Marks Kapitalizm Analizi Yapan ve Bunu Yazıya Döken İlk Kişi Değildi!

Marks kapitalizm analizi yapan ve bunu yazıya döken ilk kişi değildi. Fourier ve Proudhon Marks’tan onyıllar önce kendilerine özgü kapitalizm analizini halihazırda yazmışlardı, Marks kendisinden önceki bu analizlerin farkında olmalıydı. Marks’ın yaptığı; bütün sosyalistlerin nihai ve dogmatik gerçeğe inanacaklarını bildiği için üst üste bir çok yanlış teori yazmaktan başka bir şey değildi. Marks ve Engels I.Enternasyonel‘i bile isteye yok ettiler, bu gerçek kendi aralarındaki kişisel mektuplarda görülebilir. 1872 Lahey’deki kongre Marks ve Engels’in de çok iyi bildiği gibi, I. Enternasyonel’i yok eden ve titizlikle oynanmış bir oyundu. Marks’ın takip ettiği aptal alman sosyal demokrasi geleneği 150 yıldır bir yandan işçi hareketinin ölmesine sebep olurken bir yandan da işçi hareketinin özgürce örgütlenmesini sonsuza kadar engellemek için akla gelebilecek her şeyi yapmıştır. Bunu da bütün yanlış teorilerini –ki genelde tam tersleri doğrudur- sosyalizmin dogmatik kuralları olarak kabul ettirerek yaptığı için işçi hareketinin en büyük düşmanı haline gelmiştir.

1848 yılında yazılan Komünist Manifesto’nun içeriği bile Fransız Fourierci Victor’dan intihaller ile doludur. Komünist manifesto 1843’de yazılan ve Marks ve Engels tarafından kabul edilen görüşlerin neredeyse ekleme olmadan Fransızca’dan Almanca’ya çevrilip sonrasında da başka bir başlık ve üstünde kendi isimleri ile yayımlanmıştır. 

Marksist sosyal demokrasinin kendi kendine sönümleneceği fikrini düşünmek hata olur. Kapitalizm var oldukça o da var olacaktır. Çünkü devlet ve kapitalizm var oldukça, bu şiddet ve ekonomik haydutluğun simgesi olan devleti yıkmak istemeyen sadece onu ele geçirip tolere edilebilir hale getirmeye çalışan insanlar da var olacaktır. Onlar Devleti yıkmak değil sadece değiştirmek istiyorlar. Bu insanların toplamından Almanya’daki sosyal demoktasi partisi kuruldu ve o zamandan beri dünyaya yanıldı. Sosyal demokrasi kültürel bir hareket değil sadce marksist bir parti hareketidir. Kapitalizmin sayesinde hayatına devam edebiliyor, etini ve kanını kapitalizmin eti ve kanından alıyor , yanlızca kapitalizmin ölümüyle ölebilir. Başka bir açıdan bakarsak, sosyal demokrasi sözde bilimsel temellere dayandığı ve sözde doğru idealleri temsil ettiğini iddia ettiği için, kendini çok daha erken durdurması gerecek!

Hans Schreiber

Çeviri Kaynağı: http://www.ainfos.ca/en/ainfos41102.html