Kelime Anlamı
Soma’daki işçi katliamından sonra çok fazla konuşulan bir kavram var: Redevans. Kelime Latince Reditus yani “gelir” kelime kökünden İtalyanca’ya ve Fransızcaya “redevance” (rödevans okunur) olarak geçmiş. Sözlüklerde “Bir berat, lisans hakkı veya ticari marka sahibinin bunu devrettiği firmalardan aldığı maddi karşılık” “imtiyaz ücreti”, “telif hakkı” gibi karşılıkları var. Resmi raporlarda rödövans, rödovans, rödevans, rodevans gibi kullanımlar olsa da sözlüklere girmiş kullanım olarak redevans kelimesini kullanacağız bu yazıda.
Madencilikte Redevans Sistemi
Basitçe, devletin bir maden sahasını veya bir bölümünü, özel sektörün kullanımına bırakarak orada üretilen maden üzerinden belirli bir bedel aldığı sisteme redevans sistemi deniyor. Bu ilişkiyi düzenleyen sözleşmeye “redevans sözleşmesi” ve özel şirketin devlete ödediği bedele ise “redevans bedeli” deniyor.
Neden Redevans Sistemi Uygulanıyor?
Devletçe işletildiğinde zarar eden veya devletçe işletilmesi halinde kar etmeyeceği açık olan alanların işletilmesi özel sektöre redevans sözleşmesiyle terkedilmektedir. Devlet tarafından işletilmesi karlı görülmeyen alanların özel sektör tarafından işletildiği takdirde –her nasılsa- karlı hale getirileceği varsayımı üzerinden bu sistem uygulanmaktadır.
Soma Maden Havzasında Redevans Sistemi
İki tür maden işletmeciliği söz konusudur. Bunlardan ilki daha az riskli ve daha ucuz olan açık(yerüstü) işletmeciliğidir. Diğeri ise çok daha maliyetli ve daha riskli olan yeraltı madenciliğidir. Somada açık işletmecilikle kömür üretimini TKİ yaparken yer altı madenciliğini redevans sistemiyle özel şirketlere yaptırmaktadır. Bu sistemde özel sektör ürettiği her ton kömür başına devlete redevans bedeli vermekte, buna karşın ürettiği kömürün tamamını yine TKİ’ye satmaktadır.
2004 yılında TKİ tarafından hazırlanan yıllık faaliyet raporunda bu sistemin gerekçesi şu şekilde belirtilmiş: “… ELİ-Soma ve GLİ-Tunçbilek sahalarımızdaki açık işletmecilikle alınabilecek rezervler giderek azalmakta ve halen yeraltı işletmeciliği üretim maliyetleri ise çok yüksektir. … yeraltı işletmeciliği üretim çalışmalarının özel sektör marifetiyle yaptırılması düşünülmüş ve bu yönde çalışmalara başlanılmıştır.” Burada redevans sistemi Uyar Madencilik’le yapılan sözleşme ile başlamış, 2005 yılında Soma A.Ş ve İmbat A.Ş ile yapılan sözleşmelerle devam etmiş.
Devletin Zarar Ettiği Yerde Özel Sektör Nasıl Kar Ediyor?
Bir örnek üzerinden gidelim. 2011 yılında Soma’da devletçe açık işletmecilikle üretilen kömürün ton başına maliyeti 70 TL. Yeraltı madenciliğinde ise bir ton kömürün ortalama maliyeti ortalama 270 TL.
Buna karşın özel şirket 2011 yılında TKİ’ye 1 ton tünevan (işlenmemiş) kömürü 55 TL’ye satmış. Bu kömürün satılabilir hale gelmesi için yapılan maliyetler de eklendiğinde 1 ton satılabilir kömürün devlete maliyeti 100 TL olmuş. Devletin ton başına aldığı yaklaşık 10 TL redevans bedeli düşüldüğünde maliyet 90 TL’ye iniyor. Peki aradaki 180 TL maliyet farkı nereden kısılıyor.
Normalde devletçe işletildiğinde zarar edecek bir alanda özel sektör nasıl olurda altıda biri oranında daha az maliyetle kömür üretiyor. Kömür aynı kömürse değişen ne? Cevabı:
Aynı iş için daha az sayıda işçi çalıştırarak (daha sıkı çalışma)
İşçileri süre olarak daha fazla çalıştırarak (uzun süreli çalışma)
İş ve iş güvenliği eğitimlerini yapmayarak (eğitimsiz-güvenliksiz çalışma)
İşçi güvenliği önlemlerini almayarak (güvenliksiz işyeri)
İşçilere daha az ücret ödeyerek (Kamuda işçi maliyeti 4610 TL iken özel sektörde bir işçinin maliyeti 1700 TL civarındadır.)
İşte bu kalemlerden her biri maliyeti düşürmekte buna karşın işçilerin hayatlarını hiçe sayarak iş cinayetlerine bir adım daha yaklaştırmaktadır. Devlet, normalde 3 lira olan maliyeti 1’e düşürmek için, yüzlerce işçinin canını hiçe sayarak şirketleri eliyle yapılan katliamı teşvik etmektedir.
KAYNAKLAR:
Sayıştay Başkanlığı’nın Ege Linyitleri İşletmesi 2011 Yılı Raporu
Türkiye Kömür İşletmeleri Yıllık Faaliyet Raporları
Davut Erkan
Bu yazı Meydan Gazetesi’nin 18. sayısında yayımlanmıştır.