Rusya ile TC arasında İdlip üzerinden başlayan soğuma ve gerilim giderek artıyor. Taraflar arasında İdlip dosyasının görüşüldüğü Moskova görüşmelerinden olumlu sonuç alınmadığı hem Rusya hem de TC yetkililerince doğrulanmıştı. Konuya ilişkin bir açıklamada bulunan Rusya Dışişleri Bakanı Sergei Lavrov, bu ve benzeri sorunlu durumlarda daha önce benzerleri sıkça yaşanan bir Putin- Erdoğan zirvesinin henüz gündemde olmadığını duyurdu.
Gerilimin Ankara cephesinde ise, bugün partisinin grup toplantısında bir konuşma yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Suriye Arap Ordusu’nun ilerlemesini durdurmak için bir askeri harekatın “an meselesi” olduğu açıklaması dikkat çekti. Erdoğan’ın konuşmasındaki dikkat çekici bir diğer cümle ise “ABD ile her an her türlü dayanışmamız olabilir…” şeklindeydi.
Ancak bu açıklamaya Rusya’nın tepkisi gecikmedi. Kremlin sözcüsü Dimitri Peskov, TC’nin Suriye Arap Ordusu’na yönelik olası harekatı için “en kötü senaryo” nitelemesi yaptı. Peskov’un açıklaması şöyle:
“Eğer İdlib’deki terörist gruplara yönelik bir operasyondan bahsediyorsak, bu Soçi anlaşmalarına uygun olur çünkü ciddi miktarda silah ve mühimmata sahip bu terörist grupların etkisiz hale getirilmesi Türkiye’nin sorumluluğunda. Ancak eğer Suriye’de meşru hükümete ve Suriye ordusuna yönelik bir operasyondan bahsediyorsak, bu olabilecek en kötü senaryodur.”
Peskov’un açıklamasında işaret ettiği Soçi Anlaşması, Rusya ile TC arasında 17 Eylül 2018’de imzalanmış ve bu anlaşmaya göre Ankara, İdlip’i cihatçı çetelerden arındırmayı, son günlerde gündemde olan kritik önemdeki M4 ve M5 otoyollarını cihatçı çetelerin kontrolünden çıkarmayı taahhüt etmişti. Peskov’un bugünkü açıklamalarında yine Soçi’deki yükümlülüklerin yerine getirilmemesine ilişkin “… terörist gruplar Suriye silahlı güçlerine ve Rus askeri tesislerine İdlip üzerinden saldırmaya başladıklarında Soçi’de varılan anlaşmalardan memnun olmayı bıraktık” ifadeleri bu bağlamda dikkat çekiciydi.