Ankara Tabip Odası İnsan Hakları Komisyonu, Ankara’daki gözaltılarda yaşanan işkenceye karşı bir basın açıklaması gerçekleştirdi. TTB Merkez Konsey üyeleri, HDK Eş Sözcüsü ve TTB Toplum ve Hekim Dergisi editörü Prof. Dr. Onur Hamzaoğlu’nun yaptığı çalışma sonucunda gözaltı ortamının toplama kamplarından farksız olduğu görüldü.
İncelemelere göre yapılan tespitler şöyle:
»Hakkında gözaltı kararı bulunan kişi Ankara Emniyeti Terörle Mücadele Şubesine değil “spor salonu” olduğu görülen bir alana götürülmektedir.
»Spor salonu, 24 saat boyunca çalıştırılan klimanın motorlarının sebep olduğu, 60-65 desibel aralığında çok gürültülü bir alandır. Tespit edilen gürültü ve uygunsuz aydınlatmanın kişilerin uyku düzenini etkileyerek fiziksel ve psikolojik açıdan tükenmelerine neden olacağı bilinmektedir.
»Yerlerin insan yağı, kıl ve saç ile kirlenmiş olduğu belirtilmekte, bundan da hiçbir şekilde temizlik yapılmadığı anlaşılmaktadır.
»Hiçbir yerde saat olmayıp bu durumun uzun süreli gözaltı sürecinde kişilerin zaman duygusunu yitirmesine yol açan bir psikolojik işkence yöntemi olduğu unutulmamalıdır.
»Kişiye özel yatak ve battaniye verilmeyip her gün ayrı bir yastık ve battaniye kullanılmaktadır.
»Uyumak için salon içinde aynı nedenlerle gözaltına alınan kişilerin yan yana gelmesi istenmemekte ve yer değişiklikleri yapılarak farklı suç şüphesi altında olan kişiler yan yana yatırılmaktadır. Bu durumun gözaltında tutulan kişiler açısından ciddi güvenlik riski oluşturduğu kabul gören bir gerçektir.
»Giysilerin konulabileceği herhangi bir yer olmadığı gibi; giysi çantaları, bina dışında başka yerde tutulduğu için ihtiyaçlar karşılanmamaktadır.
»İki lavabo, üç tuvalet ve dört duş yeri bulunmaktadır. Duşlukların kapısı mevcut olmadığı gibi, bir tanesi atıl bırakılmış, diğer üç duşluğun kapısına çöp torbası bağlanmıştır.
»Kolluğun kendisi için yemek pişirdiği düşünülen yerden sürekli, ağır yemek kokusu gelmektedir.
»Kitap ve gazeteye erişimin söz konusu olmadığı mekânda havalandırmadan faydalanma hakkı da verilmemektedir.
»Kronik hastalığı olanlar yönünden ilaç takibi alıkonulan kişinin talebine bırakılmıştır. Saatin mevcut olmamasının da dikkate alınması halinde ilaçların düzenli alınamadığı açıktır.
»Avukatlar ile açık alanda, bir bina girişinde, hiçbir mahremiyet sağlanmadan yapılan görüşmeler savunma hakkını ortadan kaldırmaktadır.