“Şirket bize oğlumuzun düşük volt çarpması sonucu kalp krizi geçirerek hayatını kaybettiğini söyledi. Fakat bugün iki yeğenimle birlikte morga cenazeyi görmek için gittiğimizde, parmağın parçalandığını ve vücudunda birkaç yerde patlaklar olduğunu gördük. İş güvenliği uzmanı olan ve mahkemelerde iş kazalarında bilirkişi olarak görev yapan yeğenimin incelemeleri sonucunda, ölümün düşük bir voltla olmadığı sonucuna ulaştık. TGM Deniz İşletmeciliği ve Acenteliği Ltd. Şti. oğlumuzun cenazesini hiç bilmediğimiz bir ülkede bırakarak, hem hiçbir prosedüre uymamış, hem de cenazeyi sahiplenmemiştir. Oğlumuzun cenazesi hiçbir cenazeye yakışmayacak bir biçimde poşete sarılarak hayatını kaybettiği bölge olan Hambantota kentinden Colombo’ya getirilmiştir. Buradaki mahkeme sonuçlandığında, prosedürler uzamadığı taktirde, cenazemizle birlikte İstanbul’a doğru yola çıkacağız”.
Stajyer Mühendisin Cenazesini Poşete Sarıp Sri Lanka’ya Bırakan Gemi, Yoluna Devam Etti
TGM Denizcilik firmasının Panama’dan Hindistan’a sıvılaştırılmış amonyak gazı taşıyan “Gas Cat” gemisinde staj yapan 24 yaşındaki elektrik-elektronik mühendisi Delil Arslan, gemi Sri Lanka açıklarındayken bir iş cinayetinde yaşamını yitirdi. Gemi yönetimi Delil Arslan’ın cenazesini bir poşete sararak Sri Lanka’da bıraktı ve yoluna devam etti. Arslan’nın ailesi Sri Lanka’ya oğullarının cenazesini almaya gitti.
Delil Arslan’ın babası Cemal Arslan, “Olay 30 Eylül Cumartesi sabahı olmuş, oğlum sabah hayatını kaybetmiş, bize akşam saatlerinde haber verildi. Elektrik çarpması sonucu hayatını kaybettiği belirtilen oğlumuzun yanına, daha sonra ortaya çıktığı üzere ölüm anında yanında olmayan genç yaşlarda bir kişinin bırakıldığını ve olay yaşandığında asıl yanında olan kişinin, gemide çalışan bir diğer elektrik elektronik mühendisi olduğunu öğrendik. TGM firmasının bize verdiği bilgiye göre, olay anında oğlumuzun yanında olan bu kişi, olay nedeniyle şoka girmiş ve hâlâ şokta olduğu gerekçesiyle bizimle görüştürülmüyor” dedi
Şirketin yanıltıcı bilgiler verdiğini ifade eden Cemal Arslan, sözlerini şöyle sürdürdü: