, tokat ve küfürlü saldırıya uğrayan LGBTİ bireyler fiziksel ve sözlü şiddetle karşı karşıya kaldıklarını belirtti.
Boğaziçi Üniversitesi LGBTİ+ Çalışmaları Kulübü, saldırıyı şöyle duyurdu:
25 Mayıs 2017 perşembe akşamı saat 10 buçuk civarında Maçka Parkı’nda bir köşede bir erkek arkadaşımla öpüşürken birinin “Napıyorsunuz orada?” diye seslendiğini duyduk ve arkamızı döndüğümüzde köpekli bir güvenlik görevlisi gördük. Ben adamın gay bir çift görmekten rahatsız olduğunu anladım ve sorun çıkarmamak için “Gidiyoruz şimdi” deyip toplanmaya başladıysam da güvenlik görevlisi bize “Beklesenize biraz.” dedi. Bunun üzerine arkadaşım “Niye bekliyoruz, yanlış bir şey yapmadık ki?” dediğinde görevli yanındaki telsiz ile üç güvenlik görevlisini daha parkın o kısmına çağırdı. Ardından etrafımızı insanların görmesinin çok zor olduğu bir yerde dört erkek güvenlik görevlisi sarmış oldu. Güvenlik görevlilerinden biri “Hepimizi niye çağırdın? Dikkat çekeceğiz.” dedi. Görevliler ne olduğunu sorunca bizi ilk gören güvenlik görevlisi “Bu gençler öpüşüyordu.” dedi. Bunu duyan görevlilerden biri bana nefret dolu gözlerle bakarak sert bir tokat attı, sonra arkadaşıma da tokat atmaya çalıştı ancak arkadaşıma yeterince sert vuramadığı için biz ayrılmaya çalışırken arkadaşıma arkasından tekme attı ve “Bir daha bu parkta görmeyeyim sizi, pezevenkler!” diye bağırdı. Köpekli güvenlik görevlisi köpeğiyle arkamızdan gelmeye devam etti ve köpeği bize karşı vahşice havladı. Kanunen suç olmayan bir eylem yüzünden hem ben hem arkadaşım Maçka Parkı gibi özellikle LGBTİ’ler ve diğer özgürlükçü kesimler için buluşma noktası olan bir yerde fiziksel ve sözlü şiddete maruz kaldık ve bize bunu yapan güvenlik görevlileri böyle bir yetkileri olmadığını bildikleri için özellikle etraftaki insanların dikkatini çekmeden o köşede keyfi hareket ettiler.”