Giresun’a yaptığı seyahat sırasında gözaltına alınan HDP’li Ö.H.N., İHD’ye bir mektup yazarak gözaltında gördüğü cinsel işkenceyi anlattı.
20 Ekim 2016’da Giresun’a seyahat etmek amacıyla giden ve gözaltına alınan HDP’li Ö.H.N.’nin gözaltında polislerin cinsel işkencesine maruz kaldığı öğrenildi. Ö.H.N., cinsel işkenceyi İnsan Hakları Derneği’ne yazdığı bir mektupla aktardı.
Ö.H.N. mektubunda, arkadaşı R.D. ile 20 Ekim 2016 tarihinde gezmek amacıyla Giresun’a gittiklerini, Espiye yolunda polis kontrol noktasında durdurulduklarını söyledi.
Arkadaşı R.D. ile gözaltına alındıklarını yazan Ö.H.N., ters kelepçelendiklerini ve kendisinin araçta arama yapmak bahanesiyle sivil bir polis aracıyla tamirhaneye götürüldüğünü ve sonrasında 3 sivil polis tarafından Giresun’a götürülmek üzere, başka bir sivil polis aracına bindirildiğini yazdı.
“Bir daha görmedim” dediği 3 kişinin kendisini bir binaya götürdüğünü yazan Ö.H.N., yaşadığı işkenceyi şu sözlerle aktardı:
“Götürüldüğüm bir binada bana 3 kişi, cop gibi yabancı cisimle cinsel istismarda bulundular ve resim çektiler. 5-10 dakika sonra da beni ilk polis ekibine teslim ettiler. Ertesi sabah eşim beni sormak amacıyla Giresun Emniyeti’ne gelip gittikten sonra, ‘Sana yaptıklarımızı eşine de yaparız’ dediler. Daha sonra da bana ‘biz sana ne dersek ne yaparsak onu onaylayacaksın, aksi takdirde olacaklar bunlarla sınırlı olmaz buradan sağ çıkamazsın, dediklerimizi onaylarsan elini kolunu sallaya sallaya gidersin’ dediler. 16 gün gözaltında tutulduktan sonra da tutuklanıp Giresun E Tipi Hapishanesi’ne getirildim.”
Ö.H.N.’nin 27 Ocak 2017’de İHD’ye gönderdiği mektup üzerine İHD harekete geçti, Giresun Cumhuriyet Başsavcılığı’na polisler hakkında suç duyurusunda bulundu. Ancak savcılık, 2 Mart 2017’de hastane raporları, avukat görüş tutanaklarını birlikte değerlendirerek, “suçtan kurtulmak için işkence iddiasında bulunduğu” görüşünü beyan edip “iddialar hakkında kovuşturulmama” kararı aldı.
Karar için Giresun Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği’ne itiraz eden İHD Eşbaşkanı Öztürk Türkdoğan, dilekçesinde; ilk andan itibaren işkence iddiası için polislerin kimliklerinin tespit edilmesi ve ifadelerinin alınması gerektiğini, ancak savcılığını hiçbir işlem yapmadığını belirtti. Dilekçede, savcılığın araç içi kamera görüntülerini sorgulamaması, telsiz kayıtlarının celp edilmemiş olmasına da dikkat çekildi.
(dihaber)