İHD İstanbul Şubesi’nde yapılan basın toplantısında ağır hasta tutsak Abdullah Turan’ın durumuna dikkat çekildi. Turan’ın tahliyesinin önündeki engellerin kaldırılarak derhal tahliyesi istendi.
İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu, ağır hasta tutsak Abdullah Turan’ın serbest bırakılması ve yaşam hakkının korunması için basın toplantısı düzenledi.
Dernek binasında düzenlenen toplantıya Turan ailesi de katıldı. Toplantıda söz alan İHD İstanbul Şube Başkanı Gülseren Yoleri, Abdullah Turan’ın durumunun daha önce de F Oturması’nda dile getirildiğini söyledi. Abdullah Turan’ın ağır hasta tutsak olduğunu hatırlatan Yoleri, Abdullah Turan’ın, dört duvar arasında ölüme terk edildiğini ifade etti.
İHD İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu adına basın metnini okuyan Mehmet Acettin, Abdullah Turan’ın boynu kırıldıktan sonra geçirdiği operasyon sonrasında boyundan aşağısının tamamen felç kaldığını belirtti. Acettin, sadece boynunu sağa-sola hareket ettirmek dışında hiçbir şekilde hareket etmeksizin yaklaşık bir yıldır sedye üzerinde, Metris R Tipi Hapishanesi’nde tutulduğunu söyledi.
Metris R Tipi Hapishanesi’nde iken Abdullah Turan’ın Adli Tıp Kurumu’na sevk edildiğini ve 3. İhtisas Kurulunca değerlendirilen ve hazırlanan raporda Abdullah Turan’ın; yatağa bağımlı olduğu, hiçbir ihtiyacını tek başına gideremediği, hapishanede kalmasının yaşamsal risk teşkil ettiği ve bu nedenle hapishanede kalmasının uygun olmadığının belirtildiğini aktaran Acettin, “Ancak Abdullah Turan ATK raporuna rağmen, ‘toplum güvenliği bakımından ağır ve somut tehlike oluşturacağı’ gerekçesiyle tahliye edilmemiştir” dedi.
25 Kasım’da Abdullah Turan’ın durumunun iki kez ağırlaştığını aynı gece 2 kez Başakşehir Şehir Hastanesi’ne götürülüp getirildiğini kaydeden Acettin, “Ağırlaşan durumuna rağmen hapishane ile hastane arasında sürekli götürülüp getirilmeye devam edilmektedir” diye konuştu.
Acettin, şöyle devam etti: “Pandemi sürecinde yaratacağı riskler göz önüne alınarak Abdullah Turan’ın ihtiyaç duyduğu tedaviye hapishanede erişemeyeceği, bu sebeple gereken tedavinin dışarıda gerçekleşmesi için infazına ara verilmesinin sağlanması ve ATK raporu göz önünde bulundurularak derhal serbest bırakılması gerekmektedir.
“14 Aralık günü ameliyat edilmek üzere yeniden hastaneye sevk edilen Abdullah Turan babasını refakatçi olması için çağırmış fakat hastane doktoru refakatçıyı kabul etmemiştir. Bu sebeple bizler ağır hasta mahpus Abdullah Turan’ın serbest bırakılarak; tedavi ve sağlığa erişimi için ailesini yanında tam teşekküllü bir hastanede ve uzman hekimlerin kontrolünde yapılması sağlanmalıdır.”
Turan’ın babası Mehmet Zahid Turan, Kürtçe yaptığı konuşmada, oğlunun tedavisinin önündeki engellerin derhal kaldırılmasını ve tahliyesini istedi.
Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) avukatlarından Esra Erin de Turan’ın tahliyesine ilişkin Anayasa Mahkemesi’ne tedbir talepli başvuruda bulunduklarını söyledi. Abdullah Turan’ın tedaviyi kabul etmediği gerekçesiyle başvurunun reddedildiğni belirten Erin, “Abdullah Turan’ın tedaviyi kabul etmemek gibi bir durumu yok. Sadece boyundan aşağısının hareket kabiliyeti olmamasından kaynaklı, kendisini bir kaç kez kelepçeyle tedaviye götürdüler. İnsanlık onuruna aykırı olduğu için reddetti. Dün hastanede kendisini tedavi eden hekim, vücudunda ağır bir enfeksiyon olduğunu, hastaneye yatIrılması gerektiğini söyledi ama buna rağmen Abdullah Turan hapishaneye gönderildi” dedi.
Vücudundaki enfeksiyonun hapishanede tedavi edilemeyeceğinin söylenmesine rağmen, 20 günde beş kez hastaneye götürülüp hapishaneye geri getirildi. Hastane yönetiminin doktorun uyarısına rağmen ilaç verip Turan’ı hapishaneye götürüldüğünü dile getiren Erin, Metris Hapishanesi’nin bu tedavi için uygun olmadığını kaydetti.
ÖHD avukatlarından Erin, Abdullah Turan’ın yatarak tedavisini yapmayan hastane yönetimi hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını aktardı.