Zordur kadın olmak, sıralanmış dağların arasından geçen zor patikalar gibidir yaşamlarımız.
Karadeniz gibidir Karadeniz kadını; coşkundur, hırçındır, inatçıdır.
Deresinden ağıt yakar, türkü söyler; toprağından çayını alır, belini büker; vadisinden yeşile bakar, gönül işler. Karadeniz’in iklimi işlemiştir bedenlerimize,
fırtınalar kopar yüreklerimizde,
İnattır hep kazanan.
Karadeniz’in kadınları doğayla bir bütündür. Doğamız elimizden alındığında, yüreğimize bir hançer gibi saplanır acısı. Ancak üzgün olmaktansa, öfkeli olmayı yeğleriz…
Azimdir hep kazanan.
Hayatlarımız isyankâr, Hayallerimiz büyüktür.
Toprağımıza, suyumuza, kültürümüze, dilimize, kadınlığımıza kısacası yaşamlarımıza sahip çıkmak için, vadilerde, köylerde, bahçelerde, şehirlerde isyan ediyor ve direniyoruz.
Ve biliyoruz ki, doğamızı ve yaşamımızı sömüren ile, kadınları sömüren aynı sistemindir. Kapitalizm; iktidarı, şirketleri ve işbirlikçileri ile yaşamımızı, yarattığı erkek egemen zihniyetle de bizleri yok etmeye çalışıyor.
Artık Yeter.
Tarih: 05 Mart 2011/ Cumartesi saat: 13.00
Toplanma Yeri: TEPE NAUTİLUS/KADIKÖY