Diyarbakır Büyükşehir Belediyespor, deplasmana gittiği her yerde “bir Kürdistan takımı olması” nedeniyle ırkçı-faşist saldırılara uğruyordu. Bunca baskıya rağmen, geçtiğimiz sene gerçekleştirdiği kongrede adını “Amed Sportif Faaliyetler” olarak değiştirme kararı aldı.
Bursaspor’a 167.909.000 liraya mal olan 45 bin kişilik Timsah Arena Stadı’nda gerçekleşecek Bursaspor deplasmanında, İl Spor Güvenlik Kurulu’nun kararı ile, zorunlu olan %5’lik deplasman kontenjanı verilmedi Amedspor’a.
Amed’deki 1540 kişilik Şilbe Stadı’ndan bahsi geçen karar yüzünden taraftarsız gelen Amedspor, Bursaspor taraftarının yoğun küfür ve tekbir sesleri arasında çıktı sahaya.
Timsah Arena Stadyumu’nun dört bir yanında Türk bayrakları ve 3 hilalli yeşil bayraklar asılıydı, ancak Bursaspor’un ilk 11’inde Türkiye’den sadece 3 futbolcu vardı; diğerlerinin hiçbiri Türkçe bilmiyordu, Türk değildi. Başka toprakların insanlarıydı…
Amedspor ise, düşük bütçeli transferleriyle oluşturduğu kadrosuyla sahaya çıkmıştı. Dersimli ve Alevi olduğu için Gençlerbirliği’nde oynarken kendi takımının taraftarının saldırısına uğrayan Deniz Naki, İspanya’da faşizme karşı savaşan enternasyonalist tugaylardan bir Alman gibi Bursaspor kalesini zorluyor, tehlike arz ediyordu.
Onuncu dakikada spiker: “Onlar topu kaptırdı, Bursa atağa çıkıyor!”
Yirminci dakika Ercan Çapar tam köşeye attı, Amedspor 1-0 öne geçti. Spiker; “Ercan topu filelere gönderdi. Büyük sevinç var…” diyor. Nerede sevinç var, kim seviniyor? Spiker öznesiz cümle kuruyor, sanıyoruz ki bir şeyden çekiniyor. Amedspor sağdan, soldan Bursa kalesine ataklar yapıyor, spiker “bu kez de onlar savunmasını orta çizgiye kadar getirdiler, tüm hatlarıyla Bursaspor yarı alanındalar.” diyor.
Altmış beşinci dakikada, “onlar” soldan ceza sahasına giriyorlar. Ceza sahasının gerisinde topu köşeye yollayan Deniz Naki, “onların” ikinci golünü atıyor.
Dakika yetmiş beş, spiker “Bursa geri düştüğü maçlarda hep çevirdi” diyor. Türkiye milli maçını sunan bir spiker edasıyla, Bursa’nın yenilmesinin büyük üzüntüsünü seyirciye yansıtarak devam ediyor maçı sunmaya.
Uzatmalarda, doksan beşinci dakikada, Bursaspor tek gölünü atıyor. Spiker ses tonu yine hüzünlü; “Bursaspor, aradığı golü çok geç buldu.”
Amedspor bu kadar baskıya rağmen güçlü bir rakibe karşı iyi oynadı; çeyrek finale çıktı. 2. Lig Kırmızı Grup’ta mücadele eden Amedspor’un kupada bu kadar yükselmesi; şüphesiz ki birilerini, bazı zihniyetleri fazlasıyla rahatsız etmişti ki Amed’de galibiyeti kutlayan Amedspor taraftarına bile polis gaz ve TOMA’yla saldırdı.
Ve Amedspor galibiyetini Sur’da, Cizre’de, Silopi’de direnen halklara armağan etti. Çeyrek finale yükselip kurada Fenerbahçe ile eşleşen Amedspor’a, kuradan 2 saat sonra PFDK kararı ile 1 maç seyircisiz oynama cezası verildi. Seyircisiz oynanacak Fenerbahçe maçı da “güvenlik sebebiyle” Siirt’e alındı.
Bir futbol takımı üzerinde bu kadar baskının, ayrımcılığın, lobi faaliyetlerinin yapılmasının nedeni; o takımın Sur’un, Cizre’nin, Silvan’ın sesi olmasından korkulmasındandır. Maçta Amedspor’un attığı bir gol sonrası, futbolcunun formasının altında “Çocuklar Ölmesin Maça da Gelebilsin” yazması, bu bile onları tir tir titretmektedir. Çeyrek final maçında atılacak gollerde tribünlerdeki haykırışlar da, gol sevinci için değil; sokağa çıkma yasağı altında direnen halklar için olacaktır.
Bu yazı Meydan Gazetesi’nin 31. sayısında yayımlanmıştır.