7. İzmir LGBTİ+ Onur Yürüyüşü’ne polis saldırdı. LGBTİ+’lere biber gazı sıkan polis, 20’ye yakın kişiyi gözaltına aldı.
İzmir Valiliği hukuka aykırı olarak daha önce 7. İzmir LGBTİ+ Onur Yürüyüşü’nü yasaklamış ancak LGBTİ+’ler ve örgütler yasağın hukuki olmadığını ve uyulmayacağını söyleyerek çağrı yapmıştı. LGBTİ+’ler bugün yürüyüş ve açıklama yapmak için Alsancak semtinde bulunan Kıbrıs Şehitleri Caddesi’nde tüm engellemelere rağmen bir araya geldi.
Basın açıklamasının okunmasına dahi izin vermeyen polis, direnişin ardından basın açıklanmasının okunmasına saldırmadı. Basın metninin okunmasının ardından Kordon’a çıkan LGBTİ+’ları ablukaya alan polis burada biber gazı sıktı ve 20’ye yakın kişiyi gözaltına aldı.
İzmir Barosu, gözaltılarla ilgili ilgilenildiğini açıkladı.
7. İzmir LGBTİ+ Onur Haftası Organizasyon Komitesi tarafından okunan basın açıklaması şu şekilde:
“Bugün yedincisini gerçekleştirmek için burada toplandığımız İzmir LGBTİ+ Onur Yürüyüşü, İzmir’de Valilik tarafından ikinci kez hukuksuzca yasaklandı. Tüm dünyada Onur Yürüyüşlerine ilham veren “Stonewall İsyanı” 50. Yılını doldururken, Türkiye’de devlet bir kez daha LGBTİ+ yurttaşlarının var olma hakkını çiğnemeye çalışmaktadır.
Ankara’da, Antalya’da, İstanbul’da, Mersin’de, ODTÜ’de ve bugün burada özgürce bir araya gelmemize engel olmak isteyen; genel ahlaka aykırı oluşumuzdan tutun da saldırı tehditlerine kadar, biriyle beş benzemez gerekçelerle sesimizi kısmaya çalışan ve LGBTİ+’ların Türkiye için bir tehdit olduğunu ilan etmeye kalkan iktidarın ne yapmaya çalıştığının farkındayız: Siz, LGBTİ+’lardan yeni bir düşman yaratmak, bize yöneltmeye çalıştığınız nefretle iktidarınızı güçlendirmek istiyorsunuz.
Bu nefrete ortak olan, “pedofili” ya da “şehitlerimizin kemiklerini sızlatmak” gibi yalan ve tahrik dolu iddialarla LGBTİ+’ları hedef gösteren herkes; sizin de neyin peşinde olduğunuzu biliyoruz: İktidarın ucundan küçücük bir pay sahibi olmak uğruna bütün ülkeye nefret salmaktan, en temel insan hakkı olan var olma hakkımızı çiğnemekten çekinmiyorsunuz.
Sizin bu nefretinizi körükleyen şeyin bizim gücümüz olduğunu biliyoruz. Türkiye’de 80’lerden beri verdiğimiz mücadelelerin sonunda, bugün sesimizin ve birlikteliğimizin güzelliğinden faydalanmaya çalıştığınızı biliyoruz. 50 yıl önce Stonewall’da polise isyan eden yoksul drag’lar, 90’larda Hortum Süleyman tarafından Ülker Sokak’tan sürülen seks işçisi trans kadınlar, 2015’ten beri her yıl polis saldırısına uğrayan İstanbul Onur Yürüyüşü ve bugün burada neşe ve özgürlüğümüzü haykırmak için toplanmış olan İzmirli lubunyalar; hepimiz yıllardır yalnızca yaşam hakkımızı savunuyoruz!
Sizler, var oluşumuzu bile bir tehdit olarak gördükçe, biz “HER YÜRÜYÜŞÜMÜZ ONUR YÜRÜYÜŞÜ” demeye devam ediyoruz.
2019’un Ocak ayından bu yana kaybettiğimiz Hande Buse Şeker, Gökçe Naz Saygı ve Defne Korkmaz’ın faillerine arka çıkan esas güç, bizim hayatlarımız pahasına savunduğunuz heteroseksist ve cis-seksist bu düzendir. Nefretinizle öldürdüğünüz arkadaşlarımız için adalet istiyoruz!
Aynı şekilde, İzmirli seks işçilerinin çalışmasına engel olmak için Bornova Sokak’ın polis tarafından tam da akşam saatlerinde kapatılması, seks işçilerinin var oluşuna bir saldırıdır. Tıpkı emeğimiz, kimliğimiz ve bedenimiz gibi, sokaklar da bizimdir; elinizi hayatlarımızdan çekin!
Yasaklar ve tehditlerinizle bizleri ne kadar yıldırmaya ve utandırmaya çalışsanız da, biz LGBTİ+’lar bugün buradayız, var olduğumuzu haykırıyoruz. Yarın da yürüdüğünüz sokakta, alışveriş yaptığınız çarşıda, gittiğiniz hastanede, çalıştığınız ofiste, okuduğunuz okulda olacağız.
Alışın, çünkü biz hiçbir yere gitmiyoruz!”