Koronavirüs tedbirleri bağlamında Nisan ayında askere alınacak zorunlu askerlerin, askere alma işlemleri erteleniyor.
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, “Nisan ayında askere alınacak 53 bin yükümlü gencimizin silah altına alınmasının ertelenmesinin, birliklere yeni er gelmeyeceği için de Kasım 2019 celp döneminde silah altına alınanların hizmet süresinin bir ay uzatılmasının ve bir ay sonra konunun yeniden incelenmesinin uygun olacağı değerlendirilmiştir” şeklinde konuştu.
Bakanlık bünyesinde görev yapan Koronavirüs ile Mücadele Merkezi (KOMMER) yetkililerince önlemlere ve uygulamalarına yönelik bir sunum gerçekleşmişti.
Yapılan açıklamada:
“Bu sistem içerisinde, geçen celp döneminde yurt içinden gelen yaklaşık 35 bin gencimiz ile 1 Mart 2020 tarihinden itibaren yurt dışından gelen 659 personelimizi herhangi bir risk olmaması için 14 gün gözetim altında tuttuk. Bugüne kadar 93’ü erbaş ve er olmak üzere Kovid-19 semptomlarına rastlanan toplam 223 personelimizi kontrol altında tutmaya devam ediyoruz. Bunlar arasında bulunan ve diyabeti de olan bir sivil memurumuzu kaybettiğimizi geçen hafta açıklamıştık. Şu anda bir doktor yarbayımız hariç durumu kritik olan personelimiz yoktur. İl ve ilçe sağlık müdürlükleri ile yakın iş birliği içinde tüm personelin muayene, test, gözetim ve tedavisini aralıksız sürdürüyoruz. Sivil memurumuza ve hayatını kaybeden bütün vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yarbayımıza ve tedavi gören diğer personelimize ve vatandaşlarımıza da acil şifalar diliyorum.” denildi.
Terhis edilecek er ve erbaşların da terhisten önce 14 gün kontrol altında tutulduktan sonra il veya ilçe sağlık müdürlükleri ile koordineli olarak terhis işlemlerinin yapıldığını dile getiren Akar, şunları kaydetti:
“Aldığımız tüm bu tedbirlere rağmen, celp ve terhislerin bu aşamada yapılmasının, Mehmetçik, toplum ve TSK için bir risk oluşturduğunu değerlendirdik, gördük, görüyoruz. Önümüzdeki dönemde Jandarma dahil 53 bin kişi celp kapsamında gelecek, 66 bin kişi de terhis olacaktır. Yurdumuzun her köşesinde ve yurt dışında görev yapan Mehmetçiğin bu görev değişimi yurt çapında en az 120 bin kişilik çok kapsamlı bir hareketliliğe sebep olacaktır. Aile bireyleri ve diğer yakınları dikkate alındığında bu rakamın 500 binlere varacağı değerlendirilmektedir. Kışladan sağlıklı çıkanların evlerine, evlerinden sağlıklı çıkanların kışlalara virüs bulaşmadan ulaşmaları bu ortamda çok riskli ve hatta mümkün de olmayabilir. Bu da hem TSK için hem de aileler ve toplum için büyük tehlike ve risk demektir. Bu hareketlilik, bugüne kadar karantina, şehirlerin izolasyonu, sokağa çıkma yasağı gibi sosyal hareketliliği asgariye indiren tedbirlerle yurt genelinde ve TSK bünyesinde sağlanan kazanımlara çok ciddi, büyük zararlar verebilir. Buna bağlı olarak, özellikle operasyon birliklerimizde meydana gelecek bir virüs salgını yurt içi, yurt dışı operasyonlarımızı tehlikeye sokabilir.”