Her yıl olduğu gibi 8 Mart Dünya Kadınlar Günü Feminist Gece Yürüyüşü için yüzlerce kadın Taksim’deydi. Kadınlar, “Aile Değil Kadınız, Feminist İsyandayız” pwordpressrtı arkasında erkek egemen sisteme, şiddete, sömürüye, heteroseksizme, homofobiye ve transfobiye karşı Galatasaray Lisesi önünden Taksim Meydanı’na yürüdü. “Söz dinlemiyoruz, hanım kızlar olmayacağız”, “Yabani otlar gibi işgal edeceğiz heryeri”, “Aileniz batsın”, “Transfeministler burada”, “Makbul eş-anne olmayacağız”, “Her iş yerine, her mahalleye kreş”, “Katilim yatağımda”, “Kadınım, lezbiyenim, transım, ahlaksızım, susmayacağım, direnişteyim”, “Ev işini bırak, dünya dursun” yazılı dövizler taşındı. Anarşist Kadınlar olarak bu isyana ses katmak için bizlerde isyan çığlıklarımızla yürüyüşe katıldık.
Kürtçe ve Türkçe okunan basın açıklamasında yeni şiddet yasasının, erkek şiddetinin önlenmesine ilişkin kimi olumlu düzenlemeler içerirken, şiddet gören kadının güçlenmesi ve sosyal haklar elde etmesi anlamında önemli belirsizlikler içerdiği belirtildi.
Hükümetin kadınların güçlenmesiyle ilgilenmek yerine aile içine hapsetmeye çalıştığı, LGBT bireylerin haklarının korunmadığı vurgulanırken, yeni eğitim modeli de eleştirildi. Aile yapısı sorgulanmadıkça ve kadını erkeğe bağımlı kılmaya çalışan heteroseksist aile biçimi sürdükçe erkek şiddetinin sona ermeyeceği ifade edildi.
“8 Mart organizasyonuna katıldığı, ders verdiği, düşüncesini ifade ettiği ya da sadece Kürt olduğu için tutuklanan” kadınların serbest bırakılması için çağrı yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“İsyan ediyoruz. İsyanımız kurtuluşumuz için.
“İsyanımız; ev içindeki cinsiyetçi iş bölümünü sürdüren, bizi ücretli-ücretsiz çalışırken sömüren patriyarkal sisteme,
“İsyanımız erkek şiddetine, tecavüzde rıza, cinayette tahrik arayan yargıya,
“İsyanımız; kadın diyemeyenlere, bizi bayan, hanım, eş, anne gibi kimliklere hapsedenlere,
“İsyanımız bedenimiz üzerinde denetim kuranlara, cinselliğimizi erkek kafalarıyla sınırlandırmaya çalışanlara,
“İsyanımız depremin mağduruyken, felaket sonrasında hayatlarımızı yeni baştan kurmaya çalışırken artan taciz, tecavüz ve erkek şiddeti ile de mücadele etmek zorunda kalmamıza
“İsyanımız savaşa, operasyonlara.
“Patriyarkal sistem ve heteroseksizmden temellenen ailenizi, bu aileyi güçlendirmek adına hayatlarımızı kuşatmanızı kabul etmiyoruz.
“8 Mart’ı kadınların dayanıştığı, isyan ettiği gün olarak selamlıyoruz. Yaşasın kadın dayanışması! Yaşasın feminist mücadelemiz!”