Ankara, Washington’dan gelecek telefonu beklerken, ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken TC’nin Doğu Akdeniz’deki askeri hareketliliği için “provokatif” tanımı ve eleştirisi getirdi.
Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi’nde Joe Biden yönetiminin dış politika önceliklerini anlatan Blinken, enerji ve kıta sahanlığı konularının “askeri yollardan ve kesinlikle provokatif eylemlerle çözülmemesi, barışçıl, diplomatik yolların kullanılması gerektiği” görüşünü dile getirdi. Blinken, “Türkiye’nin uluslararası hukuku ve NATO yükümlülüklerini ihlal eden -ki buna Yunanistan’a karşı provokatif eylemler ve hava sahası ihlalleri de dahil- eylemleri dahil, bir dizi adımı eleştirdik” diye konuştu.
Kuzey Kıbrıs ve TC’nin iki devletli çözümü yükselttiği bu süreçte Blinken, yeni yönetimin “birleşik Kıbrıs” politikasını öncelediğini belirtti. Anthony Blinken’ın, adayı iki bölgeli ve iki toplumlu olarak birleştirecek bir anlaşmayı destekledikleri ve bu noktada “doğrudan bir ABD angajmanı görüleceği” sözleri dikkat çekti.
Blinken, “Şimdi, son haftalarda yaşanan olumlu gelişmelerden biri, -AB’yle ve daha üretken bir şekilde ilerlenmesi için çalışan başkalarıyla temas kuran- Ankara ile yaşanan sorunlarda. gerilimin ciddi biçimde azalması” diye konuştu. ABD Dışişleri Bakanı’nın sözünü ettiği “gerilimi azaltan” geri adım geçtiğimiz Aralık ayı sonunda Ankara’dan gelmişti. Doğu Akdeniz’de gerilimi artıran Oruç Reis sismik araştırma gemisinin faaliyetleri Ankara’nın aldığı kararla 15 Haziran’a kadar Antalya Körfezi ile sınırlandırılmış, bu hamle ABD ve AB’ye yönelik bir “iyi niyet” hamlesi olarak yorumlanmıştı.