Muğla Ve Antalya’da Taş Ocaklarının Tehditi Altında Bir Tür: Semender

Dünyada sadece  Antalya ile Muğla’da 8 tür kara semenderi (lyciasalamandra) yaşıyor. Sahilden 700- 800 metre yüksekliğe kadar dağılış gösteren semenderler,  kuyruklarıyla  kertenkeleye benziyor.

‘Kuyruklu kurbağa’ olarak da nitelendirilen semenderler, çıplak vücutları ile ağır hareket ediyor. Kasım ayında yağmurla birlikte gizlendiği ortamlardan çıkarak, nisanın ortasına kadar görülebilen semenderler; gündüzleri pasif, geceleri de aktif olarak yaşamlarını sürdürüyor. Semenderler, hassas vücutlarını güneşten korumak için kışın bile gündüzleri taş altında saklanıyor.

 Endemik tür olan semenderlerin 6 türünün Antalya bölgesine, 2 türünün de Muğla’ya özgü olduğu biliniyor.

 

Bu hayvanların özellikle sahilde kızılçam ormanlarının olduğu bölgelerde, taşlık alanlarda yumurta ile değil doğurarak çoğalıyorlar. Bir dişi ortalama 2 birey doğuruyor. Ancak bu kadar nadir olan bu tür farklı nedenlere maruz kalarak kendi nesillerini güçlükle devam ettirmeye çalışıyor.

Hareket yetenekleri kısıtlı olduğu için yayılış gösteremiyorlar. 10 kilometrelik bir sahada yayılabiliyor. Bu yayılış alanlarında herhangi bir taş ocağı veya inşaat olursa riskli gruba geçiyorlar. Bulundukları ortamı terk edip başka alanlara geçme şanslarıysa, hareket yetenekleri kısıtlı olduğu için yok.