Gazeteci Bob Woodward’ın yeni kitabı ‘Korku: Trump Beyaz Saray’da’ 11 Eylül’de satışa çıkıyor. Ancak kitap daha piyasaya çıkmadan içeriğiyle ilgili tartışmalar başladı. Eski Başkan Richard Nixon’ı istifaya götüren ‘Watergate’ skandalını ortaya çıkaran gazetecilerden biri olan Woodward’ın kitabında Trump’ın pek de hoşuna gitmeyecek ifadeler var.
Woodward’ın kitabı Trump’la ilgili daha önce çıkan kitaplardan daha rahatsız edici bir portre ortaya koyuyor.
Kitaba göre şu an hala görevde olan Beyaz Saray Genel Sekreteri John Kelly, Trump için ‘dengesiz’ ifadesini kullanmış.
Kelly’nin ayrıca Beyaz Saray çalışanlarıyla yaptığı bir toplantıda Trump için ‘salak’ dediği bilgisi de kitapta yer alıyor. Kitaba göre Kelly, “Onu birşeye ikna etmeye çalışmak anlamsız. Aklını yitirmiş. Deli kasabasındayız” demiş.
Kitapta, Savunma Bakanı Jim Mattis’in de Trump için zaman zaman kullandığı ifadeler dikkat çekici. Woodward kitabında Beyaz Saray’da yapılan bir ulusal güvenlik toplantısında yaşananları aktarıyor. İddiasına göre Trump 19 Ocak tarihli toplantıda Amerika’nın Kore Yarımadası’ndaki askeri varlığının önemini hafife alıyor ve “Neden kaynaklarımızı bu bölgeye harcıyoruz” diye soruyor. Trump’ın sorusuna “3. Dünya Savaşı’nı engellemek için” yanıtını veren Savunma Bakanı Mattis de toplantı sonrasında yakın çalışma arkadaşlarına Trump’ın ilkokul beşinci sınıf öğrencisi gibi davrandığını, kavrama yaşının o ayarda olduğundan yakınıyor. İddiaya göre Mattis, arkadaşlarına da “Savunma bakanları çalıştıkları başkanı her zaman seçemiyor” ifadelerini kullanıyor.
Kitaba göre geçen Nisan ayında Suriye’deki kimyasal saldırının ardından Trump, Mattis’e Esat’a suikast düzenlenmesini istediğini belirtmiş. Mattis de telefonu kapattıktan sonra yardımcısıyla “Bunu yapmayacağız, daha dengeli olacağız” şeklinde konuşmuş.
Kitaptaki en dikkat çekici iddialardan biri de2016’daki başkanlık seçimlerinde Rusya’nın müdahalesinin olduğu iddialarını soruşturan özel yetkili savcı Robert Mueller’ın yürüttüğü sürece ilişkin. Trump’ın o soruşturmada ifadesine başvurulması gündeme gelmişti. Woodward’ın kitabına göre, Trump’ın eski avukatı John Dowd Trump’ın Rusya soruşturmasını yürüten özel savcı Robert Mueller’a ifade vermemesi konusunda iknaya uğraşmış. Kitaba göre John Dowd, “Benden iyi tanık olur” diyen Trump’a ifade vermesi durumunda neler olacağını anlatırken Amerika’da hükümlülerin giydiği kıyafete atıfta bulunarak “İfade verirsen turuncu takım giyersin” demiş ve Trump’ı argo bir dille yalancı olarak nitelemiş.
Kitapta ayrıca Beyaz Saray’dan istifa eden iki çalışanın, eski ekonomi danışmanı Gary Cohn’la sekreter Rob Porter’ın ülkeyi korumak adına Başkan’ın masasından bazı belgeleri imzalayamaması için nasıl kaçırdıkları bilgisi de yer alıyor.
Woodward’ın kitabı Trump’a yakın isimlerle yapılan ve süresi yüzlerce saati bulan mülakatların yanı sıra gizli toplantıların özetlerine ve tutanaklarına dayanıyor. Woodward kitap için Trump ile defalarca röportaj talebinde bulunduğunu ancak başarılı olamadığını belirtiyor. Woodward’ın Trump ile geçtiğimiz ay yaptığı telefon görüşmesinin ses kaydını da Washington Post gazetesi yayınladı. Trump o ses kaydında Woodward’ı yalan yanlış bir kitap yazmakla suçluyor ve kendisinden önce hiçbir başkanın kendisi kadar başarılı olmadığı gerçeğini bu kitabın yansıtmadığını savunuyor.
Kitap, Trump’ın Adalet Bakanı Jeff Sessions için de pek iyi sözler sarfetmediğini ortaya koyuyor. Buna göre Trump Sessions için “Bu adamın akıl sağlığı yerinde değil. Aptal bir güneyli” ifadesini kullanmış.
Woodward’ın kitabında Trump’ın mesajlarını sık sık Twitter üzerinden vermesine de değiniliyor. Kitapta ulusal güvenlik yetkililerinin Trump’ı Twitter’ın ülkeyi savaşa sokabileceği konusunda uyardıkları da yer alıyor.
Beyaz Saray’dan Yalanlama
Beyaz Saray’dansa Amerika’da ortalığı ayağa kaldıran kitabın içeriği ile ilgili yalanlama geldi. Sözcü Sarah Sanders kitabın eski Beyaz Saray çalışanlarının Başkan’ı kamuoyu önünde kötü göstermek amacıyla uydurduğu hikayelerle dolu olduğunu savundu.
John Kelly ve John Dowd da kitapta kendileriyle ilgili yazılanların gerçek olmadığını kaydetti.
Kaynak: Amerika’nın Sesi