Önceki gün İzmir’de bir esnaf polisle yaşadığı tartışma nedeniyle darp edilerek gözaltına alındı. Tekel ve su bayisinin önünde yaşanan olay apartmanda bulunanlar tarafından video kaydına alındı.
Konuyla ilgili ulaştığımız bayi sahibi Serhat Demir su bayisi olarak da kullandığı ve ruhsatlı dükkanıyla ilgili polislerle yaşananları anlattı.
Demir olay gününü şöyle aktardı; “Saat 5’e 5 kala kapattım dükkanı. Su bayiliği ise devam ediyordu. Kepengi kapattım, yarım metre açıktı, gün sonunu alıyordum. Polis anons geçti; ‘Kepenk neden yarım?” dedi. Su servisine çıktım dedim. Yasak dedi. Su servisine çıkacağım dedim.”
Su satışının son genelgede yasak kapsamına girmediğini aktardığı polislerden “Nereden bileceğiz satış yapmadığın?” şeklinde bir cevap aldığını söyledi.
Demir bunun üzerine “Kameraları inceleyebilirsiniz, satış yapıyorsam ceza kesin” dediğini söyledi.
Ardından gerçekleşen diyalogu şöyle aktardı; “Polisler bana; ‘Ne yapalım senin kameralarınla mı uğraşacağız. Dükkanda duruyorsun. Nerden bileceğiz satış yapmadığını?’ dediler”
Bunun üzerine yine kameraları inceleme teklifinde bulunduğunu belirten Demir “Servis de yasak dedi. Son açıklanan genelgelerde bunun yasak olmadığını, kanunen bu hakkımızın olduğunu söyledim. Belgemiz var kaymakamlıktan, gösterebilirim dedim” diye anlattı.
Diğer dükkandan belgeyi getirmeyi yine öneren Demir tekrar “Seninle mi uğraşacağız” cevabını alınca polisleri diğer dükkana davet ederek belgeyi gösterebileceğini söyledi.
Demir sözlerini şöyle sürdürdü; “Ben evrak için diğer dükkana davet ettim. Onlar da ‘Bizi niye oyalıyorsun niye evrakını göstermiyorsun’ dediler. Ben de ‘Evrakı göstermiyor değilim, evrak burada değil diğer dükkanda. Buyurun birlikte gidelim diğer dükkana olmazsa siz bekleyin ben getireyim’ dedim.”
Aralarında bir süre bu şekilde münakaşanın sürdüğünü ifade eden Demir polislerin kendisine, “Yok, bizi oyalıyorsun biz seninle uğraşmayız. Bizimle karakola geleceksin, madem evrakını göstermiyorsun” dediklerini aktardı.
Yasadışı bir iş yapmadığını su satışı izni olduğunu belirttikten sonra arabanın anahtarını almak için dükkana döndüğünde bir polisin arkasından geldiğini söyledi.
Demir şöyle anlattı “Kepengi kapatırken ‘Kapatma evrakını ver’ dedi, evrak aşağıdaki dükkanda. Gelin vereyim dedim, ‘Senin peşinden mi dolaşacağız işimiz gücümüz bırakacağız. Bizimle karakola geleceksin dediler. Neden geleyim suçum ne dedim? Suçun evrak göstermemek polise mukavemet etmek dedi. Mukavemet etmedim, evrakları da gelin vereyim dedim. Yok dediler bize kimliğini vereceksin işlem yapacağız’ dedi.
Demir yaşanan arbedeyi anlattı; “Sonra ben kepengi kapatmak için arkamı döndüğümde ellerimi tutmaya çalıştılar, bunun üzerine tepki verdim. “Ne yapıyorsunuz ?” diye. Diğer de geldi, ikisi bir anda elimi tutmaya çalışıp ‘Bizimle karakola geleceksin’ dediler. ‘Beni bu şekilde karakola götüremezsiniz’ dedim. O arada arbede oldu, itiş kakış yaşandı. Kelepçe takmaya çalıştılar. Ben de ‘Takamazsınız, bu saatten sonra da size ne evrak gösteririm ne de beni karakola götürebilirsiniz’ dedim. O arada bana çelme takarak kaldırıma düşürdüler, ardından ters kelepçe yaptılar. Yerden kalktım, beni arabaya bindirmeye çalıştılar, arabaya binmedim direndim.
‘Binadakiler tepki gösterdi, saksı tencere attılar’
Direnince de binadaki insanlar da tepki göstermeye başladılar. Binada saksı tencere atanlar oldu. İnsanlar bağırdılar. Bunun üzerine ekip çağırdılar. Yunuslar geldi, ilk gelen yunus, direk gözüme biber gazı sıktı ve ben yere düştüm. Yerdeyken bana tekrar biber gazı sıktılar. O esnada amcamın oğlu evrakı getiriyordu. Beni yerde görünce müdahale etmeye, beni yerden kaldırmaya çalıştı. Ona da bir anda biber gazı sıkıp saldırmaya başladılar. Binadan inenlere, ‘Yürüyün içeri, kaybolun’ diye bağırıp üzerlerine yürüdüler. Beni apar topar kafese koyup götürdüler.”
Demir karakola götürülürken küfürlere ve hakaretlere maruz kaldığını “Bu ülkeden defolup gideceksiniz, bu ülke sizden bıktı, size şöyle yapacağız” şeklinde tehdit edildiğini söyledi.
Demir şöyle dedi; “Karakola gidince kamerasız bir odaya soktular. Ellerim arkadan kelepçeliydi, gözlerime biber gazı sıkmışlardı. Orada dört beş polis beni dövdüler, tekme tokat. Yerlerde sürüklediler, başımı botlarıyla ezdiler. Sonra beni darp raporu için hastaneye götürdüler.”
Hastanede ve sonrasında yaşananları anlatan Demir, “Hastaneye gittiğimizde doktor kelepçeyi çözmelerini söyledi, oradaki polis anahtarın kayıp olduğunu söyledi. Darp raporu alıp karakola döndük. Saat 8’e kadar karakolda ne ifadem alındı ne kimse bir şey söyledi. O saate kadar ellerim ters kelepçe, gözlerime biber gazı sıkılmış vaziyette bekletildim. Gözlerime defalarca biber gazı sıkmışlardı, açılmıyordu bile. Benimle aynı yerde uyuşturucudan alınmış birisi vardı, elinde kelepçe yoktu. Ben ise suçsuz bir şekilde ters kelepçeli olarak bekletiliyordum. Beni öldürselerdi o kadar zor gelmezdi. Ekip değişti. Yeni gelen ekip apar topar ifademi aldı. Saat 9da çıktım ve direk hastaneye gidip darp raporu aldım” şeklinde konuştu.
Kaynak: Fersude Gazetesi