İstanbul Beyoğlu’nda İstiklal Caddesi üzerinde bulunan Saint Antuan Kilisesi ve müştemilatı, geçmişte üzerilerine kayıtlı olan kişiler tarafından satışa çıkartıldı. Kilisenin satışa çıkarılma kararı sonrası, Başrahip İulian Pişta’nın, satışa tedbir kararı koydurduğu öğrenildi. Kilise ile birlikte avlu ve avlunun önündeki altışar katlı, birbirlerine bir geçitle bağlanan 2 adet apartman ile 4 adet iş yerinin, dönemin İtalyan Kraliyet ailesi mensupları üzerine kayıt edildiği belirtildi.
Katolik Kilisesi’nin ruhani lideri Papa Francesco ve kraliyet ailesi mirasçıları, 29 Ocak 1971 tarihinde Beyoğlu 1. Noterliği’nce söz konusu bölgedeki haklarından feragat ettiler. Ancak yıllar sonra Sebahattin Gök isimli bir kişi, İtalya, ABD, Fransa ve başka ülkelere giderek söz konusu taşınmazın kayıtlı olduğu isimlerin varislerine ulaştı. Varislere, söz konusu kilise taşınmazları üstünde hakları olduğunu belirterek, şahıslara Çerkezköy Sulh Hukuk Mahkemesi’nce mirasçılık belgesi aldırdı. Böylece kilisenin sahiplerinin varisleri ortaya çıktı. Varislerin mahkemeden aldığı, ‘Mirasçıdır’ belgesi ardından, vekâletnamelerini de alan Gök, Beyoğlu Tapu Müdürlüğü’ne başvurarak taşınmazları satmak istedi. Tapu Müdürlüğü’nce Saint Antuan kilisesine satış durumunu bildirince, kilise başrahibi ve yetkilisi İulian Pişta ve Vatikan avukatı Afşin Hatipoğlu aracılığıyla mahkemeye başvurdu. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce Hatipoğlu’nun talebi üzerine, kilisenin ve müştemilatlarının usulsüz şekilde Sebahattin Gök tarafından satılmak istendiğini bu satışın gerçekleşmemesi için kilise ve müştemilatları üzerine tedbir koydurdu. Gök ise, tebdir kararının kalkması için açılan davaya itiraz etti.
Mahkemenin ilerleyen günlerde kilise hakkındaki kararını vereceği belirtilirken, satış girişimini ‘Katolik Kiliselerine ve azınlıklara yönelik bilinci ve organize bir faaliyetini görüyoruz’ ifadeleriyle değerlendiren Avukat Afşin Hatipoğlu, satış girişimini organize eden Sebahattin Gök’ün geçmişte Bulgar Katolik Kilisesi’ne yönelik olarak da benzer bir girişiminin olduğunu ancak mahkeme sürecinde aleyhinde karar çıktığını belirtti.