Devletin kolluk güçleri tarafından kaçırılarak katledilen yakınları için her hafta hesap soran Cumartesi Anneleri, bu eylemlerinde 777. kez bir aradaydı. Bu haftaki eylem, 1995 yılında 34 yaşındayken kaçırılarak katledilen ve cenazesi Kimsesizler Mezarlığı’na defnedilen Rıdvan Karakoç içindi.
15 Şubat 1995’e kadar ailesiyle irtibatı olan ancak o tarihten sonra kendisinden haber alınamayan Rıdvan Karakoç, dönemin Kürt siyasi partilerinde çalışmalar yürütmesinin yanı sıra, yine o dönem Mezopotamya Kültür Merkezi’nin kuruluş çalışmalarında yer almıştı.Bu siyasi faaliyetleri nedeniyle devletin hedefinde olan Karakoç, polis tarafından ablukaya alınan evine gidemiyordu. Polis tarafından defalarca Karakoç Ailesi’nin evine baskın düzenlendi. Eve gelen polisler her seferinde aileyi, ağır küfür ve hakaretler eşliğinde ‘Rıdvan’ı bize getirin, eğer getirmezseniz gördüğümüz yerde öldürürüz’ diye tehdit etti.
Eylemde Rıdvan Karakoç’un kardeşi Hasan Karakoç, ağabeyinin katlediliş ve daha sonraki adalet arayışları süreçlerini anlatan bir konuşma yaptı. Karakoç’un avukatlığını yapan Eren Keskin de yine hukuki sürece dair bilgiler içeren bir konuşma gerçekleştirdi. Rıdvan Karakoç’un katledilmesiyle yakın tarihlerde kardeşi Hasan Ocak, yine devletin kolluk güçlerince benzer yöntemlerle kaçırılarak katledilen Hüseyin Ocak da eylemde konuşma yapanlar arasındaydı.
Rıdvan Karakoç’un kardeşi Hasan Karakoç, sabah saatlerinde katıldığı Artı TV programında ağabeyinin hukuki sürecine dair şu sözleri söyledi: