Nazi Almanya’sının “Yerli ve Milli Olmayan” Kitapları Yaktığı Gün: 10 Mayıs

10 Mayıs 1933 günü Almanya’nın, özellikle üniversitelerin yoğun olduğu şehirlerin meydanlarında alışıldık olmadık bir hareketlilik yaşanıyordu. Berlin başta olmak üzere, kent meydanlarına istiflenen dev odun yığınları bu hareketliliğin en göze çarpan ayrıntısıydı. Akşam saatlerinde, söz konusu kentlerde üniversitelerden çıkan Nazi öğrenciler ellerinde meşalelerle yürüyüşe geçtiler. Naziler, “Alman Olmayan Ruha Karşı” adını verdikleri yürüyüşün sonunda ortalarına binlerce kitabın atıldığı odun öbeklerinin başına gelerek, ellerindeki meşalelerle kitapları ateşe verdiler.

“Alman öğrenciler Alman olmayan ruha karşı yürüyün”

Aslında bu faşist eylem, “Alman Öğrenci Birliği Basın ve Propaganda Merkez Bürosu’nun” 6 Nisan’da ilan ettiği “Alman Olmayan Ruha Karşı Eylem” kampanyasının bir parçasıydı. Günümüzde, yaşadığımız coğrafyadaki siyasi iktidarın sıkça kullandığı “yerli ve milli hassasiyetlerin” bir muadili olan “kampanya” sonunda yüz binlerce kitap yakıldı. “Alman Olmayan Ruha” karşı büyük bir “zafer” kazanıldığının propaganda edildiği kitap yakma “eylemleri” televizyonlardan da canlı yayınlandı. Nazi propaganda bakanı Joseph Goebbels’in söylediği gibi, “Almanya´da toplumun iç ve dıştan temizlenmesi” gerekiyordu. Kitap yakma “ayinlerinin” gerekçesi yapılan bu politika doğrultusunda 6 Nisan’dan itibaren Nazilerin yerellerdeki örgütlenmeleri harekete geçirildi. Bu örgütlenmeler aracılığıyla medyaya ısmarlama köşe yazıları yazdırıldı, Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi’nin bilinen simalarına meydan ve radyo konuşmaları yaptırıldı. Nazi öğrenciler de üniversite duvarlarına “Alman değerlerine karşı gelenler için 12 öneri”  başlıklı afişler astılar. Bu “önerilerden” bazıları şöyleydi:

Dil ve edebiyat köklerini halktan alır. Alman halkı, Alman dilinin ve edebiyatının kendi kimliğini bozulmamış halde ifade edeceğinden emin olmakla mükelleftir.

Yahudi’yi bir yabancı olarak görmek istiyoruz ve milli kimliği önemsiyoruz. Yazılı Almanca sadece Almanlara hizmet etmelidir.  Alman değerlerine karşı olan yayımlar edebiyattan sökülecektir

İstiyoruz ki, fakülteler Alman kimliğinin mabedi ve onun tüm gücüyle patlayıp saldırıya geçeceği yer olsunlar.

“Alman Olmayan Ruha Karşı” Nazilerin yürüttüğü bu süreç sonunda, Yahudi düşmanlığı ve ırkçılığın gizlenmesine gerek bile duyulmayan sosyal mühendislik projeleri hayata geçirildi. Nürnberg’de 1936’da basılan bir “çocuk kitabı” bu örneklerden sadece biriydi. Kapağında çalılıktaki bir tilkiyi ve yemin eden bir Yahudiyi resmeden kitabın başlığı ise şöyleydi: Çalılıktaki Tilkiye ve Yemin Eden Yahudiye Güven Olmaz

Nazilerin bu “yerli ve milli” kampanyası sonuç olarak Almanya toplumunda, korku ve sinmeye neden oldu. Bu anlamda Naziler amaçlarına ulaşır ve Hitler iktidarına muhalefet edebilecek her kesime korku salınırken, bunun aksine hayata geçecek fiillere karşı iktidarın uygulayacağı şiddet “meşrulaştırıldı.”