Başur Kürdistan’da referanduma bir gün kala bölgede gerginlik sürerken, referandumun yapılıp yapılmayacağına dair soru işaretleri de güncelliğini koruyor. Son olarak İran, Başur sınırında tatbikata başladı. TC’nin ise 18 Eylül’de başlattığı tatbikatta dün “seviye yükseltilmişti.”
Irak merkezi hükümetinin talebiyle, İran-Başur arası doğrudan uçuşların durdurulduğu açıklandı. Haber, İran’ın yarı-resmi, Fars Haber Ajansı tarafından duyuruldu.
Irak Parlamentosu Ulusal İttifak Grubu‘ndan yapılan açıklamaya göre, Irak, İran ve TC devletlerinin, referandum gerçekleşirse Başur Kürdistan’a sınırların kapatılması konusunda uzlaştığı belirtildi.
Referandum öncesi Bağdat’ı son kez ziyaret eden Başur Kürdistan heyetiyle merkezi parlamentodaki en büyük blok olan Şii Ulusal Koalisyonu bu görüşmede de uzlaşma sağlayamadı.
Bağımsızlık Referandumu öncesi gerilimi artıran nedenlerden biri olan tartışmalı bölgelerde referandumun yapılması konusunda Bağdat hükümetinin ve başka devletlerin askeri müdahalesi olup olmayacağı ise soru işareti. Bu konuda bir açıklamada bulunan Şii Ulusal Koalisyonu üyesi Ali Allak, Bağdat’ın “diyaloğu desteklediğini” ancak, askeri müdahale anlamında atılacak adımların ise yine hükümetin yetkisi ve kararı dahilinde olduğunu belirtti.
Referandum öncesi gerginlik tonunu yükselten TC’nin ise görünürdeki “askeri hareketliğinin” dışında ne gibi ekonomik yaptırımlar uygulayacağı bir başka soru işareti. Barzani yönetimiyle enerji başta olmak üzere birçok ticari anlaşma yapan TC’nin sınırı kapatarak uygulayacağı olası bir ekonomik yaptırım bu anlaşmaları zarara uğratabilir. Daha ötesinde böylesi bir yaptırım, TC’nin Başur Kürdistan dışında, Arap coğrafyasına açılan ticaret kapısını kendi eliyle kapatması anlamı da taşıyor.
Başur’da ve Dışında Referandum Öncesi Eğilimler, Açıklamalar
Referandum kararı Başur’da, iki rakip siyasi özne KDP (Kürdistan Demokrat Partisi) ve KYB’nin (Kürdistan Yurtseverler Birliği) uzlaşmasıyla alınmıştı. Ancak KYB’nin bağımsızlık referandumuna “şartlı destek” verdiği biliniyor. KYB içinde önemli bir kesim de “hayır” kanadında yer alıyor.
Bağımsızlık Referandumu’na en açık karşı çıkışı ise Goran (Değişim) Hareketi gösteriyor. “Hayır” cephesinde yer alan Goran’ın gerekçeleri ise, Başur’daki siyasi ve ekonomik istikrarsızlık. Bölgedeki IŞİD gerçeği ise Goran’ın “güvenlik başlıklı” bir başka karşı çıkış gerekçesi.
Başur’daki İslami hareket ve partiler arasında da “evet” ve “hayır” şeklinde bir bölünme söz konusu. Müslüman Kardeşler (İhvan) çizgisindeki Kürdistan İslam Birliği (Yekgirtû) ve Suudi Arabistan destekli Kürdistan İslami Hareketi “Evet” bloğunda yer alıyor. Selefi çizgiye yakın ve Goran Hareketi ile muhalefet ittifakının içindeki Kürdistan İslam Topluluğu (Komel) Bağımsızlık Referandumu öncesi “Hayır” politikasını benimsedi.
Başur dışında ise devletler bazında bağımsızlığa destek vereceğini açıkça deklare eden İsrail oldu. İsrail dışında ise, Suudi Arabistan, bir yandan “Referandumun yapılmamasını umduklarını” açıklarken, diğer yandan da Referandum sonrası Başur yönetimi ile “iyi ilişkileri sürdürmek istediklerini” belirtti.