Devlet iktidarı, yaşadığımız coğrafyada LGBTİ+ ve kadınlara yönelik hak ihlallerini son yıllarda, münferit birer yol kazası olmaktan çıkardı. Kadınlar anlamında bu, katillerin iyi hal indirimi, çocuk tecavüzcülerine “nikah affı” gibi bizzat devlet ikidarının yasal güvence altına aldığı uygulamalar olarak öne çıkıyor. LGBTİ+ bireyler noktasında ise yaşadığımız coğrafya, eşitliğin sağlanması ve ayrımcılığın önlenmesine yönelik yasal düzenlemeler gibi kriterlerin yer aldığı 49 ülkelik endekste, Azerbaycan’ın önünde 48. sırada.Ayrıca LGBTİ+ onur yürüyüşleri 6 yıldır bizzat mülki amirlerin emriyle yasaklanıyor ve yasağa karşı sokağa çıkanlara karşı kolluk kuvvetleri devreye sokuluyor.
Gelinen noktada, devlet iktidarının 2011’de, o dönemdeki siyasi çıkarları doğrultusunda imza attığı İstanbul Sözleşmesi bir süredir tekrar tartışmaya açılmıştı. Kadın ve LGBTİ+ örgütleri sık sık, iktidardan altına imza attığı sözleşmeye uygun davranması yönünde çağrılar yaparken, genellikle bu çağrılar duymazdan gelinmişti. Ancak iktidar kanadı bugün suskunluğunu “resmi anlamda” bozdu.
AKP Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, bugün katıldığı bir televizyon programında İstanbul Sözleşmesi’yle ilgili olarak “Nasıl usulünü yerine getirerek imzalanmışsa, usulünü yerine getirerek sözleşmeden çıkılır” dedi. Kurtulmuş, programda sarf ettiği “…İstanbul Sözleşmesi’nin imzalanması gerçekten yanlıştı. 2011 yılına İstanbul’da imzalandı. Ve Türkiye bunu 2012’nin Kasım ayında bunu parlametodan geçirerek yasalaştırdı. İmzalayan ülke sayısı 2014’te 10 ülkeye çıkınca İstanbul Sözleşmesi uluslararası bir metin haline getirildi. Bu metnin içinde dikkat çekmemiz gereken ve bizimle uyuşmayan iki tane önemli husus var. Bunlardan birisi toplumsal cinsiyet meselesi. Bir de cinsel yönelim tercihi. Başka şeyler de var ama bu iki mesele, demin konuştuğumuz çerçevede, LGBT ve marjinal unsurların ekmeğine yağ sürecek kavramlar oldu. Onların arkasına sığınarak faaliyet yapacakları kavramlar oldu.” şeklinde sözlerle bizzat devlet iktidarının ağzındaki baklayı çıkardığını da ortaya koydu.
Kurtulmuş, yayına katılan bir gazetecinin “AKP’den ilk kez böyle şeyler duyuyoruz sanırım” deyince Kurtulmuş “Birçok arkadaşımız bu düşüncede” dedi. Kurtulmuş daha sonra ” ‘İstanbul Sözleşmesi olmazsa kadına karşı şiddet artar’ tezi de yanlış bir tezdir. Sözleşmenin iptali konusunda Halkımızda böyle büyük bir beklenti varken biz buna bigane (ilgisiz) kalamayız.” şeklinde ifadeler sarf etti.