İsrail kolluk güçlerinin, Nisan ayının son haftasında Filistinlilerin Ramazan geleneği olan, oruçlarını eski kent olarak bilinen Doğu Kudüs’ün Şam Kapısı’nın merdivenlerinde açmalarını engellemesi ve Yahudi “sivil yerleşimcilerin” kolluk güçleri ile birlikte saldırılarıyla başlayan gerginlik, öncesi gece son yılların en sert saldırılarına dönüşmüştü. Filistinlilere yönelik saldırılar dün de devam ederken, onlarca kişinin yaralandığı öğrenildi.
İki gündür yaşanan İsrail saldırılarında yaralanan Filistinli sayısının 205 olduğu belirtilirken, BDS Türkiye’nin (İsrail’e Boykot, Yatırımların Geri Çekilmesi ve Yaptırımlar Hareketi) yerel kaynaklardan aldığı bilgiye göre, İsrail kolluk güçleri Kudüs’te geniş çaplı tutuklama başlattı. En az 15 Filistinli gencin gözaltına alındığı öğrenildi. Plastik mermiler nedeniyle 3 Filistinli ise gözünü kaybetti.
İsrail saldırılarının Nablus’a da sıçradığı, 16 yaşındaki Filistinli Said Yusuf Muhammed Odeh’in köyünün girişine doğru yürürken sırtından vurularak katledildiği, kolluk güçlerinin olay yerine gelen ambulansın Said’e tıbbi müdahalede bulunmasını da 15 dakika boyunca engellediği alınan bilgiler arasında.
Gazze’deki silahlı örgütler, Doğu Kudüs’teki saldırılar üzerine önceki gün “misilleme” uyarısında bulunmuştu. Bu gece yarısı sonrası İsrail Ordusu’nun (IDF) resmi twitter hesabından yapılan açıklamada, Gazze’den atılan rokete karşılık olarak Gazze güneyinde Hamas’a ait bir noktaya hava saldırısı gerçekleştirildiği duyuruldu. İsrail Ordusu’nun, Filistin’in Batı Şeria ve Lübnan’daki cephe hatlarına müzahir bölgelerde büyük bir tatbikata başladığı belirtiliyor.
İsrail saldırılarının hedefindeki Şeyh Cerrah Mahallesi’nde ise, Filistinliler evlerinin duvarlarına “Asla terk etmeyeceğiz” yazıyor. Şeyh Cerrah Mahallesi’ndeki Filistinlilerin evlerin önünde şarkı ve marşlar söyleyerek nöbet tuttuğu alınan bilgiler arasında. İsrail tarafından, Şeyh Cerrah Mahallesi’nde 30’dan fazla ailenin evlerinden tahliye edilmesi planlanıyor.
Öte yandan, İsrail kolluk güçlerinin saldırılarını yoğunlaştırdığı Harem -üş Şerif içinde yer alan Mescid-i Aksa’nın vakıf müdürü Şeyh Ömer Kisvani, Harem-üş Şerif’te yaşanan olayların durdurulması için İsrail polisinden avlulardan çekilme çağrısı yaptı. 1967’deki Altı Gün Savaşı sonrası İsrail tarafından işgal edilen Doğu Kudüs’te yer alan Harem-üş Şerif, hem Müslümanlar hem de Yahudiler tarafından kutsal sayılıyor.
İsrail Başbakanı Netanyahu ise provokatif bir açıklama yaparak, “Kudüs, İsrail’in başkenti. Her ulusun kendi başkentini inşa ettiği gibi, bizim Kudüs’ü inşa etme hakkımız var. Bunu yaptık ve yapmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı. Netanyahu kabine toplantısında yaptığı konuşmada, Gazze Şeridi’ndeki Filistinli direniş örgütlerine de gözdağı vererek, bölgeden gelebilecek herhangi bir saldırıya misliyle karşılık vereceklerini söyledi.