Sendikal Güç Birliği Platformu Kadın Koordinasyonu’nun düzenlediği 1. Kadın Emeği Çalıştayı sona erdi. Sendikalarda örgütlü kadınların sayısının az olduğuna dikkat çekilen çalıştayda, yeni strateji ve araçlara ihtiyaç olduğu belirtildi.
“Sosyal Politikalarda ve Sendikalarda Kadın” başlıklı ikinci oturumda, Esen Özdemir, KADAV’ın “Sendikalarda Kadın Temsili Araştırması”nı aktardı.
KESK’in en fazla kadın üyeye sahip olan konfederasyon olduğunu belirten Özdemir, kadınların, kamu alanında en çok sağlık ve eğitim alanlarında örgütlü olduğunu bildirdi. Toplam 80 bin kadının sendikalı olduğunu, kadınların merkezi düzeydeki temsiliyetlerinin düşük olduğunu söyledi.
DİSK Sosyal-İş Sendikası İstanbul Şube Yöneticisi Bilge Çoban, “Sendikalarda Kadın Örgütlenmesi: Sorunlar, Politikalar ve Araçlar” üzerine sunum yaptı.
Her üç kadından birinin işsiz olduğunu belirten Çoban, kadınların örgütlü yaşam içerisinde yer almadığını da söyledi.Sendikaların doğru strateji ve politikalar yürüttüklerinde kadınlara ulaşabileceklerine işaret eden Çoban, “Kadınlar sendikalı olmak için büyük çaba harcıyorlar” dedi.Sendikaların, kadınların örgütlenmesine önem vermesi gerektiğini belirten Çoban, “Kadınlara nasıl sesleneceğiz; mutlaka işyerlerindeki kadınları çalışmaya kadınları katmamız gerekiyor. Bu hedefle çalışmalıyız” şeklinde konuştu.
Çalıştayın üçüncü oturumunda direnişçi kadınlar konuştu.
“Kadınlar Direniyor” başlığıyla yapılan oturum, İSMACO direnişçisi Fikriye Akgül’ün çalışma ve örgütlenme hikayesinin anlatıldığı “Bölge” belgeselinin gösterimi ile başladı.
İSMACO direnişçisi Fikriye Akgül, Tuzla Serbest Bölge’de işçi ve özellikle de kadın işçi olarak yaşadıkları sorunlara dikkat çekti;“Serbest bölgede çalışmaya başlayacağımız zaman ‘burada çalışmak ayrıcalık’ demişlerdi. Oraya çalışmaya başladığımızda ayrıcalığın patronlar için olduğunu gördük. Burası yüksek duvarlar, tel örgülerle çevrili bir yer. Giriş çıkış saatleri öyle ayarlanmış ki, başka bir fabrikadan ya da başka vardiyadan çıkan işçilerle karşılaşman neredeyse olanaksız.”
İSMACO’nun dünyanın ikinci büyük markası olduğunu hatırlatan ve sendikasız işçi çalıştırmayacağına dair sözleşme imzalandığını kaydeden Akgül, “Sendikalı olduğumuzu öğrendiklerinde ilk biz kadınları çıkardılar. Çünkü, böyle yerlerde kadınlar ustalar tarafından kullanılıyor. Sendikal öngütlenmeyi engellemek için kadın işçileri biz kadınlara karşı kullandılar” dedi.
İSMACO direnişçisi Selma Eroğlu ise tek işçilerin evlerine giderek, direnişlerini anlattıklarını anlattı, “Direnişimizin kazanacağına inanıyorum” dedi.
DHL direnişçisi Aysel Şimşek, çalıştaya katılan kadınların 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü kutladı. 267 gündür sürdürdükleri direniş ve örgütlenme sürecini aktardı.
İstanbul Teknik Üniversitesi Asistan Dayanışması’ndan Sema Alaçam, İTÜ’de yaşanan asistan kıyımına dikkat çekti, yaptıkları eylem ve kampanyalar hakkında bilgi verdi.